Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) için “Canı çıkasıca dernek” diyen ve hedef gösteren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu özür dilemeye davet etti.
TİHV’den yapılan yazılı açıklamada İçişleri Bakanlığı tarafından insan hakları savunucularının çalışmalarına getirilen ve getirilebilecek kısıtlamalar konusunda haklı endişeler taşındığını ifade eden TİHV, şöyle devam etti:
“Sözleri insan hakları normlarına aykırı”
“İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 16 Şubat 2021 günü TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada tüzel kişiliği ile vakfımızın kurucularından olan İnsan İHD’yi hedef alarak sarf ettiği sözler, evrensel insan hakları normlarına, hukukun üstünlüğüne ve demokratik toplum düzeninin dayandığı temel ilkelere her bakımdan aykırıdır.
“İçişleri Bakanı olmak sıfatıyla tüm Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının ve ülkemiz sınırları içinde ikamet eden herkesin can ve mal güvenliğinden birinci derecede sorumlu olan bir kişinin, üstelik TBMM kürsüsünden, insan hakları savunucularını hedef göstermesi, Türkiye’nin uluslararası saygınlığa sahip en köklü ve kitlesel insan hakları örgütüne yönelik nefret içerikli itham ve hakaretlerde bulunması hiçbir biçimde kabul edilemez.
“Haklı endişeler”
Bakan Soylu’ya İHD’den ve insan hakları savunucularından derhal özür dileme çağrısında bulunulan TİHV açıklaması şöyle devam etti:
“İnsan hakları savunucularının bireysel ya da kurumsal olarak Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirgesi’nin güvencesi altında olduğunu ve Bildirge’nin özellikle altını çizdiği gibi insan hakları savunucularının yanı sıra temel hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesi sorumluluğunun aslen devlete ait olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlatmak isteriz.
“Buna karşın ‘BM Terörle Mücadele Esnasında İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesine Dair Özel Raportörü’, ‘BM Barışçıl Toplantı ve Örgütlenme Özgürlüğü Hakkına dair Özel Raportör’ ve ‘İnsan Hakları Savunucularının Durumuna İlişkin Özel Raportörü’nün ortak hazırladıkları 11 Şubat 2021 tarihli açıklamada da belirtildiği gibi, bilhassa İçişleri Bakanlığı tarafından insan hakları savunucularının çalışmalarına getirilen ve getirilebilecek kısıtlamalar konusunda uluslararası toplumun yanı sıra bizler de haklı endişeler taşımaktayız.
“Söz konusu açıklamada, 31 Aralık 2020 tarihinde Resmi Gazete’de ilan edilerek yürürlüğe giren 7262 sayılı ‘Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun’a dair değerlendirmeler yapan BM Raportörleri, ‘hükümet yetkililerinin kendilerine yasalar çerçevesinde emanet edilen kamu gücünü kullanırken insan hakları savunucuları tarafından denetlenmekten azade olamayacaklarını bir kez daha hatırlatmak isteriz’ demektedirler.
“İnsan hakları herkes için gerekli”
“Evet, her daim ‘asıl olan yaşamdır’ diyen İHD de sadece denetleme görevini yapmış, herkesin uymakla yükümlü olduğu ilke ve normları hatırlatmıştır. Umarız İçişleri Bakanı uluslararası toplumun bu endişe ve eleştirilerine kulak verir.
“Son söz olarak ifade etmek isteriz ki, bir ülkede insan haklarına saygı gösteriliyor ve hak savunucuları korunuyorsa demokrasi vardır. Şunu da unutmayalım ki insan hakları ve demokrasi herkes için gereklidir...”
Soylu ne demişti?Soylu, Gare’de 13 asker, polis ve istihbaratçının PKK tarafından öldürülmesiyle ilgili yaptığı konuşmada İHD ve HDP’yi benzer ifadeler içeren bildiriler yayımlamakla suçlamıştı. Soylu şunları demişti: "1984'ten bugüne kadar terör örgütü 6 bin 21 sivil katliam gerçekleştirdi. O İnsan Hakları Derneği denilen canı çıkasıca dernek bir tanesi için bir laf söyledi mi? Onun peşine takılıyorsunuz. “Orada, Diyarbakır Anneleri'nden, 7 tane bu ailelerden olanlar vardı. Şevket amca oradaydı, hepsi oradalardı. Bir tanesinin yanına gidip, sizin dertlerinizle dertlendiniz dendi mi? “Devlet burada üstüne düşen her şeyi yerine getirmiştir. Bu konuda da her türlü muhataplığı da insani olarak ortaya koyabilecek hiçbir kapıyı kapatmamıştır.” |
(EKN)