Sincan Cezaevi Kampüsü’nde süregiden Kobanê davasında dosyaya eklenen evrakların okunmasıyla başlayan oturum, Sebahat Tuncel'in müdafii avukatı Ebru Akkal’ın beyanlarıyla devam etti.
IŞİD'in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014'te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek açılan Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP MYK üyelerinin de aralarında bulunduğu 108 kişi yargılanıyor.
3 bin 530 sayfa ve 324 klasörden oluşan iddianamede 108 siyasetçi için "devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma" ile 37 kez "insan öldürme" başta olmak üzere pek çok suçtan ceza isteniyor.
"TEM'in talimatı"
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, iddianamede, Tuncel yönünden siyasetçi kimliği dışında hiçbir somut delil yer almadığını ifade eden Akkal, “İlk giren araştırma tutanakları dışında müvekkilim hakkında hiçbir şey yok. Bu araştırma raporundan sonra farklı herhangi somut bir bilgi, belge yok. Önce sanıklar yaratıldı ve siyasetçilerin listesi soruşturma savcısının önüne konularak bir bağ kuruldu ve ‘bu sanıkları 6-8 Ekim ile nasıl [ilintilendirebiliriz]' denildi." dedi.
Akkal, "TEM Şube raporu kolluğun savcıya talimatı niteliğindedir. Soruşturma savcı emriyle kolluk marifetiyle yürütülür. Müvekkil yönünden yüklenen suç tam anlaşılır bir biçimde değil ve illiyet bağını kuracak delil durumu da söz konusu değil” dedi.
"Tuncel'in savunma hakkı kısıtlandı"
Kovuşturma aşamasında yaşanan usulsüzlüklere değinen Akkal, Tuncel’in savunma hakkının kısıtlandığını belirtti.
Akkal, “Ara kararlarında müvekkilin savunmadan kaçtığına yer verdiniz. Sebahat hanım defalarca 'savunmamı belirli bir sıra dahilinde yapacağım’ bilgisini verdi. Anca buna rağmen dosyanızdaki sanıklardan bir kısmı savunma yapmadan deliller toplandı ve mütalaaya gönderildi." dedi
Tuncel'in müdafii mahkemenin yargılama biçimini eleştird: "Bu yargılamalarda bir yargı erki olarak, insanların özgürlüğünü kısıtlayabilme yetkiniz ve cezai yaptırım yetkinizin olması aynı zamanda size belirli usulî sorumluluklar yüklüyor.
"Sorgu yapılmamış olması başından itibaren sakat bir yargılama yapıldığını gösteriyor. Savunma hakkı kutsal bir hak olmasının yanında düşünce özgürlüğüdür." diye konuştu.
"Tuncel'in neyle suçlandığı dahi belirsiz"
Mütalaada Tuncel yönünden ilgili bölümleri ayıklamakta zorlandıklarını aktaran Akkal, diğer sanıklarla ilgili tanık beyanlarının dahi Tuncel ile ilgili bölümlere konulduğunu belirtti.
Akkal, “3500 sayfanın 500 sayfasında Sebahat Tuncel’in adı var demek, bu başka birşey. Biz hukukçuysak eğer somut ne var ona bakarız. Böyle bakarsak Sebahat Hanım yönünden hiçbir şey yok. Olmadığı için Malatya dosyasını getirmek zorunda kaldınız.” dedi.
Akkal, Tuncel hakkında mütalaada yer alan “delillerin” hukuka uygun olmadığını belirtirken, son olarak müvekkilinin tahliyesini talep etti. Sonrasında Tuncel’in müdafiilerinin savunmasıyla duruşmaya ara verildi.
Duruşma yarın HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın savunmasıyla devam edecek.
(AEK)