Sivil toplum kuruluşları (STK) Türkiye’nin birçok kentinde Suriyeli mültecileri hedef alan saldırılara karşı yaptıkları açıklamada, "Geçici Koruma Statüsü"ne ilişkin yönetmenliğin bir an önce hazırlanmasını istedi.
Sığınmacılara yönelik saldırı ve linç girişimlerinin kaygı verici olduğunu belirten STK’lar Ankara’da düzenledikleri basın toplantısında önlem alınması gerektiğini vurguladı.
Toplantıda STK'lar adına açıklamayı yapan İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi (İGAMDER) Başkan Yardımcısı Metin Çorabatır mevzuatla ilgili eksikliği vurguladı.
“Nisan 2014'ten beri Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 91. maddesi çerçevesinde Suriyeli mültecilere 'Geçici Koruma Statüsü' tanınmaktadır. Ancak kanunda öngörülen 'Geçici Koruma Statüsü' yönetmenliği henüz çıkarılmamıştır.
"Geçici korumanın kaç yıl süreceği, bu sürenin sonunda nasıl bir statünün sağlanacağı, başta sığınma başvurusu yapma hakkı olmak üzere bugüne kadar verilmeyen hangi hakların sağlanacağı yeni bir uyum veya ikincil mevzuat ile en kısa zamanda belirlenmelidir."
İşbirliği
Türkiye’ye sığınan iki milyona yakın Suriyeli mültecinin güvenliklerinin sağlanmasının talep edildiği açıklamada, atılacak adımların planlanması ve uygulanmasında, mülteci temsilcileri, STK’lar, iş çevreleri, meslek odaları ve sendikalar, kamuoyu önderleri ile işbirliği içinde olunmasının önemine dikkat çekildi.
“Suriyeli mülteciler hak sahibi olan ve haklarına riayet edilmesi gereken bireylerdir.
“Dolayısıyla bu tip hukuksal temelden yoksun tanımlamaların kullanılmasına son verilmelidir.
“Aksi takdirde, kalıcı bir hukuki statüden yoksun olmaları nedeniyle çalışma, barınma, eğitim gibi temel insan haklarından yararlanmada sıkıntılar yaşayan, kendilerinin ve özellikle de çocuklarının geleceğine dair haklı bir kaygı içerisinde olan Suriyeli mülteciler, başka şiddet hareketlerinin kurbanı olabilirler.”
Nefret söylemi
Açıklamada halkın Suriyeli sığınmacıların neden Türkiye’ye gelmek zorunda kaldıklarının anlamasının önemine de değinildi.
“Bu konuda hükümete ve medyaya, olumlu algılar yaratılmasında önemli görevler düşmektedir. Suriyelilerle ilgili tüm tasarrufların yetkililer tarafından kamuoyuna yeterince ayrıntılı ve doğru bir biçimde anlatılmamasının, kamp dışında yaşayan Suriyelilerin ‘kendi başlarının çaresine bakacak’ bir konuma zorlanmalarının, bu zaman diliminde Suriyelilere yönelik nefret söyleminin artmasında önemli bir rol oynadığını düşünmekteyiz.”
Suriye’de kamplar
Suriyelilere yönelik nefret ve saldırı suçlarının yeterince kovuşturulmadığını vurgulayan STK’lar bazı durumlarda “Suriyelilerin zorla bir kere daha yerlerinden edildiğini, kendi istekleri dışında kamplara yerleştirildiklerini, hatta Suriye’ye toplu olarak geri dönmeye ikna edildiklerini” de dile getirdi.
“Ayrıca Suriye içinde ‘güvenli’ bölgelerde Suriyeliler için Türkiye’nin desteği ile kamplar yapılacağı bilgisine medyada yer verilmektedir ve bu gibi girişimleri hem insan hakları hem de uluslararası hukuk açısından son derece yanlış uygulamalar olduğunun bir kere daha altını çizmek istiyoruz.”
Açıklamada imzası olan STK’lar şunlar: Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), Gündem Çocuk Derneği, Hamiş Suriye Kültür Evi, Helsinki Yurttaşlar Derneği, İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi (İGAMDER), İnsan Hakları Derneği (İHD), İnsan Hakları Gündemi Derneği (İHGD), İnsan Kaynağını Geliştirme Derneği (İKGV), Kaos Gey ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği (Kaos-GL), Mültecilerle Dayanışma Derneği (Mülteci-Der), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Sığınmacılar ve Göçmenlere Dayanışma Derneği (SGDD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve Af Örgütü Türkiye Şubesi. (YY)