Bu protokolü incelerken çok ilginç maddelere rastladım. En çok da 14. madde ilgimi çekti, bu madde de "(...)alım satım işlerini Fatih Belediyesi bitirdikten ve hiç pürüz kalmadıktan sonra yıkım işleri bitirilecek, molozlar kaldırılacak ve o zaman inşaatlara başlanılacak" diyor.
Fakat bu yazının sonunda da şu not var: Protokolün süresi geçtikten sonra protokol kendiliğinden fesholur diyor. Ama bildiğiniz gibi iki protokol var; bir bu yayımlanan 2005 yılı protokolü, bir de 2006 yılında yapılan protokol. O ise henüz yayınlanmadı.
Yani bu protokol fesih olan protokol mü? Bu protokoller her sene yenileniyor mu? Bu protokollerden neden bizim haberimiz olmuyor?
İlk protokol yapılırken bizi davet etmemişlerdi törene. Son anda bir arkadaşımız haber verdi de 5-6 arkadaş gitti törene arka sıralarda oturdu. Mahallemizle ilgili protokol töreninde mahalleden beş kişi varken diğerleri ise Fatih Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi çalışanlarından oluşuyormuş. Belediye çalışanları, Fatih Belediye Başkanı, TOKİ Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın mahallemizle ilgili her söylediğini alkışlarken bizim arkadaşlarımız ise alkışlamamışlar.
Protokol töreni bittiğinde arkadaşlarımız Büyükşehir Belediyesi önünde bir basın açıklaması yaparak "Neslişah-Hatice Sultan-Sulukule mahallesi adına yapılan ve bizlere sorulmayan bu protokolün geçersiz olduğunu" söylediler.
Şimdi ben kişisel olarak, hukuki hakkım olan bilgilendirme yasasına dayanarak 13 Temmuz 2006 yılında imzalanan protokolün tarafıma gönderilmesini ya da kamuoyuna açık bir şekilde yayımlanmasını istiyorum.
İçerisinde yaşadığımız mahallemizin insanları gökten inmemiştir yeraltından çıkmamıştır. Annelerimiz, babalarımız, komşularımız, akrabalarımız, savcı ve tutuklularımız, amir ve memurlarımız işveren ve işçilerimiz işte bunları hepsi bir toplumu oluşturuyor.
Babalar evlatlarına eşit davranır babalar evlatlarına baskı zulüm dayatmaz yapmaz. Babalar evlatlarını renklerinden ve dillerinden dolayı kınamaz. Yaparsa ne olur? Evlatlar arasında kavga olur. Sulh ve barış ortamının yerini düşmanlık alır.
Lütfen; yöneticilerimiz bu olaylarda sağ duyulu ve uzlaştırıcı olma becerebilmeli. Değil mi efendim?(AH/EÜ)