Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “61. Ulusal, 35. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri” için dün (17 Ağustos Cumartesi) Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesine gitti.
Alevilerden Cemevi Başkanlığına tepki: Hacı Bektaş etkinliğini iptal edin
Aleviler Hacı Bektaş'dan seslendi: "Eşit yurttaşlık istiyoruz"
Hacıbektaş Belediye meydanındaki etkinliklere, önceki dönem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş da katıldı.
Özgür Özel, konuşmasında, kadın-erkek eşitliğine vurgu yaparak Hacı Bektaş Veli'nin öğretilerini hatırlattı.
Özel: Vefamızı göstermenin en önemli yolu, CHP'yi iktidar yapmaktır
Alevilerin eşit yurttaşlık haklarının tanınmadığını ve ayrımcılıkla karşı karşıya kaldıklarını belirterek, cemevlerinin yasal statüye kavuşması gerektiğini söyledi.
Özel özetle şöyle dedi:
"Bugün Alevilerin en etkin şekilde, -değerli dernekler ve vakıflar adına konuşan Başkanımızın da ifade ettiği gibi- çözüm bekleyen, katkı bekleyen sorunları var. Türkiye, vicdanları yaralayan, bir türlü açıkça ifade edilmeyen bir ayrımcılıkla, Alevilere eşit vatandaşlık haklarını vermemiştir. Yürürlükte olan Anayasa’daki tüm ifadelere rağmen, uygulama sırasında ve kanun yaparken, kanunları uygularken, Alevi vatandaşlara eşit yurttaş muamelesi yapılmamakta, ayrımcılığa tabi tutulmakta, ötekileştirilmekte ve haklı talepleri duymazdan gelinmektedir. Cemevleri, Aleviler için ibadethanedir. Bizler için de ibadethane olacaktır. Bu yasal hak tanınına, bu anayasal hak kabul edilene kadar sizin mücadeleniz, benim mücadelemdir.”
“Biz doğru durmaya ve dost kapısını açık tutmaya devam edeceğiz. Aslan ile ceylanın bir arada yaşayabildiği, bereketin ve hoşgörünün egemen olduğu bir ülkeyi gelecek nesillere miras bırakana kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Ve sözlerimin sonuna geldiğimde; vefanın başkenti Hacıbektaş'tan bir ifadeyi tekrar etmeme, benim için bir andı, bir ahdı, ifade etmeme izin veririz. Burada, Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, ‘İki büyük eserimden biridir’ dediği partinin Genel Başkanı olarak bulunuyorum. Hacıbektaş'ta, vefanın başkentinden tüm Türkiye'ye söylemek isterim ki; bu partinin ilk genel başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e de tüm genel başkanlarına da benden önceki genel başkanı, çok kıymetli Kemal Kılıçdaroğlu'na da vefamızı göstermenin en önemli yolu, onların partisini iktidar yapmaktır. Hep birlikte bunu başaracağımıza ant içiyorum. Ant içiyorum. Ant içiyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.”
İmamoğlu: Hacı Bektaş felsefesini kendime bir ışık olarak görüyorum
Ekrem İmamoğlu, Hacı Bektaş Veli’nin hoşgörü ve insan sevgisine dayanan felsefesinden ilham aldığını dile getirdi. Dünyada ve Türkiye’de acıların arttığını belirten İmamoğlu, Hacı Bektaş Veli’nin öğretisinin önemine dikkat çekti.
İmamoğlu şöyle dedi:
"Ben, yıllardır Hacı Bektaş-ı Veli'nin huzuruna gelmenin ve burada bu manevi huzuru yaşamanın, gerçekten heyecanını yaşayan birisiyim.”
“Hacı Bektaş felsefesini kendime bir ışık olarak görüyorum. Bugün hikmetli öğretisiyle, hak ve hakikat aşkını anlatan Hacı Bektaş-ı Veli’nin huzurundayız. Bugün biz insanlar, bütün canlıların vebali üstünde olan, düşünen, üreten, duygulanan ve tabii ki sorumluluğu olan varlıklarız.”
Bakırhan: Kürtlere ve Alevilere ikili hukuk uygulanıyor
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Hacı Bektaş Veli Dergahı'nın gerçek sahiplerine iade edilmesi gerektiğini vurguladı. Alevilerin inanç özgürlüğü ve eşit yurttaşlık haklarının savunulması için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
Bakırhan, şunları söyledi:
"Sayın genel başkanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, çok kıymetli canlar, Alevi kurum temsilcileri, STK temsilcileri, hepinizi DEM Parti adına sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Bugün burada Hacı Bektaş-ı Veli Diyarında siz Alevi canlarla olmaktan mutluyum, gururluyum. Çünkü bu topraklar 800 yıl önce barışın, kardeşliğin, insanca bir arada yaşamanın tohumlarının ekildiği ve halen de devam ettirildiği kutsal topraklardır. Bu topraklarda aslında ilk kayyım, Hacı Bektaş-ı Veli Dergahına atanmıştır. 200 yıl önce Hacı Bektaş-ı Veli Dergahı, Nakşi şeyhlerine devredilmiştir. Bugün halkın iradesine yapıldığı gibi Alevi halkının inancına, Hacı Bektaş-ı Veli öğretisine de kayyım atanmıştır. Dün Hacı Bektaş-ı Veli Dergahına atanan kayyımları nasıl ki Alevi canlar kabul etmeyip bütün fiziki ve kültürel kırımlara ve asimilasyon politikalarına rağmen inançlarını 200 yıldır yaşatarak bugünlere getirdilerse, bugün halkın iradesine atanan kayyımları da bizler Alevi yurttaşlarımız gibi, Alevi canlar gibi bu coğrafyada kabul etmeyeceğiz. Atanan kayyımları kabul etmeyerek Hacı Bektaş-ı Veli öğretisine sahip çıkacağız."
"30 milyon Alevi yurttaşımızın ibadethanelerini yasaklıyorlar, bugün 30 milyon insanın ibadet ettiği Hacı Bektaş Veli Dergahı gibi müzeye çeviriyorlar. Bu dergah müze değildir; Alevi yurttaşlarımıza açılmalıdır, Alevi yurttaşlarımıza bırakılmalıdır. Alevi canlarımız bu dergahta özgürce kendi inançlarını yaşamalıdır. Bunu savunuyoruz, savunmaya devam edeceğiz. Alevi yurttaşlarımıza kapatılan bu dergahın kapılarını hep birlikte açacağımız günler çok uzak değildir. Türkiye’de ikili hukuk Kürtlere ve Alevi canlara uygulanıyor. Dergahın içinde hem cami var hem de cemevi var. Cami ibadete açık, cemevi ise kapalı. İşte biz bu ikili hukuka itiraz etmediğimiz müddetçe camiler açık, cemevleri kapalı kalacak. Onun için Hacı Bektaş-ı Veli inancına sahip siz değerli canlarla birlikte, cemevlerinin yasal statüye kavuşması için birlikte omuz omuza mücadele edeceğimiz günler bugünlerdir.
"Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada savaş ve çatışmalar var. Eğer 200 yıl önce dergahına kayyım atanan Hacı Bektaş-ı Veli’nin düşünceleri bugün bu ülkede, bu coğrafyada egemen olsaydı bu savaşlar ve sömürü düzeni olmayacaktı; iktidarlar için, egemenler için, emperyalistler için insanlar birbirini katletmeyecekti. Tam da bugün savaşların, çatışmaların, inkar ve asimilasyon politikalarının sürdüğü bu coğrafyada Hacı Bektaş-ı Veli fikriyatını yaşatma, büyütme, ona sahip çıkma günlerinin içinde olduğumuzu belirtmek istiyorum. Bu dergah gerçek sahiplerine iade edilmelidir, Alevi yurttaşlara iade edilmelidir. Hacı Bektaş Veli Dergahı içindeki cemevi açılmalıdır."
Kemal Kılıçdaroğlu: Yaşamı boyunca adaleti savundu
Kemal Kılıçdaroğlu da özetle şöyle dedİ:
“Gönül dostları, sevgili dostlar; çağlar ötesinden onun söyledikleri bugün kâinatın evrensel kurallarına dönüşmüş durumda. O elinde kılıç değil, aydınlanmanın meşalesini taşımıştır. Yaşamı boyunca hep hakkı ve adaleti savunmuştur. Toplum, onun güvercin donuyla Anadolu’ya geldiğini kabullenmiştir. Çünkü o barışın, huzurun birlikte yaşamanın öncüsü olmuştur. Kimseyi ötekileştirmemiş, o kendi deyimiyle 72 milleti bir görmüştür. O; ünlü düşünür, mutasavvıf, Ahmet Yesevi ocağında yetişmiş, feyz almıştır, dergâhındaki hocası Lokman Perende’dir. O bu topraklarda, insan-ı kâmil olarak ünlendi. Aklı kullanmayı ve bilimi öğütledi. “Eğer bir yeri karanlık olarak görüyorsan, bil ki perde senin gözündedir” diyordu. Dergâhında düşüncelerini, öğrencilerine aktararak yaygınlaşmasını sağladı."
(EMK)