Silahlarla ilgili uygulamaların Avrupa Birliği (AB) mevzuatıyla uyumlu hale getirilmesi amacıyla hazırlanan Silah Kanunu Tasarısı, 8 Nisan'da Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İçişleri Komisyonu'nda görüşülecek.
Kurulduğu 1993'ten beri bireysel silahlanmayla mücadele eden Umut Vakfı'dan Esengül Ayyıldız, bianet'e tasarıyı değerlendirdi:
"Sigara ve alkol konusunda gizli reklama izin vermeyen hükümet, silah konusunda aynı duyarlılığı göstermiyor, tutarsız davranıyor. Tasarıda ruhsat alma yaşı insan öldürmekte daha fazla kullanılan yivli tabancalar için 21, yivsiz tabancalar için 18 olarak belirlenmiş. Yaşın 18'e indirilmesine gerekçe olarak, 'kırsal kesimde çobanların, avcılık ve tarım alanlarını korumaları' gösteriliyor."
Ayyıldız, hükümetin tasarıda suçu önlemeye çalışmak yerine şüpheliyi yakalamayı kolaylaştırıcı tedbirler aldığını anlattı. "Tasarıda silah edinmek zorlaştırılmıyor, silahlar ruhsatlandırılmaya çalışılıyor."
"Açık alanlar daha tehlikeli"
Tasarıda düğünlere silah yasağı gelmediğini; "kapalı alan", "açık alan" ayrımı yapıldığını söyleyen Ayyıldız, şöyle devam ediyor:
"Tasarı yasalaşırsa düğünlere yine silahla girilecek. Tasarıda alkol tüketiminin yapıldığı kapalı mekânlarda ateşli silahlara yasak getiriliyor, açık alanda yapılan kutlamalarda silah yine serbest olacak. Türkiye'de açık havadaki kutlamalar daha riskli."
"Gizli reklam tehdit ediyor"
Ayyıldız, tasarıda çocukların ruhsal gelişiminin dikkate alınmadığını söyledi:
"Tasarıya göre fuar, gösteri ve basılmış eserlerde silah reklamı yapılabilecek. Ayrıca 'gizlilik' ilkesi de göz ardı edildi; gizli silah reklamlarına yasak getirilmiyor. Gizli reklamlar bilinçaltına daha çok işliyor, bu da özellikle çocuk ve gençlerin ruhsal gelişimi açısından sakıncalı."
"Evdeki silahlar hala risk"
Evde bulunan silahların çocukların ölümüne ya da yaralanmasına neden olduğunu, tasarıda bununla ilgili de önlem getirilmediğini anlatan Ayyıldız'ın sözleri şöyle:
"ABD'de silah ruhsatı alabilmek için eğitim şartı ve evde silahı kilitli yerde saklama şartı getiriyor. Silah evde bulunacaksa silahı parçalarına ayırıp, her bir parçanın ve silaha ait kurşunların ayrı ayrı yerlerde saklanması şartı da var. Bu, aile içi şiddetin önlenmesi için de bir tedbir. Bu önlem, silaha ulaşılabilirlik süresi uzayınca öfkenin de geçeceği tezine dayanıyor. Bizde de bu önlemler alınabilirdi. Evdeki silahlar çocuklar açısından büyük risk."
Umut Vakfı'nın tasarıdaki "Komisyon" uygulamasına karşı çıktığını sözlerine ekleyen Ayyıldız, "Komisyon uygulamasından geri adım atılmadı. Valinin başkanlık ettiği, ilin emniyet müdürü, jandarma ve MİT üyelerinden oluşan komisyon, silah edinme şartlarına haiz olmasa bile hayatları ciddi tehlike içinde olan kişilere silah ruhsatı verebilecek. Bu 'Düşmanım var' diyen eski korucuların silahlanması anlamına geliyor. Kan davası ya da töre cinayeti suçluları da aynı gerekçeyle silah alabilecek" diyor. (SP/EÜ)