Sağlık emekçileri, Samsun Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Hastanesi’nde görevli Göğüs Cerrahı Op. Dr. Kamil Furtun’un 29 Mayıs günü görevde olduğu esnada silahlı saldırı sonucu öldürülmesini protesto için bugün iş bıraktı.
Sabah saatlerinde sağlık kurumlarında bir araya gelerek yaptıkları basın açıklamalarının ardından İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüdüler.
Yapılan ortak basın açıklamalarında sağlık emekçilerine yönelik saldırılara ilişkin uyarılarının dikkate alınmadığına dikkat çektiler. Saldırıları kınarken “Sadece katilin değil, azmettiricilerin de bulunmasını istiyoruz” diye seslendiler.
“Artık yeter”
* Fotoğraf: Fatoş Yavuz / İstanbul
“Uyardık, ‘Artık Yeter!’ dedik sağlıkta gün be gün artan şiddete karşı; duymadılar. Acil taleplerimizi ilettik; görmezden geldiler. Türk Ceza Kanununa ek maddeler önerdik, yok saydılar. Açıklamalar, eylemler, toplantılar yaptık; Sağlık Bakanlığı’nın önünü aşındırdık, Meclis Komisyonu’nda sunumlar yaptık, dikkate almadılar. Şiddete uğrayan sağlık emekçileri için acil şiddet hattı kurmak zorunda kaldık, yetkililer önemsemediler. ‘Hazırladığınız raporun gereğini yapın. Sağlıkta şiddeti önlemek için sahici adımlar atmaya başlayın. Yarın çok geç olmadan…’ diye haykırdık; ciddiye almadılar. Bakanlık bizimle alay eder gibi şiddete karşı tedbir diye hasta ve çalışan tuvaletlerini birleştirdi.
* Fotoğraf: Fatoş Yavuz / İstanbul
“Ve sonunda yine ‘geç’ oldu; bugün de Kamil Furtun arkadaşımız aramızda değil, aramızdan söküp alındı... Biz, bu cinayetlere zemin hazırlayan faktörleri çok iyi biliyoruz.
“Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar: ‘Ben doktora iğne yaptırmam, doktor bir iğne yapar, adamı felç eder icabında’ diyenlerdir. Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar: ‘Doktor efendi dönemi bitti’ diyenlerdir, Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar: ‘Doktorların eli hastaların cebinde’, ‘Doktor efendi mani peşinde’ deyip miting meydanlarında vatandaşa sağlıkçıları yuhalatanlardır; Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar: Mafya bozuntularını ‘taşeron’ adı altında hastanelere sokanlardır. Daha fazla kar hırsıyla sağlıkçıları zorla, tehditle ölesiye çalıştıran, özel sermayenin gözünü doyurmak için hastalanma garantisi veren ve bir yandan hekimleri sağlıkçıları her fırsatta kötüleyen, ‘paragöz, tembel’ diyen, SABİM'le terör estirenlerdir.” (BK)
* Manşet fotoğrafı: Hakan Burak Altunöz / Trabzon / AA