Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı İlhan Yerlikaya, olağanüstü hal (OHAL) kapsamında yayınlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (KHK) ilişkin yayıncılara yönelik bilgilendirme toplantısıyla ilgili açıklama yaptı.
TIKLAYIN - 680 SAYILI KHK İLE NE DÜZENLEMELER GETİRİLDİ?
Yerlikaya, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, bu KHK'ya göre, mahkeme veya başbakanlıkça getirilen yayın yasağı ve kısıtlamalarına aykırı yayın yapılması halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarının programlarının bir gün, bir yıl içinde aykırılığın tekrarı halinde 5 güne kadar, ikinci kez tekrarı halinde ise 15 güne kadar yayınlarının durdurulacağını, üçüncü kez tekrar halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilebileceğini hatırlattı.
TIKLAYIN - RTÜK'TEN "SON DAKİKA" YASAĞI
“Medya haber yarışında sınırı aşıyor”
Medyanın yayıncılık sorumluğu ve bilinci çerçevesinde, terörün amacına hizmet etmeden yayın yapması gerektiğini belirten Yerlikaya, medyanın haber atlamamak için yarış yapar gibi program yaptığını ve sınırı aştığını söyledi:
“Bu sınırı aşmak neticede milli güvenliğe zarar veriyor. Bu çok önemli, sıradan bir şey değil. Reyting kaygısıyla gözden kaçırılacak bir şey değil. O bakımdan, hassas bir konu.
“Toplantı bir bilgilendirme toplantısıydı. Asla sansür değildir. Ama bu konu çok hassastır. KHK da bunun göstergesidir.
“Teröristlerin amacı eylemlerini daha fazla kişiye duyurmak, bu çerçevede bazı yayınlar adeta teröre oksijen taşıyor. Terör olayının ardından, bazı televizyon kanalları konuya ilişkin yayınları bir iki gün sürekli ekranda tutuyor.
“Eylemi gerçekleştirmiş, arkasından yayın yoluyla eğer biz bunu bir gün iki gün, sürekli gündemde tutarsak terörün aleyhine konuşsak da lehine oluyor. Çünkü burada terörün amacı zaten gündem oluşturmak, kaos yaratmak ve toplumu endişeye sürüklemek.
“Siz iki gün, 'son dakika' diye bunu anlatırsanız tam da terörün amacına hizmet etmiş oluyorsunuz.”
“Tedirgin olanlar bizi arıyor”
Bu konuda vatandaşlardan da sürekli telefon ve mail aldıklarını anlatan Yerlikaya, “sürekli ekranda ‘son dakika’ yazısını gören yaşlıların tedirgin olduğunu ve kendilerini arayarak, ‘Ben kalp hastasıyım, kalp krizinden öleceğim ne olur öyle yapmasınlar’ dediklerini” aktardı.
“'Son dakika' yasak değil. 'Son dakika' diye olayı verirsiniz. Ondan sonra bunu, bir saat, iki saat, beş saat hatta iki gün 'son dakika' diye veriyorlar. 'Son dakika' diye bir gün önceki haberi veriyorlar. Sürekli değişik görüntülerle de olunca da sanki yeni bir haber gibi görülüyor. Dolayısıyla biz buna karşıyız.
“Yani ilk olduğunda geriden görüntüyle 'son dakika' diye verdin, ondan sonra çık, yayın akışını değiştirme.”
“Yasalar neyi gerektiriyorsa onu yapacağız. Çünkü terörün bu ülkeden kovulup, gönderilmesini ülkemizin huzur ve refah içerisinde olmasını istiyoruz.
“Yasaların bize verdiği yetkiyi de bu anlamda kullanacağız. Ondan sonra, 'bu cezalar niye böyle oldu, ağır oldu' şeklinde sızlanmasınlar diye bunu anlatmaya çalıştık.”
“Reyting kaygısını bir tarafa bırakın”
Yayıncıların toplumsal sorumluluk bilinci içerisinde yayın yapması gerektiğini vurgulayan Yerlikaya, “özellikle terör olaylarına ilişkin haberlerde reyting kaygısını bir tarafa bırakmak gerektiğini” söyledi.
“Milli güvenlik konusu gündeme geldiğinde artık toleranslı davranmanın yeri yok. Bu konularda çok toleranslı olmayacağız. Yayıncılarımız bu konulara dikkat etsinler.” (AS)
680 sayılı Olağanüstü Hal Kapsaminda Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname