Mısır Çarşısı patlamasından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sosyolog Pınar Selek’in Yargıtay duruşmasından önce Hala Tanığız Platformu Ankara Güvenpark’ta bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Yurtdışından gözlemciler, yazar, feminist hareket ve LGBTİ hareketinden, sendika ve meslek örgütlerinden temsilciler, milletvekilleri davayı takip etmek için Ankara’ya gitti. CHP’li vekil Sezgin Tanrıkulu ve HDP Şırnak milletvekili Hasip Kaplan da duruşmayı izliyor.
Saat 9.00'da görülmesi beklenen davayı izlemeye gidenler saat 10.55 itibariyla duruşma salonuna girdi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde görülen duruşmaya 25 avukat katıldı. Savunmayı avukatlar Akın Atalay, Bahri Belen, Ayhan Erdoğan ve Alp Selek yapacak.
Avrupa'dan gözlemciler Ankara'da
Platform adına Kaos GL’den Aslı Demir’in okuduğu açıklamada, Avrupa Birliği, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi’nin Selek’in adalet mücadelesini desteklediği, duruşmayı izleyecekler arasında Avrupa Komisyonu’ndan bir özel temsilcinin de yer aldığı belirtildi.
Ayrıca Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Türkiye Masası Şefi Jean-Christophe Filori’nin Selek’e destek mektubu ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu’nun (FIDH) davaya ilişkin raporu hatırlatıldı.
Duruşmayı izleyecekler arasında Strasbourg üniversitesi Rektör yardımcısı, öğretim üyeleri Jean-Pierre Djukic ve iki öğrenci örgütü başkanı, Strasbourg Belediyesi, Fransız Komünist Partisi, Fransız Sol Bloğu, yurtdışından yayıncı ve gazetecilerle Uluslar arası Yazarlar Birliği (PEN) Almanya Genel Sekreteri de var.
Duruşma öncesi okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Tam on altı yıldır işkence altında alınan ve mahkemede reddedilen ifadeler, sahte evrak ve deliller, her türlü hukuk dışı müdahale ile taçlanan bu hukuk cinayetinde son perde Pınar Selek hakkında kırmızı bülten çıkarılması ve Fransa’dan iadesi talebinin basına servis şekli de kişilik katli operasyonuna delaletti. İnterpol söz konusu talebi reddederek dosyanın imha edilmesine karar verince bir oyun daha ifşa oldu.
“Bir barış aktivistinden katliam sanığı yaratmaya çalışılan ve yoktan var edilen bu davayı, nice kirli oyunla hukukun ayaklar altına alındığı bir dönemde, bütün siyasi davaların ortak simgesi olarak görüyoruz. Mücadelemiz sadece bir insan için değil, sistemin dışladığı ve bedel ödettiği herkesin hakkı için mücadele veren Pınar Selek’in şahsında, hedef gösterilen bütün hayat değerlerimiz için.
“On altı yıl sonra gelen adalet, adalet değil; olsa olsa hayat hakkı ihlalinin fena halde gecikmiş telafisidir. Biz de bugün bu telafiyi, Pınar Selek’in nihai beraatini talep ediyoruz. Arkadaşımızı özgür ve mutlu bir şekilde yaşamak ve yaratmak üzere aramıza, ülkesine geri istiyoruz. Çünkü Pınarsız hayat bize, Pınarsız Türkiye dünyaya çok eksikli. İşte biz de bugün o yüzden en kıymetli parçamızı talep ediyoruz. Pınar Selekle tamamlanmak istiyoruz.” (ÇT)