Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş Hatay Kırıkhan'da depremden hasar gören ve İBB iştiraki KİPTAŞ’ın yeniden inşa ettiği Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin açılış törenine katıldı.
Depremin yaşandığı 6 Şubat 2023’ü ve sonrasını hatırlatan Özel, depremden sonraki üç gün de yaşananlara değindi.
Özel, deprem sonrasındaki ilk üç gün büyük bir koordinasyonsuzluk yaşandığına söyledi ve "Silahlı kuvvetler dakikalar içinde alana çıkmaya hazırken silahlı kuvvetler 3 gün yoktu. Sonradan öğrendik ki 'Çıkarması kolay, geri içeri sokması zor' diye düşünüyordu birileri. En kıymetli 72 saati bu ülkeden mahrum bırakan bir iktidarla karşı karşıyaydık" dedi.
"Depremdeki can kayıpları siyasi ve politiktir"
6 Şubat’ın Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde yaşanmış en büyük acılardan biri olduğunu ifade eden Özel’in konuşması özetle şöyle:
“Elbette depremdeki can kayıpları siyasi ve politiktir. Siyaset öncelik belirleme işidir. Siz önceliğinizi bir kentin rantını aktarmaktan yana mı kullanıyorsunuz yoksa o kenti afetlere dirençli hale getirmek için mi kullanıyorsunuz? Ama gündelik siyaset içinde canlarımız enkaz altındayken halen her yerde bir umut arama kurtarma çalışmaları sürüyorken bunu sıcak siyasetin bir parçası yapmadık.
Ancak depremin iki gün sonrasından Cumhurbaşkanı 'Kimse merak etmesin deprem konutu ihtiyacı 600 binin üzerinde hepsini bir yılda içinde teslim edeceğiz' diyerek hem devlet gücünü bir partinin çıkarlarına tahvil etmeye hem devletin gücünü olduğunda farklı göstererek niyetinin ne olduğunu gösterdi.
"40 milyar dolarlık vergi toplamışlardı"
Cumhuriyet tarihinde toplanan tüm vergilerin üç katını toplamışlardı. ÖTV ile 40 milyar dolarlık deprem vergisi toplamışlardı. 21 yıldır iktidardaydılar ve ellerinde inanılmaz bir kaynak vardı. Dirençli kentler yerine kaynağı bambaşka yere harcadılar ve 8 kez imar affı çıkardılar. 26 milyar lira ile övündüler ama onu bile deprem için harcamadıkları ortaya çıktı.
Üç gün büyük bir koordinasyonsuzluk, panik ve yanlış kararların alındığı günlerdi. Bütün belediyeler yollara düştüler. İktidar yapamıyor da belediyeler mi yapıyor görüntüsü olmasın diye yapılabilecekler geciktirildi. İlk akla gelen Silahlı Kuvvetler dakikalar içinde alana çıkmaya hazır silahlı kuvvetler 3 gün yoktu. Sonradan öğrendik ki 'Çıkarması kolay, geri içeri sokması zor' diye düşünüyordu birileri. En kıymetli 72 saati bu ülkeden mahrum bırakan bir iktidarla karşı karşıyaydık.
"Çadır yoktu ama Kızılay çadır sattı"
Çadır çadır diye insanlar perişandı, çadır yoktu ama Kızılay'ın çadır sattığını öğrendik. Herkes yardım beklerken depremzedelerin telefonuna bile IBAN attılar. Günü gelince dayanışma örgütlenirdi elbette ama çok küstahça bir iş yaşadık. Biz olguyla uğraşırken birileri algıyla uğraşıyordu. Depremin dördüncü beşinci günü yüzyılın felaketi filmini çektiler bile.
650 bin konut vaat ettiler. 15 Mart gelince 319 binini 1 yılın sonunda vereceğim dedi. Bugün 1 yıl bitti, 18 bin 19 konut teslim edildi. Bugün verilen konuta sayısı toplam ihtiyacın yüzde 2.7'si. 100 depremzededen 95'i ya konteynerda ya çadırda.
"Erdoğan'a notunu halk versin"
Hâlâ salgın hastalık, asbest yüzünden kanser riski, uyuz, bit, solunum yolu hastalıklar riski devam ediyor. Kayıp çocuklar, kayıp depremzedeler var. Bir yandan da Recep Tayyip Erdoğan'ın Kırıkhan'da sarf ettiği sözler, kralın çırılçıplak karşımıza çıkıp kendini ifşa ettiği o manzara var.
Diyor ki kral 'Merkezi yönetimle yerel yönetim uyum içinde olmazsa hizmet gelmez.' Sonra bakıyor Hataylıların gözünün içine, 'Geldi mi?' diyor. 'Bana oy vermediğiniz için size hizmet etmedim, vermezseniz etmem' diyerek dünya siyaset tarihinin en utanç verici şantajını milletimizin yüreğine havale ediyorum. Yazıklar olsun. Bu lafı söyleyenin kalbinde kalp yok, taş var.
Yapılan hizmetleri küçük gören görmezden gelmeye çalışan bir anlayış var. CHP'li belediyeler 9 bin 600 araç 28 bin personelle burada oldular. Bunu Erdoğan görmüyor olabilir ama depremde yıkıma uğrayan her vatandaş gördü. Eğer Erdoğan bunu görmüyorsa halk ona notunu versin, bize de öyle not falan değil, bir helallik falan versin."
(RT)