Cumhuriyet HalkPartisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, BirGün’e verdiği röportajda çözüm süreci ve kurultay tartışmalarına dair değerlendirmelerde bulundu.
İktidarın belirsiz tutumlarına rağmen çözümü en çok isteyen partilerden biri olduğunu söyleyen Özel, "Kürt meselesinde doğruyu yapmak için DEM Parti CHP’ye, CHP de DEM Parti’ye muhtaç değil" ifadesini kullandı. Diğer yandan Özel, 1 Temmuz’da Saraçhane’de gerçekleştirilecek büyük eylemin duyurusunu da yaptı.
"DEM Parti ve CHP birbirine muhtaç değil"
Partisinin Kürt sorununa yaklaşımı hakkında konuşan Özel, çözümün yalnızca bir partinin inisiyatifiyle mümkün olmayacağını belirterek, şunları söyledi:
“Kürt seçmenle ilişkiyi DEM Parti üzerinden tarif etmeyi oldum olası hatalı bulmuşumdur. CHP’nin Kürt seçmene söyleyecek sözü var. Bu, DEM Parti’nin kurumsal kimliğine bir saygısızlık gibi de değerlendirilmesin ama Kürt meselesinde doğruyu yapmak için DEM Parti CHP’ye, CHP de DEM Parti’ye muhtaç değil. CHP, Kürt sorununa bakışta tarihsel bir tutarlılık içinde hareket ediyor. Terörün bitmesi, Kürt ve Türk annelerin ağlamaması konusunda ilkesel bir tutumla yaklaşıyoruz. Bu yaklaşımın da orta ve uzun vadede kaybettirmeyeceğini düşünüyoruz.”
"MHP kararlı, AKP değil"
Bu süreçte iktidarın tutumunu değerlendiren Özel, MHP’nin kararlı olduğunu AK Parti’nin ise kararsız olduğunu vurgulayarak, “Muhalif seçmendeki duygusallığı anlıyorum ama öte yandan DEM Parti’nin bu süreci bir şekilde hükümetle ve ittifak ortaklarıyla daha yakın temas halinde götürme mecburiyetini de anlayışla karşılıyorum. Ben bunun yerine, Kürt seçmene partim adına en doğru mesajı vermekle mükellefim. Ben bu süreçte samimiyet tartışması yerine, MHP’nin kararlı, AKP’nin ise kararsız olduğunu görüyorum. AKP ve MHP’nin hayata geçirdiği stratejiyi görüyoruz ama buna rağmen çözümü en çok isteyen partilerden biriyiz” ifadelerini kullandı.
"Mutlak butlan tuzak"
CHP kurultayının 30 Haziran’da görülecek iptal davası ve Kılıçdaroğlu’nun süreçteki tutumuyla ilgili konuşan Özel, "Kurultayda, CHP tarihinde bir genel başkanın aldığı en yüksek oya ulaştık. Benim ne 30 Haziran’dan ne de devamında olacaklardan bir endişem yok. Ama tutun ki böyle bir şey (Mutlak butlan kararı) oldu, seçmenlerin bize emanetini bir kenara bırakmamızı kimse bizden beklemesin. 19 Mart itibarıyla nasıl Saraçhane’ye sahip çıktıysak, partimize de sahip çıkarız. Süreci elbette dikkatle takip ediyoruz ama Türkiye’de bu kadar ekonomik sorunlar varken bu gündem içinde boğulmayacağız. Ben veresiye defterini açmak istiyorum, birileri eski defterleri açmak istiyor. Yaşananlar, CHP’ye ve Türkiye’ye kurulmuş büyük bir tuzak. Bu tuzağa düşmemek lazım" uyarısı yaptı.
100'üncü gün eylemi
Özel, CHP’nin yeni dönemdeki yol haritasına yönelik ise şunları kaydetti:
"1 Temmuz Salı günü, İmamoğlu’nun tutuklanmasının 100’üncü gününde, grup toplantısı saatinde İstanbul’da olacağız. Tutukluluğun 100 gününün muhasebesini hem hukuki açıdan hem siyasi açıdan hem de toplumsal olarak değerlendireceğiz. Daha sonra akşam hep birlikte Saraçhane’ye gidecek, eylem yapacağız. Öte yandan, hak mücadelesi veren herkese destek olmaya da devam edeceğiz.
CHP'nin ittifak arayışı olacak mı?
Geçtiğimiz seçimden aldığımız dersler var. Doğru yapılanları tekrar etmek, yanlış yapılanları terk etmek lazım. Geçen seçim ittifaklar, hemen seçimin ertesinde konuşulmaya başlandı. Altılı masa kuruldu, sanki partiler, bir görünmez zincirle bellerinden birbirine bağlandı. Koşarken herkes birbirine mani oldu. Öne çıkanı öbürü arkadan çekti, arkada kalanı öbürü sürükledi. Ama bu hiçbir partiye fayda sağlamadı.
"Altılı masa görüntüsü vermek doğru değil"
Ben seçim dönemine kadar ittifak yerine muhalefetin, iktidara karşı işbirliği ve birlikte mücadele içinde olması gerektiğini düşünüyorum. İşbirliği, başta adalet arayışında, emeğin alın terini savunmada ve her türlü hak ihlaline karşı olabilir. Belli konularda Türkiye’nin ortak menfaatlerinde her türlü iş birliği olabilir ama adına ittifak demek ve altılı masa görüntüsü vermek doğru değil."
(AB)




