Açlık grevinin 253. günündeki tutuklu akademisyen Nuriye Gülmen, kardeşi Beyza Gülmen aracılığıyla gönderdiği mesajında, yargılandığı davanın 17 Kasım'da [yarın] yapılacak dördüncü duruşmasına Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılacağını açıkladı.
Gülmen, davanın ilk duruşmasına “sağlık sebepleri” gerekçe gösterilerek götürülmemişti.
Gülmen halen, açlık grevinin 202. gününde Sincan Cezaevi hastanesinden Numune Hastanesi'nin mahkum koğuşuna nakledilmişti.
Açlık grevindeki öğretmen Semih Özakça, davanın üçüncü duruşmasında ifade verdikten sonra tahliye edilmişti.
“Sesimin size ulaşacak olması çok heyecan verici”
Beyza Gülmen’in ilettiği mesaj şöyle:
Güzel halkım, canım direniş dostları 17 Kasım'daki mahkemeye Segbis ile katılacağım. Orada olacağınızı biliyorum! pic.twitter.com/OX7905NUXC
— Nuriye Gülmen (@NuriyeGulmen) 15 Kasım 2017
“Güzel halkım, canım direniş dostlarım. 17'sindeki mahkemeye SEGBİS ile katılacağım. Orada olacağınızı biliyorum. Kameradan da olsa sizleri görmek, sesimin size ulaşacak olması çok heyecan verici. Mahkemede görüşmek üzere. Sizleri çok seviyorum. Açlığı, direnci, umudu ve zafere olan inancıyla sevgi ve selamlarımı gönderiyorum. Biz kazanacağız.”
Davada daha önce hiç savunma veremedi
Nuriye Gülmen, mahkeme heyeti karşısına ilk kez tutulduğu Numune Hastanesinde 16 Ekim’de çıktı.
Sağlık durumu uygun olmadığı gerekçesiyle adliyeye götürülmeyen, tahliye de edilmeyen Gülmen, mahkeme heyetine, “bu koşullar altında savunma yapmayacağını” söyledi.
Murat Yılmaz bu duruşmayla ilgili bianet’e şu açıklamayı yaptı:
“Yargılandıkları Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, daha önceki duruşmada salona getirilmesi, getirilmeyecekse bulunduğu yerde ifadesinin alınması yönünde ara karar vermişti. Numune Hastanesi Gülmen’in sağlığı açısından adliyeye gidemeyeceğini, hayati tehlike riski altında olduğunu belirtince, mahkeme heyeti Numune Hastanesine geldi. Biz avukatlarının da bulunduğu bir duruşma yapıldı.
“Nuriye Gülmen heyete içinde bulunduğu koşulları açıklayarak savunma yapmayacağını, yaşadıklarında mahkeme heyetinin de sorumlu olduğunu söyledi, tahliye olduğunda ve koşullar uygun olduğundan savunma yapmak istediğini ifade etti.”
Tıklayın - Gülmen Yoğun Bakımdan Mahpus Servisine Nakledildi
Ne olmuştu?Tıklayın - Gülmen ve Özakça Kimdir? Nuriye Gülmen 6 Ocak 2017'de yayınlanan Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında ilan edilen 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Konya Selçuk Üniversitesi'ndeki görevinden ihraç edildi. Semih Özakça 29 Ekim 2016'da Resmi Gazete'de yayınlanan 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Mardin'deki öğretmenlik görevinden ihraç edildi. Gülmen 9 Kasım 2016'dan, Özakça 23 Kasım 2016'dan beri oturma eylemi yapmak üzere Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önündeydi. Tıklayın - Gülmen ve Özakça Ne ile Suçlanıyor? 9 Mart 2017'de açlık grevine başladılar. Ankara'da İnsan hakları Heykeli'nin bulunduğu Yüksel Caddesi'nde işlerine iade talebiyle başlattıkları direniş eylemi boyunca defalarca gözaltına alınıp bırakıldılar. En son 22 Mayıs'ta gözaltına alındılar, 23 Mayıs'ta tutuklandılar. 28 Temmuz'dan itibaren Sincan Cezaevi Kampusu Devlet Hastanesi'nde tutulmaya başlandılar. 14 Eylül'de Ankara Adliyesi'nde görülen ilk duruşma öncesi Sincan cezaevi jandarma komutanlığı "güvenlik, yetersiz personel ve sağlık koşulları"nı gerekçe gösterip iki sanığın tutuldukları hapishane hastanesinden getirilmemesine dair tutunağı gönderdi. Gülmen ve Özakça duruşmaya getirilmedi. Nuriye Gülmen, açlık grevinin 202. gününün ilk saatlerinde (26 Eylül) Cezaevi hastanesinden Numune Hastanesi'ne götürüldü. Semih Özakça, üçüncü duruşmada tahliye edildi. |
(AS)