Fotoğraf:csgorselarsiv.org/Şehlem Kaçar
Mor Çatı Vakfı, Eskişehir’de dayanışma gösterdikleri ve bugün* davası görülecek kadının ve çocuklarının durumuna dikkat çekti.
Davadan çıkan kararın kadın ve çocuklarının üstün yararını gözeten bir karar olmasını istediklerini belirten Mor Çatı, kararın benzer davalarda emsal olacağına vurgu yaptı.
Kadınların şiddetle mücadele mekanizmaları
Açıklama şöyle:
“Çocuğun üstün yararı ilkesi kadına yönelik şiddetle mücadele mekanizmalarında ve Aile Mahkemesi kararlarında gözetilmiyor!
“Kadınların şiddetten uzaklaşma mücadelelerinde sıklıkla karşılaştıkları güçlüklerden biri şiddet uygulayan erkeklerin çocuklarını görme bahanesiyle hem çocuklara hem de kadına şiddet uygulamaya devam etmesi.
‘Kadıların şiddet döngüsünden çıkması engelleniyor’
“Evlilik süresince çocuklara dair sorumluluk almaktan geri duran erkeklerin boşanma söz konusu olduğunda çocukların velayet hakkını kadınlara uyguladıkları şiddeti sürdürmek için bir araç olarak kullandıklarını görüyoruz. Buna rağmen Aile Mahkemelerinin çocuğun üstün yararındansa erkeklerin babalık hakkını gözeten kararları, kadınların şiddet döngüsünden çıkmasını da engelliyor.
‘Çocuklar şiddetin hedefinde’
"Şiddete maruz kalan kadınların şiddet uygulayandan ayrılmak istediklerinde çoğu zaman çocukların velayeti ile tehdit edildiklerini biliyoruz. Kadınların velayeti aldıkları durumlarda ise şiddet uygulayan erkekler çocukları, kadınlara şiddet uygulamanın bir aracı olarak kullanabiliyorlar.
"Çocuklar açısından bakıldığında ise, çocuklar erkeklerin ev içinde uyguladığı şiddete doğrudan maruz kalabildikleri gibi, annelerinin şiddet gördüğü ortamda bu şiddetin etkilerini de yaşıyorlar.
"Bir çocuğun şiddete maruz kalması yalnızca direkt olmak zorunda değil; annesinin sürekli şiddete maruz kaldığına tanıklık etmesi de her yaş grubundan çocuk için yoğun kaygı ve korku gibi olumsuz etkilere neden oluyor. Çocuklar bu şekilde yoğun şiddete maruz kaldıkları ve şiddetine tanık oldukları baba ile görüştüklerinde kaygı, agresyon, öfke patlamaları, duygularını ifade etmekte zorluk, içe kapanma gibi duygular ve davranışlar gösteriyorlar.
"Bununla beraber kadına yönelik şiddetle mücadele mekanizmalarının işleyişinde çocuğun üstün yararının gözetilmemesi, devletin yükümlülüklerini yerine getirmemesi, mevzuattaki eksiklikler ve uygulamadan kaynaklanan keyfilik, çocukların ihtiyaçlarının sistem içinde görünür olmamasına ve çocukların ikincil mağduriyetler yaşamasına neden oluyor.
‘Bu davadan çıkacak emsal olacak’
“Eskişehir Adliyesi’nde bugün görülecek dava, Aile Mahkemelerinin çocukla kişisel ilişki kurmaya dair verdiği kararların, kadınların şiddetten uzaklaşma mücadelelerinde nasıl bir öneme sahip olduğunun bir göstergesi.
“Bugün davası görülen kadın, fiziksel şiddetin yanı sıra zorla dilendirme, insani olmayan fiziki koşullarda yaşamaya zorlama gibi şiddet biçimlerine maruz kaldı.
"Mor Çatı'da dayanışma kurduğumuz bu kadının, maruz kaldığı şiddete ve şiddetten uzaklaşma mekanizmalarında yaşadığı kösteğe rağmen hayatını yeniden kurma iradesine tanıklık ediyoruz.
"Bu süreçte kendisi ve çocukları için sosyal, ekonomik ve ruhsal zorlukları aşmak adına mücadele ediyor. Çocukları ise şiddetin tanığı olarak ihtiyaçları olan güvenli ortamdan uzak bırakılıp psikolojik olarak istismar edildiler. Bunun yanı sıra çocuklar temel ihtiyaçlarından yoksun bırakılarak ciddi bir şekilde ihmal edildiler.
“Farklı konularda devam eden yargı sürecinde, kadının gizlilik ve güvenlik hakları ihlal edildi. Kadın ve çocukların fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından ağır tehdit oluşturmasına rağmen, cezaevinde bulunan koca ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulup kurulmayacağı konusu ise belirsiz. Bizler bugün kadın ve beraberindeki çocukları için adil ve etkili bir yargılama süreci işletilmesi talebimizle bir araya geldik.
“Bu dava Aile Mahkemeleri tarafından kadınların ve beraberlerindeki çocukların maruz kaldığı şiddeti dinleyerek, kadınların maruz kaldığı ayrımcılığı görerek ve çocukların üstün yararını gözeterek karar verilmesi yerine, ailenin korunmasına odaklanıldığı için şiddetten uzaklaşamayan sayısız kadın ve beraberindeki çocuğun davalarından sadece biri.
"Buradan çıkacak adil bir kararın emsal oluşturarak tüm Aile Mahkemelerince uygulanır hale gelmesini talep ediyoruz."
Mor Çatı Hakkında
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı 1990 yılında kadına yönelik şiddetle mücadele etmek amacıyla feminist kadınlar tarafından kuruldu. Mor Çatı’da şiddete maruz kalan kadınlara ve varsa çocuklarına destek verilerek erkek şiddetinden uzakta bir yaşam kurabilmeleri hedeflenir.
Kadınlarla birebir dayanışma kurmanın yanı sıra şiddetle mücadele etmek ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için ulusal ve uluslararası sözleşme, kanun ve yönetmeliklerin uygulamaları izlenir, raporlanır ve karar vericilere gerekli politikalara dair öneriler sunulur. Alandaki bilgi ve deneyimi paylaşmak için şiddet alanında çalışan kadın örgütleri, sivil toplum kuruluşları, barolar ve belediyelerle atölyeler yapılır. Ulusal ve uluslararası kadın örgütleri ile dayanışma içinde kampanyalar ve eylemlilikler yoluyla patriyarkaya karşı, kadınların özgür ve bağımsız hayatlar kurabilmeleri için mücadele edilir.
Mor Çatı dayanışma merkezinden, bugüne kadar 40.000’den fazla kadın ve çocuk destek aldı. Her gün ortalama 10kadın telefon, mail ve yüz yüze görüşerek Mor Çatı’dan destek alıyor.
Merkez, çalışmalarını kadınlara yardım etmek değil, şiddete karşı kadın dayanışması oluşturmak, birlikte mücadele etmek üzere sürdürüyor. Kadınlar Mor Çatı’ya en çok yaşadıklarını paylaşmak, sosyal ve hukuki hakları konusunda bilgi edinmek için başvuruyorlar. Arayan her kadına sosyal destek verilirken ihtiyaç duymaları halinde hukuki, psikolojik destek ve sığınak desteği de alabiliyorlar. (EMK)
(EMK)
*Davanın detayları, kadın ve çocukların üstün yararı gereği paylaşılmadı.