Danimarka merkezli Solidaritet gazetesinde Morten Hammeken, Christine Vassaux Noe, Nikolaj Ferguson Nielsen ve Lise Møller Schilder Ankara merkezli operasyonda gözaltına alınan 11 Kürt gazeteciyi haber yaptı.
Gazeteciler, Türkiye yargısının ve polisin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla hareket ettiğini söyledi. Ayrıca gazetecilerle dayanışma içinde olduklarını bildirdi.
Gazeteciler haberde “Solidaritet, Türk devleti tarafından gazeteciliğin ve ifade özgürlüğünün otoriter şekilde bastırılmasını şiddetle kınıyor” dedi. Türkiye'de bu sorunun yıllardır devam ettiğini kaydetti.
Erdoğan rejimi altında gazeteciliğin acımasızca bastırıldığını belirten gazeteciler yazılarında “2016'daki başarısız darbe girişiminden bu yana gazetecilere yönelik zulmün yoğunluğu arttı” dedi.
Uluslararası Af Örgütü'nün verilerini paylaşan gazeteciler dünyada tutuklu gazetecilerin üçte birinin Türkiye’de olduğunu belirterek “Dünyanın en çok gazeteci hapseden ülkesi” ifadesini kullandı.
"Seçimler öncesinde muhalifleri boğma girişimi"
Ayrıca gazeteciler sansür yasasından bahsederek “Şimdi basının bu devlet sansürüne karşı sesini yükseltme zamanı” dedi:
"Ortada net bir kanıt olmamasına rağmen Türk hükümeti, iktidarını sağlamlaştırmak için başarısız darbe bahanesini kendi leyhine kullandı. 50 binden fazla kamu görevlisi görevden uzaklaştırıldı, çok sayıda üniversite kapatıldı, 16 TV kanalı ve en az 45 gazete kapatıldı.
“Türk halkı -bildirildiğine göre yıllık yüzde 183'e varan- ağır enflasyonun boyunduruğu altında acı çekmeye devam ederken, bu baskı hem Türk vatandaşlarının dikkatini Erdoğan'ın başarısız politikalarının yol açtığı gerçek ekonomik zorluklardan uzaklaştırmaya yönelik bir girişim, hem de Türkiye'deki 2023 genel seçimleri öncesinde muhalifleri boğma girişimidir.
“Danimarkalı politikacıları, gazetecileri ve taban hareketlerini bu haberi paylaşmaya ve konuyu daha geniş kamuoyunun dikkatine sunmaya çağırıyoruz. Kendinden önceki pek çok ‘güçlü adam’ gibi, Erdoğan'ın gücü de kamuoyunu kontrol altında tutabilmeye dayanıyor.
“Doğruyu söyleyen özgür basına saldırma ihtiyacının temelinde de bu yatıyor ve özgür basına olan saldırısı aslında kendi rejiminin baskı altında olduğunu kanıtlıyor. Küresel destek eylemlerinin Türkiye'deki bu acımasız tiranı görevden alınmasına yardımcı olabileceğine inanıyoruz. Bu nedenle, Erdoğan'ın özgür basına yönelik saldırılarını en güçlü şekilde kınadığımızı ve tutuklu gazetecilerle dayanışmamızı ifade etmek istiyoruz.”
(HA)