27 Eylül'de Tunceli'nin Hozat köyünde ormanlık alanda bal kütüğü toplamaya giden iki arıcı Bülent Karataş ve Rıza Çiçek askerlerin açtığı ateşle vuruldular. Karataş öldü; Çiçek silahlı çatışmaya girmekten yargılanıyor; Malatya E tipi Cezaevi'nde. Valilik "dur ihtarına" uymadıklarını açıkladı, Genelkurmay iki "terörist" öldürüldü diye sitesinde açıklama yaptı.
Karataş ailesinin ve Rıza Çiçek'in avukatı Hüseyin Aygün, "Çiçek'i tedavi eden doktorun 'kurşunun göğsün ön bölümünden girip, koltuk altından çıktığını' tespit ettiğini, kaçma durumu olsa kurşunun arkadan isabet etmesi gerektiğini" söyledi. Karataş'ın da göğsünden vurulduğu tespit edilmiş.
Aygün: Çatışma açıklaması inanadırıcı değil
Aygün "Olay yerinde silah, suç delili de elde edilemedi bu bakımdan çatışma açıklaması inandırıcı değil, delillerle desteklenmiyor" dedi.
"Tarafların iddialarının tartışılması açısından önemli delil niteliğindeki gömlek ve iç çamaşırları da kayıp. Gömleğin atış mesafesinin tayin edilmesi için önemli işlevi var. Giysiler kurşunun giriş ve çıkışını tespit ediyor. Dört aydır gömlek ve iç çamaşırları kayıp. Bugüne kadar Jandarma'ya, Elazığ Askeri Hastanesi'ne ilettiğimiz taleplere bir yanıt gelmedi."
Aygün "Çiçek ve Karataş'ın sıradan yurttaşlar olduğunu bütün Hozat köyünün bildiğini" söyledi ve "Failler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ancak ifadelerinin alınmadığını" bildirdi. (NZ/TK)