* Fotoğraflar: Anadolu Ajansı.
Birleşmiş Milletler (BM) Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) uzmanlarının 21 Mart'ta yayımladığı son rapora göre küresel sıcaklık artışı 1850-1900 dönemine göre 1,1° C'ye ulaştı.
Bilim insanları ayrıca nüfusu 8 milyarı aşan dünyada yaklaşık 3,6 milyar insanın iklim krizi karşısında aşırı kırılgan bölgelerde yaşadığını söyledi.
İklim krizinin etkileri Türkiye'de de açık bir şekilde hissediliyor ve son birkaç yılda yaşanan kuraklık, bunun en belirgin örneği.
Yaz aylarıyla benzer
Anadolu Ajansı muhabirine konuşan Trakya Üniversitesi Doğal Afet Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Musa Uludağ, küresel iklim krizinin ve son dönemdeki kuraklığın Türkiye için "hidrolojik kuraklık" riskini artırdığını söyledi.
Türkiye'de artık kış aylarında dahi yağışların yetersiz kaldığına dikkat çeken Uludağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yağışların az olmasını meteorolojik kuraklık olarak değerlendirirken, yağışların fazla olduğu ancak toprak için uygun olmayan dönemlerde düşmesini tarımsal kuraklık olarak değerlendiriyoruz ama en önemlisi hidrolojik kuraklık. Yani barajlarda, nehirlerde ve yer altı su seviyesinde düşüşlerin meydana gelmesi.
Multidisipliner su yönetimi
"Türkiye'de yaz aylarında karşılaşacağımız düşük su miktarlarını artık kış aylarında en yağışlı dönemde görüyoruz. Bu durum artık Türkiye'nin ciddi bir hidrolojik kuraklığa girdiğini ve su yönetiminin multidisipliner olarak planlanması gerektiğini gelecek 10 yılların hesap edilerek önlem alınması gerektiğini gösteriyor."
Uludağ, Türkiye'de kişi başına düşen su kullanımının ortalama bin 300 metreküp civarında olduğunu ve su sıkıntısı yaşayan ülkeler kategorisinde yer aldığını da açıklamasına ekledi.
Hidrolojik kuraklık nedir?
Uzun süre devam eden yağış eksikliği neticesinde ortaya çıkan yeryüzü ve yer altı sularındaki azalma ve eksiklik.
Nehir akım ölçümleri ve göl, rezervuar, yer altı su seviyesi ölçümleri ile takip edilebilir.
Yağmur eksikliği ile akarsu, dere ve rezervuarlardaki su eksikliği arasında bir zaman aralığı olduğundan dolayı hidrolojik ölçümler kuraklığın ilk göstergelerinden değildir. Meteorolojik kuraklık sona erdikten uzun süre sonra dahi hidrolojik kuraklık varlığını sürdürebilir.
(TY)