Tedavi gördüğü İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde hayatını kaybeden yönetmen Ahmet Uluçay (55) için arkadaşları ve yakınları Beyoğlu Sineması'nda bir araya geldi.
"Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak" isimli uzun metrajlı filmiyle pek çok uluslararası festivalden ödül kazanan ve beğeni toplayan yönetmen için düzenlenen törende konuşan herkes aynı şeyi söyledi: "Uluçay gerçek bir dahiydi ve yeri asla doldurulamayacak."
* Törenden görüntüler için tıklayınız.
Uluçay'ın cenazesi, yarın (2 Aralık) Kütahya'nın Tavşanlı ilçesi Tepecik köyünde kılınacak ikindi namazının ardından toprağa verilecek.
"Sinema var oldukça o da başımızın tacı olacak"
Beynindeki tümör nedeniyle bir süredir hastanede tedavisi gören, ancak dün (30 Kasım) hayatını kaybeden Uluçay için bugün saat 11.00'deki tören sinema eleştirmeni Alin Taşçıyan'ın şu sözleriyle başladı:
"Onunla bir kez konuşan insanlar ne kadar büyük bir sinema tutkusu olduğunu anlarlardı. Nasıl özveriyle çalıştığını, sinema yapmak için ne büyük engelleri aştığını hepimizi biliyoruz.
Daha sonra Hilmi Etikan'ın "Türkiye'nin Kısa Film Tarihi" isimli belgeseli için Uluçay'la yaptığı söyleşi gösterildi. Filmin ardından söz alan Etikan Uluçay'ın arkasından gelen genç sinemacılara önemli olanın tekniğin değil teknik ve ruhun olduğunu gösterdi dedi.
"Uluçay'ın köy olanaklarında yaptığı filmlerle herkese hikayelerini anlatmak istiyordu" diye ekledi.
Yönetmen Reis Çelik "Çizdiği tek çizgiyle dünyanın sonuna kadar yaşayacak biriydi" diye anlattığı Uluçay'ın "Ülke sinemasında sonsuza kadar yanacak bir ışık yaktığını" belirtti. Kütahya'nın bir köyünden çıkıp evrensel hikayeler anlattığını söylediği yönetmeni Nasrettin Hoca, Aşık Veysel ve Yunus Emre'ye benzetti.
Yönetmen Ezel Akay Uluçay'ın yarın kalan filmi "Bozkırda Deniz Kabuğu"nun bitirilmesi için onur üyesi olduğu Film Yönetmenleri Derneği'nin harekete geçmesini istedi. Dernek üzeri Mustafa Altıoklar da bunun için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalışacakları sözünü verdi.
Yönetmen Yüksel Aksu yeteneklerinin kendisinde kompleks yaptığını, entelektüel zenginliğine hayran olduğunu söylediği Uluçay'la ilgili anılarını anlattı. Şişli Kaymakamı Mehmet Oklu da Uluçay'ın "Sinemasal yeteneklerinin temelinde şair yanının yattığını" söyledi.
Ali Sever, Mustafa Preşeva ve Hüseyin Kuzu'nun ardından Uluçay'ın oğlu İdris Uluçay ve yakın arkadaşı yönetmen Yeşim Ustaoğlu sahneye çıktı.
Ustaoğlu, "Dahi ve yetenekli bir yönetmen olmanın yanı sıra çok iyi bir baba ve eş olarak" anlattığı Uluçay'ın ölümünden dolayı çok üzgün olduğunu ifade etti.
Oğlu İdris Uluçay ameliyat olduğu bir gün babasının kendisi sakinleştirmek için "Yüzlerce hikayem var. Onları anlatmadan hiçbir yere gitmem" dediğini, "ama sözünü tutmadığını" söyledi.
Tören açılış konuşmasını da yapan Taşçıyan'ın "Bu ülkede sinema yapıldıkça Uluçay başımızın tacı olacak" sözleriyle sona erdi.
Oyuncu Sumru Yavrucuk da bianet'e "Uluçay yeri dolacak biri değildi. Bir daha benzer bir ismin Türkiye'ye geleceğini düşünmüyorum" dedi.
Uluçay'ın Kütahya Tepecik köyünde yarın yapılacak cenaze töreni için bugün saat 14.00'de Taksim Atatürk Kültür Merkezi'nden otobüs kaldırıldı.(BÇ)