bianet, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve cinayet konusunda sürdürülen mücadeledeki gelişmeler, saldırganlara verilen cezalar ve "olumlu" ve "olumsuz" yargı kararların çetelesini tutuyor.
* Gelişmeler
5 yılda 1 milyon kadın çocuk bakımı için işten ayrıldı
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) hazırladığı İş Dünyasında Kadın Raporu yayınlandı. Rapora göre, 2010’dan 2015’e kadar yaklaşık 1 milyon kadın çocuk bakımı, yaklaşık 112 bin kadın ise yaşlı bakımı nedeniyle iş hayatını bıraktı.
Gazete Sûjin KHK ile kapatıldı
693 nolu KHK ile kadın gazetesi Gazete Sûjin kapatıldı.
Yasemin Adar güreşte ilk kadın dünya şampiyonu oldu
Dünya Güreş Şampiyonası'nda kadınlar 75 kiloda mücadele eden milli sporcu Yasemin Adar altın madalya kazanarak Türkiye'nin kadınlardaki ilk dünya şampiyonluğunu elde etti.
Nüfus hizmetleri kanunu tartışması devam etti
“Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Tasarı” konusunda tartışmalar, tepkiler sürdü.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, müftülere resmi nikah kıyma yetkisi verilmesinin erken yaşta evliliklerin önüne geçeceğini ve kadın haklarını güvence altına alacağını savundu.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ ise müftülere nikah kıyma yetkisinin laikliğe aykırı olmadığı görüşünü tekrarladı, “Yasalarımız zaten buna engeldir” dedi.
Boğaziçi Rektörlüğü “Hande Kader Bursu” bağışlarını iade etti
Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü’nün (BÜLGBTİ+), bağış toplayarak Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi bir trans öğrenci 12 ay boyunca 500 TL miktarında “Hande Kader Bursu” vereceğini açıkladı. Ancak haberin yayınlanmasının ardından üniversite rektörlüğü bağış kampanyasını yalanlayarak toplanan bağışları iade etti.
BÜLGBTİ+, rektörlüğün bağışları iade etmesinin ardından açıklama yaparak, rektörlüğün iddiasının aksine Hande Kader Bursu duyurusunun BÜVAK’la yapılan resmi yazışmaların ardından kamuoyuyla paylaşıldığını belirtti.
Rektörlükten temsilciler ise haberleri kaldırtmak için ulaştıkları basın mensuplarına, seçilmiş rektörün yerine atanan Prof. Dr. Mehmed Özkan’ın aynı zamanda BÜVAK Başkanı da olduğunu hatırlattı.
İstanbul Kadın Meclisi kuruldu
Kıyafetime Karışma sloganıyla bir araya gelen kadınlar İstanbul Kadın Meclisi'nin kurulduğunu duyurdu, “Hiçbir kadının kıyafetine karışılmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
Karaman: Sigara içmek Müslüman hanımlara yakışmıyor
Yeni Şafak yazarı Hayrettin Karaman, 3 Ağustos tarihli yazısında sigara içmeyi kimseye özellikle de “Müslüman hanımlara yakıştıramadığını” söyledi; ““Ben başını örten ama göstere göstere sigara içen bir bayan gördüğümde şöyle bir intibaa kapılıyorum: Sanki farklı olanlara şunu diyor: ‘Siz benim başımı örttüğüme bakmayın, benden ümidinizi kesmeyin, sizinle paylaşacağım daha çok şeyim var” dedi.
Hak ve Adalet Platformu, kadınların yaşam tarzlarına yönelik saldırıların kabul edilemez olduğu ve kadını “potansiyel suçlu” olarak gören bakışın derhal terk edilmesi gerektiğini söyleyerek Karaman hakkında suç duyurusunda bulundu.
* Yargı
Cinayet
* İzmir’de eski karısı Filiz Aktaş'ı (25) tabancayla öldürüp, kaçarken bir polis memurunu yaralayan H.Ö.’ye (54) tahrik indirimiyle verilen 20 yıl hapis cezası Yargıtay tarafından ikinci kez bozuldu. İlk bozma kararında Yerel mahkemenin Filiz Aktaş’ın çocuklarına kötü muamele yaptığı iddiasıyla verdiği indirim kararı 1,5 yıl önce meydana gelen olayın haksız tahrik indirimi sayılmayacağı gerekçe gösterilmişti. Yerel Mahkemenin kararında direnmesi üzerine Yargıtay cinayetin kadın cinayeti olması gerekçesiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın da davaya müdahil olup görüşünün alınması gerektiğini belirterek kararı bozdu.
* Muğla'da sekiz ay önce sevgilisi Hafize Müjde Özer’i öldüren ve cesedini ormana atan B.K.’nin kasten öldürme suçundan yargılanmasına Bodrum Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Sanık savunmasını yazılı olarak mahkemeye sundu. Bir sonraki duruşma 21 Eylül’de.
*Muğla’da eski karısı Gizem Olgun’u defalarca bıçaklayarak öldüren M.T.’nin canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme, kasten öldürme suçlarından yargılanmasına Bodrum Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Sanık duruşmada susma hakkını kullandı. Sanık avukatı savunmaları için süre istedi.
* Antalya’da 2009 yılında Sezgi Kırıt’ın (16) götürüldüğü evde uyuşturucu verilip tecavüz edildikten sonra ölümü ile ilgili Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesince üç sanıktan O.K. ve M.M.K.’ye verilen ağırlaştırılmış ömür boyu ve 21’er yıl, kadın sanık E.K.’ye verilen 28 yıl hapis cezasında duruşma savcısı itiraz etti. Savcı, delil yetersizliğinden sanıkların ayrı ayrı beraatını talep etti. Savcı mahkemeye verdiği itiraz dilekçesinde, sanıkların üzerlerine atılı ’ölümüne neden olacak şekilde çocuğun cinsel istismarı’ suçundan cezalandırılmalarına ilişkin yeterli delil elde edilmediğinden, bu suçtan açılan kamu davasından CMK’nun 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesi gerektiğini kaydetti.
* İzmir'de 5 Haziran 2016'da eski sevgilisi Zeliha Köse'yi öldüren emekli subay S.G.'nin ve azmettirici olduğu öne sürülen N.A.'nın yargılanmasına Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. 9. celsesi görülen karar duruşmasında yeni savcı bir önceki mütalaayı kabul etmediğini söyledi. Savcı sanık ile oğlunun telefon kayıtları ile sanık N.A.'ın telefon kayıtlarının yeniden incelenip rapor alınmasını, tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesi yönünde mütalaa verdi. Bir önceki duruşmada savcı S.G.'nin müebbet hapis ile cezalandırılmasını ve haksız tahrik indiriminin uygulanmasını, azmettirici olduğu iddia edilen N.A.'nın ise üzerine atılı suçu işlediğine dair delil bulunmadığından beratına karar verilmesini talep etmişti.
* Antalya'da karısı Aynur Özallı'ya (42) pompalı tüfekle sekiz el ateş ederek öldüren C.A.'nın ömür boyu hapis istemiyle yargılanmasına Manavgat 5. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Sanık duruşmada "Pişmanım. Bir anlık öfkeyle oldu" dedi. Sanığın tahliye talebi reddedildi.
Tecavüz
* Diyarbakır'da 2012 yılında bedensel engelli D.Y.'ye (37) cinsel saldırıda bulunan B.E. (19) yargılandığı Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesinde gece konut dokunulmazlığını ihlal, cinsel saldırı ve bedenen kendini savunamayacak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezada indirim yapılmadı. Gerekçeli kararda, saldırıya uğrayan kadının bedensel engelli olmasına rağmen elinde bıçakla direncini kırmaya çalışan sanıkla boğuşmaya çalıştığını belirten mahkeme, iz bırakmak istemeyen sanığın eline kalın eldiven taktığını kaydetti.
* Diyarbakır'da 2014 yılında sosyal medyadan tanıştıkları K.C.'ye (18) tehdit, şantaj ve zor kullanarak tecavüz ettikleri iddiasıyla Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinde 36'şar yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılanan sanıklar V.B. ile M.N.E. hakkında delil yetersizliğinden beraat kararı verilmesine, davanın kadın hakim muhalefet şerhi koydu. Hakim muhalefet şerhinde, mağdurun sanıklardan V.B. ile resmi nikah olmadan evlendiğini belirterek, "Mağdurun mahalle baskısından ve ailesini daha fazla mağdur etmek istemediğinden evlenmeyi kabul ettiği ve bu nedenle sanıklar hakkında şikayetten vazgeçtiği anlaşılmıştır" dedi. Mahkeme kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanıkların cinsel istismar ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından beraatlerine hükmetti. Sanık V.B. hakkında cinsel istismar iddiasıyla açılan davanın reşit olanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğunu belirten mahkeme, bu suçun şikayete bağlı olduğunu ve mağdurun soruşturma aşamasında şikayetten vazgeçtiğini belirterek, düşme kararı verdi.
* İstanbul'da 19 Mayıs 2017'de bir kafede müşteri P.K.'ye (20) götürdüğü tuvalette tecavüz eden garson H.A. (17) hakkında Anadolu Cumhuriyet Savcılığı, cinsel saldırıdan 8 yıldan 17 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
* Diyarbakır'da 2016 yılında cezaevinden arkadaşının sevgilisi S.Ö.'ye (31) tecavüz ettiği ve eşyalarını gasp ettiği gerekçesiyle tutuklanan Ş.D. (23) Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesinde nitelikli cinsel saldırı, nitelikli yağma ve cinsel amaçlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 32 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada suçları işlediğinin sabit olmaması nedeniyle beraat etti. Gerekçeli kararda "Mağdurun altın kolye ve telefonunu alarak sattığı, mağdur adına tablet ve cep telefonu alarak kendisini borçlandırdığı anlaşılmakta ise de; sanığın inkara yönelik savunmasının aksini ispatlayacak yeterlilikte somut ve inandırıcı delil elde edilememiştir. Mevcut şüphe sanık lehine değerlendirilerek beraat kararı vermek gerekmiştir. Sanık ile sevgili olan mağdurun birlikte İzmir'e gitme planı çerçevesinde paraya ihtiyaçları olduğu için rızası kapsamında söz konusu malzemeleri sattığı kanaatine varılmıştır. Alınan raporda sanık ve mağdur arasında çok sayıda telefon görüşmesi tespit edilmiştir. Mağdurun, sanıktan kaçıp kurtulma, adli birimlere başvurup, yardım isteme olanağı varken sanık ile görüşmeye devam etmesi karşısında, mevcut şüphe sanık lehine değerlendirilmiştir. Mağdurun polise müracaatı sırasında vücudunda darp, cebir izleri mevcut olup, sanık da mağduru darp ettiğini beyan etmiş ise de, sanığın dengesiz bir kişilikte olduğu, yaşadıkları tartışmalardan dolayı mağduru darp ettiği, darp eyleminin diğer suçları işlemek amacıyla gerçekleştirilmediği sonucuna varılmıştır" denildi.
* İstanbul'da bir kafede karşılaştığı H.B.G.'ye (26) tecavüz eden yönetmen H.S. (39) hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede sanık hakkında nitelikli cinsel saldırıdan 12 yıla kadar hapis cezası istendi.
* Diyarbakır'da 2012 yılında zihinsel engelli S.B.'ye (21) kaçırdıkları yerde tecavüz eden İ.K. ve M.A.'ya 2015 yılında beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak kişiye yönelik cinsel saldırı suçundan verilen 15'er yıl hapis cezası kararı Yargıtay tarafından bozuldu. Sanıklar Diyarbakır 3. Ağır Ceza yeniden yapılan yargılama sonrasında nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 11’er yıl 8’er ay hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay bozma kararına gerekçe olarak S.B.'nin akıl hastalığının hakkında rapor alınmamasını gösterdi.
* İstanbul ve Trabzon'da Temmuz 2002'den Eylül 2016'ya kadar arkadaşının kızları S.D. (32) ve kardeşi E.D.'ye (29) sistematik olarak cinsel istismarda bulunan, tehdit eden M.T. (52) kadınların şikayeti üzerine Sulh Ceza Hâkimliği tarafında tutuklandı.
Şiddet/Yaralama
* İstanbul'da Haziran ayında otobüste kıyafeti yüzünden M.S.'ye saldıran tutuklu E.K.'nin yargılanmasına Anadolu 27. Asliye Ceza Mahkemesinde başlandı. Duruşmada sanık, M.S.'nin kıyafetinden tahrik olduğunu söyledi. M.S. duruşmada olay gününü ''Bana bakma' dediğimde 'böyle giyinirsen nasıl bakmam. Sen üstünü başını açarsan tahrik olurum' diye yanıt verdi' diyerek anlattı. Şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini belirten M.S. şöyle dedi: "Olaydan sonra tek başıma dışarı çıkamıyorum, otobüse binemiyorum. Karşı cinse karşı güven hissimi yitirdim. Sosyal medyada yapılan paylaşımlar sanığın düşünceleri gibidir. Kendimi güvende hissetmiyorum. Ayrıca sanığın özrünü kabul etmiyorum." Müşteki avukatları, karakoldaki ifadesinde 'Edep ve haya var' diyen sanığın 'Hakaret'ten de yargılanmasını istedi. Dosyayı sadece tokat ve hakaret davası olarak görmediklerini belirten avukatlar, 'Cinsel saldırıda bulunduğunu düşünüyoruz. Dakikalarca 'takıntı' yaptığını söyledi burada. Müvekkilimize saldırının ardından bir de kendisine doğru çekti, sarılmaya çalıştı. Bunların hepsi cinsel saldırıdır. Diğer ifadelerinin hepsinde pişman olduğunu söylemedi. Gördüğü tepkilerden dolayı pişman olduğunu düşünüyoruz' diyerek tepki gösterdi. Sanık avukatı ise, bilirkişi raporunda yer alan 'cinsel saldırı' suçlamasını kabul etmediklerini ifade ederek, serbest bırakılmasını talep ettiği müvekkillinin 'iyi hali'nin göz önünde bulundurulmasını istedi. Mahkeme, dosyanın yeniden uzman bilirkişiye tebliğ edilmesine, olay gününe ilişkin kamere görüntülerinin netleştirmesine karar vererek, sanığın tutukluğunun devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 12 Eylül'de.
Çocuk İstismarı
* Diyarbakır'da fotoğraf çektirmek için işyerine gelen 12 yaşındaki üç kız çocuğuna pornografik görseller gösterip, cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 30 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan fotoğrafçı M.Y.'ye (52) bir çocuğa karşı eyleminden dolayı iyi hal indirimi uygulanarak, 6 yıl 8 ay hapis cezası verildi, M.Y. diğer iki çocuğa karşı hakkındaki suçlamalardan beraat etti. Sanığına verilen beraate muhalefet şerhi koyan mahkemenin kadın hakimi gerekçeli kararda, "Kapalı bir toplum yapısına sahip küçük bir şehirde iki mağdurun ifadelerini değiştirmesi, aile, okul, toplum nezdinde gördükleri psikolojik baskı neticesinde namus, ar, haya gibi nitelendirmeler sebebiyle baskı kurulmuş olabileceğini göstermektedir" dedi. M.Y. yargılanırken tahliye edilmiş, iki çocuk şikayetlerini çekmişti. Çocuklardan biri mahkemede "Sanığın bizi dükkanına davet etmesi cinsel amaçlıydı. O olaydan sonra sanığın dükkanına gitmedim. Şikayetçi olmak istiyorum ama sanığın ailesi birkaç defa ailemin yanına geldi. Şikayetçi olmamamız konusunda aileme baskı yaptıkları ve bir miktar para ödediği için ailem şikayetçi olmamı istemiyor" demişti.
* Diyarbakır’da kuzenin kızı 13 yaşındaki kızına cinsel istismarda bulunan A.O. (32) tutuklu yargılandığı Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi de sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı ve cinsel taciz' suçlarından 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı, cezada indirim yapılmadı. Yargılama sürecinde istismara uğrayan kız çocuğu ve ailesi şikayetini geri çekmişti.
* İstanbul’da sevgilisinin kızı E.D.’ye (12) cinsel istismarda bulunan ve hamile kalmasına sebep olan G.Y. tutuklu yargılandığı davada çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan önce 18 yıl hapse çarptırdı. Sanığın yargılama aşamasındaki tutum ve davranışları, geçmiş hali ve sosyal ilişkilerini dikkate alan mahkeme, cezayı 15 yıla düşürdü. Cinsel amaçlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen 3 yıllık ceza da 2,5 yıla indirildi. E.D.’nin hamileliği 8. Ayda ortaya çıkmış, kürtaj yapılamamıştı; yargılanma sürecine bebeğin biyolojik babasının G.Y. olduğu DNA testiyle belirlenmişti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı cezaya itiraz etti.
* Manisa'da öğrencisi D.C.’ye (15) beş yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan öğretmen C.G. (43) Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan 12 yıl 6 ay, hürriyetini tahdit ve tehdit suçundan 3 yıl 1 ay olmak üzere toplam 15 yıl, 7 ay hapis cezasına çarptırdı.
* Antalya'da sosyal medyadan tanıştığı B.T.'ye (17) pansiyonda tecavüz edip, işkence eden ve görüntüleri kaydeden D.E. (20), Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesinde hakkında açılan davanın ilk duruşmasına adli kontrol şallıyla tahliye edildi. Sanık duruşmada suçlamaları reddederken B.T.'nin annesi şikayetini yineledi.
* Adana'da bir apartman görevlisinin 15 yaşındaki kızına dört yıl boyunca sistematik olarak cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan aynı apartmanın yöneticisi C.S. 1 Ağustos'ta ikinci kez ev hapsi kararıyla serbest bırakıldı. C.S. hakkında Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesinde çocuğun cinsel istismarı ve tehdit suçlamaları açılan davanın ilk duruşması 19 Ekim'de görülecek. Soruşturma sürecinde istismara uğrayan kıza ve babasına koruma kararı verilmiş, zanlının çocuğun ikametine yaklaşması, mağdura ve ailesine yönelik tehdit, şiddet, hakaret, aşağılama ve küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunması yasaklanmıştı.
* Diyarbakır'da 17 Temmuz 2016'da yolunu kestiği P.T.'ye (16) sokakta cinsel istismarda bulunan Ö.K. (26) yargılandığı Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesinde çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı, iyi hal indirimiyle ceza 11 yıl 8 aya indirildi.
* Diyarbakır'da 16 Şubat 2016'da sosyal medyadan tanıştığı İ.Y.'ye (13) uyuşturucu madde içirip cinsel istismarda bulunan A.D. ve M.S.A. tutuklu yargılandıklar Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesinde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 15'er yıl 10'ar ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme gerekçeli kararında, 'Sanıklar, 13 yaşındaki mağdur ile para karşılığında mağdurun isteği ile cinsel ilişki yaşadıklarını belirtmişler ise de; Türk hukuk sisteminde 15 yaşından küçüklerin rızalarına mutlak olarak hukuksal geçerlilik tanınmaz. Mağdurun rıza ile ilişkiye girmediği anlatımları dikkate alındığında sanıkların savunmasına itibar edilemeyeceği kanaatine varılmıştır' denildi.
* Antalya'da sosyal medyada tanıştıkları B.T.'ye (17) gittikleri pansiyonda tecavüz ettikten sonra işkence eden D.A. (20) tutuklu yargılandığı Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesinde adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
* İstanbul'da O.T. arkadaşı H.A. ile birlikte sosyal medyadan tanıştığı T.M..'ye (16) tecavüz etti, görüntülerini kaydetti. Olaydan sonra M.A. (17),M.T. (17), İ.Y. (16), H.A. ve S.G. tehditle O.T.'ye tecavüz etti. T.M. olaydan sonra annesi ile birlikte erkeklerden şikayetçi oldu. Erkekler hakkında yapılan yargılama sonucunda S.G., nitelikli cinsel istismar suçundan 10 yıl hapis cezasına, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan ise 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklar da 7 ile 12 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasına mahkûm edildi. Zanlılar tutuklandı.
* Adana'da kız öğrencilerin eğitim gördüğü lisede yedi öğrenci kıza cinsel istismarda bulunan öğretmen G.G. (42) 182 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuklu yargılandığı davada şikayetin geri çekilmesi üzerine adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
* Edirne'de 7, 11 ve 14 yaşlarındaki kızlarına cinsel istismarda bulunan T.G. ve arkadaşı B.K.'nin çocuğun nitelikli cinsel istismarı, çocukları fuhuşa teşvik etmek veya yaptırmakk veya aracılık etmek, bir kimseyi fuhuşa teşvik etmek veya yaptırmak için aracılık etme yer temin etmek, şantaj suçlarından tutuklu yargılanmasına Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Görülen üçüncü duruşmada sanıklar suçlamaları kabul etmediğini söyledi, T.G. mahkemeye yazılı savunma verdi, B.K. bir sonraki duruşma sözlü savunma yapacağını söyledi. (BB/ÇT)