*Fotoğraflar: Evrim Kepenek
Haberin İngilizcesi için tıklayın
İstanbul 8 Mart Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Kadıköy’de miting düzenliyor.
“Yoksulluğa, şiddete, sömürüye karşı mücadelemizi büyütüyoruz, değiştirmeye gücümüz var” pankartlarının açıldığı mitingde, kadınlar, ıslıklar, alkışlar, şarkılar ve sloganlarla alan giriş yaptı.
Kadınlar, Adli Tıp Kurumu'nun (ATK) "cezaevinde kalabilir" raporu nedeniyle tahliye edilmeyen Aysel Tuğluk ve hasta kadın mahpuslara ellerinde beyaz mendilleriyle selam gönderdi.
Erkek şiddeti sonucu yaşamını yitiren kadınların isimlerinin okunduğu mitingde kadınlar, "Erkek adalet değil, gerçek adalet istiyoruz" diye haykırdı.
Halayların, zılgıtların yükseldiği mitingde basın açıklaması ise üç dilde okundu.
"Mücadelemizi yükseltiyoruz"
Türkçe, Kürtçe ve Arapça yapılan açıklamayı Şenay Kumuz, Gamze Abay, Mercan Gül, İrem Kayıkçı okudu.
“Erkek egemenliğine, emek sömürüsüne, işsizliğe, yoksulluğa, esnek ve güvencesiz çalışmaya, artan erkek devlet şiddetine ve cezasızlık politikalarına, savaşa, cezaevlerinde ve sokakta mücadelemize dönük artan şiddet ve hak ihlallerine, ayrımcı ve nefret dili ile LGBTİ+ları, göçmen ve mültecileri hedef haline getirenlere, faşizme, iktidarında ana akım muhalefetinde vaatlerine karşı ortak mücadelemizi yükseltiyoruz.
"Ekonomik krizle beraber enflasyon oranları artmış; temel ihtiyaçlarımız başta olmak üzere her ürüne zam gelirken, barınma, ısınma, beslenme gibi en temel haklar dahi kısıtlanmıştır. Kadınlar elektrik ve doğal gaza gelen zamlarla karanlık ve soğuk evlere, aileye ve şiddet döngüsüne mahkûm edilmek isteniyor. Krizin faturasını biz ödemeyeceğiz, devlet babanız ödesin diyoruz.
"Savaş çığırtkanlığına karşıyız"
“Rus emperyalizminin ve NATO’nun Ukrayna, Donetsk ve Lugansk üzerinde kurduğu haksız savaş politikalarını ve işgali kabul etmiyoruz. Zorunlu göçe maruz kalan kadınların, çocukların, yoksul halkın mülteci statüsünde nelere maruz kaldığının en yakından tanıkları olarak bu savaş çığırtkanlığına karşıyız. Mültecilerin Ege Denizi’nde, Yunanistan ve Türkiye sınırlarında, yaşam alanlarında uğradığı katliamların tanıklarıyız. Mülteci kadınlara yönelik cinsel, fiziksel, psikolojik saldırılara geçit vermeyeceğiz.
“2022 yılına girdiğimizden beri erkekler en az 64 kadını katletti. LGBTİ+’lara yönelik saldırılarda giderek artmakta, nefret söylemleri normalleştirilmeye çalışılmaktadır. Homofobiye, transfobiye, ekonomik şiddete maruz bırakılan LGBTİ+’lar yoksullukla sınanıyor ve Zirve Soylu gibi intihara sürükleniyor.
"Değiştirecek gücümüz var"
"Bunların intihar değil heteropatriyarkal kapitalist düzenin cinayeti olduğunu biliyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek, 6284’e saldırarak, nafaka yasasını düzenlemeye giderek, tutuklayarak, televizyon programların da hedef göstererek saldırıyorlar.
"Ev emekçisi kadınlar olarak buradayız, işsiz ve yoksul kadınlar olarak buradayız, Ukrayna ve Suriye’de savaş ganimeti olarak görülen, mülteci kadınlar olarak buradayız. Buradayız; çünkü kazanacağımız özgür ve eşit bir gelecek var! Değiştirecek gücümüz var.”
Miting açıklamanın ardından hep bir ağızdan söylenen şarkılar ve halaylar eşliğinde son buldu.
(EMK/RT)