Turunculular kendilerini göstermekten, şiddetten, çekilmeyi baltalamaktan geri durmazken, mavililer olanlara seyirci mi kalıyor?
Turunculuların körüklediği şiddete Gazze'den bir karşılık gelirse, mavililer kendi pasifliklerini meşrulaştırmış mı olacaklar?
Turuncu-Mavi Futbol karşılaşması !
İsrail'in en muhalif entelektüellerinden Uri Avnery'nin 9 Temmuz'daki yazısı İsrail'de hissettiklerimi kelimelerle ancak bu kadar iyi ifade edebilirdi.
Avnery, şu günlerde İsrail'e gelen bir ziyaretçinin ülkenin, turuncu ile mavililer arasında bir futbol karşılaşması finaline sahne olduğunu sanacağını yazmıştı.
Gerçi futbolun da milliyetçiliği nasıl körüklediğine dair tezleri de yıllardır okuyoruz. Ama bu günlerde
İsrail'de yaşanan bir futbol karşılaşması finalinden ya da milliyetçiliğin futbol üzerinden kullanımından çok daha derin, çok daha ciddi bir boyutta.
Turuncu araba antenlerinde
Tel Aviv havaalanından çıkar çıkmaz çarpmıştı gözüme arabaların antenlerine asılı turuncu kurdeleler. Bir an, bizim Türkiye'de özel radyoların kapatılmaması için yaptığımız siyah kurdele eylemi gelmişti aklıma.
Ama hemen sonra Gazze'de işgalin sona erdirilmesini istemeyen İsraillilerin kullandığı renk olan turuncunun araba antenlerinde kendilerine yer bulduğunu anlayıp tüylerim diken diken olmuştu.
Çünkü, bir - iki, değillerdi, her yerdeydiler. İlk bir hafta boyunca ya hiç kurdelesiz ya da turuncu kurdeleli arabalar görmüştüm sadece. Bunun ne demek olduğunu pek anlayamamıştım. Üstelik bizim de arabamızda kurdele yoktu.
Turuncunun üstünlüğü
Nedense bu defa sormamaya kararlıydım. Niye bizim kurdelemiz yoktu? Hayfa yolunda bir hafta sonra ilk defa bir mavi kurdeleli araba gördük.
Bu defa sordum ve Gazze'den çekilmeyi destekleyenlerin bu kurdeleyi taktığı cevabını aldım. Bu arada ülkenin yarısını gezmeye karar vermiş ve yola koyulmuştuk.
Hayfa civarında mavi kurdeleler çoğalmıştı. Kudüs'e giden yollarda ise kimi zaman aşırı dindar gruba mensup, siyah-beyaz kıyafetleriyle, turuncu kurdeleleri arabanın dört bir tarafına bağlamış hasidileri görmüştük kimi zamansa sadece turuncu kurdeleyle hırslı şoförleri...
Genel bir üstünlük tavrı sanki turunculularda. "Binbir zorlukla işgal edip yerleştiğimiz toprakları şimdi nasıl Filistin'e bırakırız" öfkesi, araba kullanmalarına da yansıyordu sanki...
Maviler sessiz çoğunluk
Trafik ışıklarında çoğunlukla gençler ellerindeki turuncu kurdeleleri arabalara dağıtmak için bekliyorlardı. Ve biz ikinci haftanın sonuna kadar mavi kurdele dağıtan kimseye rastlamamıştık.
Bu arada da kurdelesiz arabaların çokluğu da dikkat çekiciydi. Nitekim Avnery'nin aynı tarihli yazısında belirttiği ilginç karşıtlık ortaya çıkıyordu.
Turunculular çoğunlukta gözüküyordu ama kamuoyu yoklamaları Gazze'den çıkmak isteyenlerin asıl çoğunluk olduğunu gösteriyordu. Fakat bu çoğunluk sessiz bir çoğunluktu.
Ve ikinci haftanın sonunda bir trafik ışığında yolun ortasında mavi kurdele dağıtan oldukça yaşlı, saçı sakalı beyaz bir adam ve yaşlı bir kadın ellerindeki mavi kurdeleleri arabalara dağıtırlarken, arkadaşım çok sevinip hemen beş altı tane aldı.
Ben de o dakikaya kadar meraktan çatlarken sonunda içime su serpilip rahatladım. Hemen astık mavi kurdelemizi arabaya.
Maviye saldırı
Fakat arabaya taktığımız mavi kurdelenin tepki çekip çekmeyeceği sorusu takılıyordu aklıma bu defa. Turunculuların şiddete varan tavrı yüzlerinden okunurken acaba bir şey olur muydu? Her nedense bu soruyu da kendime sakladım.
Nihayetinde bir şey olmadı ama ülkenin çeşitli yerlerinde mavi kurdeleli arabalara saldırılar düzenlendiğini sonradan okudum.
Ayrıca, turunculular, Hayfa ve Tel-Aviv gibi son derece işlek yolları belli sürelerle kapatıp tüm halkı bu işgalciliğin parçası yapmaya çalışıyorlardı.
Tekrar başta sorduğumuz sorulara dönersek, son günlerdeki gelişmeler turuncu - mavi karşıtlığının, yerini turuncu şiddetinin baskınlığına bıraktığını gösteriyor.
Şaron'a mutluluk senaryosu
Halen Gazze'de 9 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor ve Avnery'e göre onların da tek istediği bir Yahudi anaokuluna havan topunun düşmesi ve çekilmenin yarıda bırakılması.
Hızla böylesi bir havaya doğru ilerleyen ortamda, turunculuların işgale susamış hallerine, tüm dengeleri alt üst edecek böyle bir karşılık gelirse, İsrail'de uzun bir süre mavi 'm'sinden bile bahsedilemez.
İşgal meşrulaşır, şiddet tüm hızıyla bütün çekilme planının yerine oturur, Mahmut Abbas yönetimiyle Hamas ve İslami Cihad arasında kurulamayan dengeler uzun bir süre daha askıya alınır.
Bu senaryodan da en çok Ariel Sharon mutlu olur. (TS/BA)