Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 10 Ekim 2015'te Ankara Gar Meydanı'nda meydana gelen 103 kişinin hayatını kaybettiği IŞİD saldırısıyla ilgili verdiği kararın gerekçesini açıkladı.
Mahkeme, 1 Temmuz’da görülen karar duruşmasında tutuklu sanıklar Yakup Şahin, Hakan Şahin, Resul Demir, İbrahim Halil Alçay, Hacı Ali Durmaz, Erman Ekici, Talha Güneş, Hüseyin Tunç, Metin Akaltın ve Erman Ekici'ye "insan öldürmekten" 101'er ker ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.
Ayrıca "insan öldürmeye teşebbüs" suçundan da 379'ar kere 18 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, Erman Ekici hakkında "insanlığa karşı suçtan" beraat verilmesine karar verdi. Mahkeme, dosyanın firari sanıklar yönünden ayrılmasına hükmetti.
Mahkeme kararında, “IŞİD'in silahlı terör örgütü adına eylemde bulunan sanıkların, mevcut anayasal düzeni yıkıp yerine radikal selefi görüşler doğrultusunda bir devlet kurma amacı güttüğü” belirtildi.
10 Ekim davasında, "insanlığa karşı suçtan" ceza yok
"Ekici, Türkiye örgütlenmesinde rol oynadı"
Sanıkların tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurduğu ve bazı suçları işlediği ifade edildi. Erman Ekici'nin, IŞİD'in Türkiye'deki örgütlenmesinde önemli bir rol oynadığı, askeri eğitim verdiği ve örgütün finansmanına katkı sağladığı vurgulandı.
Ancak mahkeme, Ekici'nin "insanlığa karşı suç"tan beraat etmesine gerekçe olarak, "insanlığa karşı suçun yasal unsurlarının gerçekleşmediği"ni öne sürdü.
Gerekçeli kararda, sanıklardan Yakub Şahin, Hakan Şahin, Hüseyin Tunç ve 2016'da Antep'te öldürülen Mehmet Kadir Cebael ile Metin Akaltın’ın "Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak" ve "6136 Sayılı Yasaya muhalefet etmek" suçlarını işlediği, sanık Savaş Yıldız'ın da "Resmi belgede sahtecilik" yaptığı ifade edildi.
10 EKİM DAVASI KARARI
“IŞİD’i aklayanlar, suç ortaklığına devam ediyor”
"Ekici, önce El-Kaide sonra IŞİD'e katıldı"
Kararda sanık Hasan Hüseyin Uğur'un, IŞİD adına silahlı faaliyetlerde bulun Mustafa Uğur ve Musa Uğur ile irtibatlı olarak faaliyette bulunduğu belirtildi.
Kararda, Hasan Hüseyin Uğur’un Türkiye sınırları içerisinde canlı bomba veya bomba yüklü araç ile eylem yapma planı kapsamında Musa Uğur’un kullandığı telefon hattına "şehitlik sırası bizde" şeklinde mesaj gönderildiği bilgisi paylaşıldı.
Sanık Erman Ekici’nin, Antep'te kendisini patlatan Yunus Durmaz ile birlikte El-Kaide örgütünde yer aldığı ve daha sonra IŞİD'e katıldığı, Ebu Talha kod adını kullandığı, örgütün Antep, Urfa, Elazığ ve Malatya illerindeki örgütlenmesinde görev aldığı belirtildi.
YARGITAY KARARI ONADI
“10 Ekim’de aslında ne oldu?” sorusu yanıtsız kaldı
"Durmaz'a mitinge eylem onayı getirdi"
Ekici’nin, bu illerde bir çok toplantıya katıldığı, örgütün askeri ve siyasi ders gruplarına dahil edilen örgüt mensuplarına örgüt kamplarında askeri eğitim verdiği, örgütün finansmanı için para topladığı, örgüt üyelerinin ailelerinin iaşesinin sağlanması ve organizesinde yer aldığı, örgüt üyelerinin ailelerine para dağıttığı, 9 Ekim 2015 tarihinde Yunus Durmaz'a örgüt yönetiminden mitinge eylem onayını getirdiği ve örgüt yöneticileri İlhami Balı ve Yunus Durmaz'la irtibatlı olarak faaliyetler yürüttüğü ifade edildi.
Kararda, sanık Ekici'nin Suriye'ye gittiği, örgüt talimatları doğrultusunda faaliyetlerine devam ettiği, İlhami Balı'nın yakınında ve emrinde görev aldığı, İlhami Balı'ya ulaştırılacak haberlerde zaman zaman irtibatı sağladığı, askeri eğitim kampında "İslam tarihi" dersini anlattığı, 10 Ekim 2015’teki saldırının kesin onayını Yunus Durmaz'a bildirdiği belirtildi.
10 EKİM KATLİAMI
“Katliam davasında hüküm giyen bazı IŞİD’liler aramızda dolaşıyor”
"Yasal unsurlar gerçekleşmedi"
Kararda, Ekici'nin üzerine atılı "insanlığa karşı suçtan yapılan değerlendirme" kısmında "yasal unsurların gerçekleşmediği" belirtildi.
Kararda, insanlığa karşı suçun tanımı yapıldı ve "İnsanlığa karşı suçun bir plan dahilinde siyasal, felsefi, ırki veya dinsel saiklerle nüfusun sivil bir grubuna karşı sürgün etme, esir hale getirme, kitle halinde ve sistematik olarak kişileri öldürme, kaçırma, kaçırdıktan sonra yok etme, işkence veya insanlık dışı işlemlere veya biyolojik deneylere tabi tutma, zorla hamile bırakma, zorla fuhuşa sevk etme şeklinde fiillerin işlenmesi olarak tanımlanıyor" denildi.
(RT)