Yargıtay, 10 Ekim Davası kararını onadı. 10 Ekim Ankara Katliamı Davası avukat grubu, “Şartlı salıverme hükümleri uygulanacak olursa faillerin bir kısmı çok yakında serbest kalacak. Bu dava, bizler bitti demeden bitmeyecek” açıklamasını yaptı.
Müdahil avukatlarından Senem Doğanoğlu bianet’e yaptığı açıklamada, dosyanın cezasızlıkla bitirilmiş olmasına dikkat çekti:
“Kamu görevlilerinin sanık sıfatıyla olmasa da en azından tanık olarak dinlenilmesi talebimiz davanın başından beri reddedildi. En önemli talebimiz, yargılanmalarıydı. Ancak kamu görevlileriyle ilgili gerçeklere ulaşılabilecek yollar, Devlet Denetleme Kurumu raporları, Bakanlıklardan istihbarat raporları bile dosyaya getirilmedi. ‘10 Ekim’de aslında ne oldu?’ sorumuz yanıtsız kaldı. Bu şekilde dosyayı kapatmış oldular.”
TIKLAYIN - Katliam dosyalarını "görmeyen" savcılara inceleme yok
Adıyaman ve Antep hücreleri araştırılmadı
Bundan sonrası için Anayasa Mahkemesine başvuru yapabileceklerini belirten Doğanoğlu, dosyada eksik bırakılan iki kritik konuyu şöyle açıkladı:
“IŞİD’in Antep hücresiyle ilgili bu dosyada sanık olması gereken birçok isim vardı. Dosyaların tamamı mahkemeye bile gönderilmedi. Bu konuyla ilgili talep ettiğimiz tanıkların hiçbiri dinlenmedi.
“Bombaların geldiği Adıyaman hücresiyle ilgili de çok az bilgimiz var. Faillerin örgütlendiği hücre olan Adıyaman hücresindeki örgütlenmenin nasıl gerçekleştiği meselesi de dosyada eksik bırakıldı. Bu eksiklikler nedeniyle, failler de dosyanın dışında kaldı.
“Örneğin 10 Ekim dosyasında Mustafa Dokumacı’nın ismi geçmiyor ancak sonradan öğrendiğimiz üzere kendisi, saldırgan Yunus Alagöz’ü eğiten kişi.
Nasıl örgütlendiler, Suriye’de ne yaptılar, dosyada yok
“Bu iki ildeki örgütlenmeler ve faillerin Suriye’deki ilişkileri, eylemleri de eksik bırakıldı. Faillerden Yunus Durmaz’ın otopsi raporu dosyaya davanın bitmesine yakın geldi.
“IŞİD’lilerin örgütlenmesine dair talep ettiğimiz dosyalar da yine mahkemeye gönderilmeyen belgelerden…”
Yargıtay ne karar verdi?
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, katliamda üyeleri hayatını kaybeden veya yaralanan KESK, DİSK, TMMOB, TTB, HDP, CHP, Halkevleri, İnsan Hakları Derneği ve katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri tarafından kurulan 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği'nin katılan sıfatıyla yaptığı temyiz başvurusunu “katliamdan zarar görmedikleri” iddiasıyla reddetti.
TIKLAYIN - 10 Ekim Katliamı Davası'nda 9 Sanığa 101 Kez Ağırlaştırılmış Müebbet
Sanıklar Yakub Şahin, Hakan Şahin, Hacı Ali Durmaz, İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hüseyin Tunç, Talha Güneş, Abdülmubtalip Demir ve Metin Akaltın hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs " ve "kasten öldürme" suçlarından; Yakub Şahin, Hüseyin Tunç, Abdülmubtalip Demir, Metin Akaltın ve Burak Ormanoğlu hakkında "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi suçundan"; Metin Akaltın ve Burak Ormanoğlu hakkında "6136 sayılı Kanun’a muhalefet" (Ruhsatsız silah, bıçak veya mermi bulundurma, satın alma veya taşıma) suçundan; Burak Ormanoğlu, Suphi Alpfidan, Mehmedin Baraç, Yakup Karaoğlu, Nihat Ürkmez, Abdulhamit Boz ve Yakup Yıldırım hakkında "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan verilen mahkumiyet kararı onandı.
Sanıklar Abdülmubtalip Demir, Burak Ormanoğlu, Hacı Ali Durmaz, İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Talha Güneş ve Yakub Şahin hakkında teknik bir düzeltme yapıldı: “Kasten öldürmeye teşebbüs etme suçundan mahkûmiyet hükmü kurulurken tayin edilen temel ceza üzerinden 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi gereğince yarı oranında artırım yapıldıktan sonra TCK’nın 35/2. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi” nedeniyle “Sanıkların eylemi teşebbüs aşamasında kaldığından TCK’nın 35/2. maddesi uyarınca takdiren ve teşdiden sanıkların ayrı ayrı 379 kez 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına” ibaresinin eklenmesiyle kararı onadı.
Kararda ayrıca sanıklar Yakub Şahin, Hakan Şahin, Hacı Ali Durmaz, İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hüseyin Tunç, Talha Güneş, Abdülmubtalip Demir ve Metin Akaltın hakkında "kasten öldürmeye teşebbüs etme" suçlarından kurulan hükümlere 12 mağdurun durumu üzerinden bozma kararı verildi.
Örgüt yöneticiliğinden ceza alan ve firari sanıkların yönünden devam eden dosyada “insanlığa karşı işlenen suç”tan yargılanmaya devam eden Erman Ekici hakkında verilen karar ise “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” suçundan yargılanması gerektiği oldu. Bu yönde bozma kararı veren Yargıtay, Erman Ekici hakkındaki diğer dosyaların “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla birleştirilmesi yönünde karar verdi. Ekici’nin tahliye talebi reddedildi. (AS)