Uluslararası Azınlık Hakları Grubu (MRG), iklim değişikliği ve küresel ısınmanın dünyanın birçok bölgesinde azınlık ya da yerli topluluklarını orantısız biçimde olumsuz etkilediğini; uluslararası toplumun bu sorunu şu ana kadar görmezden geldiğini söyledi.
60'dan fazla ülkede azınlık hakları üzerine çalışmalar yürüten örgütün açıkladığı 2008 Dünyada Azınlıkların Durumu Raporu'nun ana teması iklim değişikliği.
Son yıllarda gerçekleşen afetleri inceleyen rapor, azınlık ve yerli toplulukların iklim değişikliğinden en kötü etkilenen grupları oluşturduğunu; insani yardımların da en son onlara ulaştığını gösterdi.
Afetler
Örneğin Hindistan, Bihar'da 2007'deki sellerin ardından "dokunulmazlar" insani yardım dağıtımı sırasında ayrımcılığa maruz kaldı.
Kuzey Kenya'da hayvancılıkla geçinen topluluklar 2005-6'da yaşanan aşırı kuraklığın ardından hayvanlarını, dolayısıyla da yaşamsal kaynaklarını kaybetti.
Buzulların iki kat hızla erimeye başladığı Kuzey Kutbu'nda yaşayan yaklaşık 400 bin yerlinin yaşam alanları tehlike altında.
Özellikle Doğu Avrupa'da, zaten kötü koşullarda yaşayan Romanlar sel felaketlerinden en fazla etkilenen topluluklar.
Bio-yakıtların yarattığı sorun
MRG'den Ishbel Matheson, "Küresel iklim değişikliği en sonunda uluslararası gündeme girebildi ama sorunun hiçbir aşamasında azınlıkların bakış açısı bulunmuyor" dedi.
Rapora göre, küresel iklim değişikliğini önlemek üzere çözüm diye sunulan bio-yakıtların yaygınlaşması da, tarım alanlarının buna ayrılması nedeniyle binlerce insanın yerinden olmasına yol açıyor.
Kolombiya, Arjantin, Brezilya gibi ülkelerde bio-yakıt için tarlalara yer açmak üzere yerli topluluklar –kimi zaman şiddet kullanılarak- yerlerinden ediliyor. (EÜ/GG)