İnsan Hakları Derneği( İHD) İstanbul Şubesi, dernek avukatları Hüseyin Boğatekin’in de aralarında olduğu avukatların ve Tutuklu Ailelerle Dayanışma Derneği yöneticilerinin tutuklanmasına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Tutuklama kararının hukuksuz olduğunu belirtirken “Savunma hakkının olmadığı bir ülkede adaletin tecellisi de imkansız hale gelir” dediler.
Boztoprak: Gizlilik kararı adil yargılanma hakkını ihlal etti
İHD avukatı da olan Hüseyin Boğatekin, Özgürlükçü Hukukçular Derneği’nden avukatların da aralarında olduğu 31 kişi ile gözaltına alındı. Mahkemece serbest bırakıldılar. Ancak savcılığın itirazı sonucu avukat Ayşe Başar ile birlikte tutuklandı.
İHD Şube Başkanı Zeynep Ceren Boztoprak, dosyada gizlilik kararı olması nedeniyle adil yargılanma ve savunma hakkının ihlal edildiğini söyledi.
“Tutuklama hukuki değil siyasi saiklerle yapıldı. Sorgudaki sorulardan anladığımız kadarıyla 2012’den 2014’e dek teknik takip sürmüş. Bu teknik takibi yapan polis memurlarının birçoğu hukuka aykırı soruşturma yürüttükleri suçlamasıyla yargılanıyor.
“Çıkarıldıkları ilk mahkeme ‘dosyadaki delillerin hukuka uygun elde edildiğinin belli olmadığını’ söyleyerek tahliye kararı verdi. İtiraz sonucu dosyaya bakan mahkeme ise ‘Dosyadaki deliller hukuka uygun elde edilmiştir’ dedi. Dosyayı göremediğimiz için bunu neye dayandırdıklarını bilemiyoruz.”
Boztoprak, Hüseyin Boğatekin hakkında Kızılay saldırısını gerçekleştiren kişinin avukatlığını yaptığına dönük çıkan haberlerle linç kampanyası yapıldığını ve tutuklama kararının bunun ardından geldiğini söyledi.
Efe: Hak ve özgürlüklerin gelişmesi açısından kabul edilemez
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilcisi Ümit Efe “Kurucu örgütümüze yönelik saldırı olarak Boğatekin nezdinden yürütülen manipülatif kampanyayı kınıyoruz” dedi.
Efe, Boğatekin’in tutuklanmasına yol açan operasyonu “Uzun süredir ülkemizde başta AKP hükümeti olmak üzere devletin ve kontrgerillanın Kürt illerinde başlattığı imha ve inkar politikalarının yarattığı düşman hukukunun bu ülkedeki hak ve özgürlükleri rafa kaldırılmasının sonucu” olarak tanımladı.
“Bu operasyonu şaşırtıcı bulmuyoruz ama bu bizim için hak ve özgürlüklerin gelişmesi açısından umut kırıcı ve kabul edilemez bir durum. Bu saldırılardan korkmadığımızı görevimize devam edeceğimizi belirtiyoruz.”
İHD: Savunma hakkını hiçe sayan tutumun sonucu
İHD İstanbul Şubesi’nden Adil Gök’ün okuduğu açıklamada şu ifadeler öne çıktı:
“Hüseyin Boğatekin ve ÖHU üyesi avukatlar, merhum Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'nin katledilmesine giden süreçte olduğu gibi önce iktidara yakın medya organları tarafından yalan ve iftiralarla hedef gösterilmiş, ardından adliye teşkilatı tarafından, hiçbir delile ve hukuka uygun prosedürlere uymayan bir şekilde gözaltına alınmak istenmiştir.
“Hüseyin Boğatekin ve ÖHD avukatları hakkındaki tutuklama karan, tamamen hukuksuzdur. İktidarın savunma hakkını hiçe sayan tutumunun hukuksuz bir sonucudur.
“İHD olarak hem kurumumuza hem de ÖHD'li avukatlara yönelik bu hukuksuz uygulamaları kınıyor, iktidarı bir an önce bu hukuksuzluktan vazgeçmeye çağırıyoruz. Savunma hakkı kutsaldır. Savunma hakkının olmadığı bir ülkede adaletin tecellisi de imkansız hale gelir. Adaletin olmadığı bir toplumda da ne kamu güvenliği ne de toplumsal barış ve huzurun tesisi mümkün olur. İktidar bu hukuksuz kararlarla iktidarını bir süre daha elde tutabilir fakat adaletsizliğin yarattığı sorunların baş sorumlusu olmaktan kurtulması imkansızdır.” (BK)