* Fotoğraf: Sosyal medya, Kaynak: Yeni Yaşam Gazetesi.
Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde 2015'te ilân edilen sokağa çıkma yasağı sırasında ilçeye girişleri engellenen Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve milletvekilleri İdris Baluken, Çağlar Demirel, Altan Tan, Ahmet Yıldırım, Mehmet Ali Aslan ve Saadet Becerikli hakkında açılan davanın duruşması bugün görüldü.
"Görevi yaptırmamak için direnmek", "Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret" ve "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamalarıyla Silvan Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Çağlar Demirel hazır bulunurken, İdris Baluken tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya katıldı.
Cezaevinden SEGBİS ile duruşmaya bağlanması beklenen Figen Yüksekdağ, aynı saatlerde başka bir duruşmaya katılması nedeniyle bu duruşmaya bağlanamadı.
TIKLAYIN - Silvan'da Polis Saldırısına Uğrayan Kürkçü: Burada Halka Savaş Açılmış
Baluken: Orantısız güç kullanıldı
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Muhammed Aydın ve milletvekillerinin avukatı Serdar Çelebi'nin hazır bulunduğu duruşmada savunma yapan İdris Baluken şöyle konuştu:
"O dönem hukuksuz bir şekilde yürütülen sokağa çıkma yasakları nedeniyle Silvan halkının yaşam ve barınma gibi hayati öneme sahip birçok hakkı ellerinden alınmıştır. Ben ve diğer arkadaşlarımız Silvan halkının sesini duyurabilmek için, yanlarında olabilmek için olay günü Silvan'a gelmiştik. O dönem milletvekili, grup başkan vekili ve Barış Heyeti'ndeydim.
TIKLAYIN - Silvan'da 10 Günde Ne Oldu?
"Olayların olduğu zaman yasama dokunulmazlığımız mevcut idi. Dolayısıyla bu olay nedeniyle yargılama yapılamaz. Bu, siyasi bir tartışma konusudur. O gün güvenlik güçlerine herhangi bir şekilde saldırı olmamıştır. Aksine bir yargılama yapılacak ise güvenlik güçleri yargılanmalıdır. Zira o gün, orantısız güç ve şiddet kullanmışlardır."
Silvan'da üzerine gaz kapsülü atılan Figen Yüksekdağ.
"Bebeklere mama dahi alınamıyordu"
İlçedeki gerilimi azaltmak için mülki idare amiriyle görüşmeler yaptıklarını ifade eden Baluken, konuşmasına şöyle devam etti:
"O dönem Silvan'da halkın yaşam hakkı, sağlık hakkı, barınma hakkı, iletişim hakkı ve eğitim hakkı başta olmak üzere anayasayla güvence altına alınan hakların neredeyse tamamen askıya alınmıştı. İnsanlar dışarıya çıkamıyordu. Çocuklar okula gidemiyordu. Bebeklere mama dahi alınamıyordu.
"İnsanlar neredeyse evlerine hapsolmuştu. Bu uygulamaların kabul edilemez olduğunu tüm kamuoyuna göstermek istedik."
Güvenlik güçleri orantısız güç kullanırken kimsenin zarar görmemesi için ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını ifade eden Baluken, iddianamede olayların çarpıtıldığını da belirtti.
TIKLAYIN - Silvan'da "Abluka" Sürüyor, Altı Kişi Öldü
"Yaşam hakkımız elimizden alınmak istendi"
HDP eski Milletvekili Çağlar Demirel ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM), HDP milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması ve yargılanmalarında verdiği ihlal kararına işaret ederek, haklarındaki yargılamaların, yasama dokunulmazlığı nedeniyle düşmesi gerektiğini ifade etti.
Demirel "Ucu açık olan sokağa çıkma yasağı nedeniyle Silvan halkı çok fazla eziyet çekti. 12 Kasım'da eş başkanımız Figen Yüksekdağ'ın kafasına gaz mermisi isabet etti. Gaz mermisini atan kolluk güçleri yargılanmıyor, biz yargılanıyoruz. O gün bizim yaşam hakkımız elimizden alınmak istendi," dedi.
Dava ertelendi
Savunmaların ardından söz alan iddia makamı eksik hususların giderilmesini talep etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Muhammed Aydın ise şikâyetlerinin devam ettiğini belirtti.
Mahkeme, Figen Yüksekdağ'ın bir sonraki celsede SEGBİS üzerinden hazır edilmesi için talimat yazılmasına, İdris Baluken'in talebi doğrultusunda duruşmalardan vareste tutulmasına, diğer sanık milletvekillerinin beyanlarının alınabilmesi için yazılan talimatların dönüşünün beklenmesine ve Çağlar Demirel'in dönemin kaymakamının dinlenmesi talebinin beyanlar alındıktan sonra değerlendirilmesine karar vererek, davayı 26 Ocak'a erteledi.
(TY)