Avukat Turan Ece, ağabeyi Özcan Ece’nin güvenlik güçlerince öldürülmesinin 21. yılında ağabeyinin cenazesini almak için İçişleri Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Bakanlık iki aylık süre içerisinde cevap vermedi. Avukat Ece böylelikle talebinin zımni olarak reddedildiğini ifade etti.
Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi Başkanlığına gönderilmek üzere bugün Van Nöbetçi İdare Mahkemesi Başkanlığına verdiği dilekçe ile “zımni ret kararının iptali” için tekrar başvuru yaptı.
Avukat Ece 11 Mart’taki ilk başvurusunda, “20 Mart 1994’te Dersim kırsalında PKK ile güvenlik güçleri arasında yaşanan bir çatışma sonunda hayatını kaybeden ağabeyi Özcan Ece'nin naaşının nerede olduğunun bildirilmesini” talep etmişti.
Ayrıca, Van Edremit Jandarma Karakolu tarafından 1994 yılı Mart-Nisan ayları içinde evlerine yapılan baskınlarda alınan, ağabeyinin kişisel eşyalarının ve mektuplarının da geri verilmesini istedi.
Kanuna, Anayasa’ya, uluslararası hukuka aykırı
Bugün verdiği dilekçede de onbinlerce cenazenin ailesine teslim edilmediğini altını çizdi:
“1990-2000 sürecinde tamamına yakını Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan onbinlerce PKK gerillası öldürüldükten sonra ailelerine teslim edilmedi. Onbinlerce vatandaş hukuka ve mevzuata uygun olarak ilgili belediye görevlilerine de teslim edilmedi. 1593 sayılı yasanın 211. maddesine göre mezarlık olarak seçilmiş yerlerden başka yerlere ölü defni yasak olduğu halde insanlar kimsenin bilmediği yerlere gömüldü. Binlercesi ise hiç gömülmeden açık arazilerde bırakıldı.”
“1994 yılı 20 Mart sabahı Mazgirt ilçesi kırsalında güvenlik güçleri ile girdiği çatışma sonucunda hayatını kaybettiğini bir mektup ile öğrendik. Ancak benim açımdan halen ‘kayıp olan- kayıp edilen’ ağabeyimin gerçekte ölüp ölmediğinin, ölmüş ise mezarının nerede olduğunu bilme ve ağabeyime ait kişisel eşyaların iadesini istememden ibaret olan talebimin reddedilmesi, insani, vicdani ve ahlaki açıdan kabul edilemezdir.”
“Ağabeyimin gerçekte ölüp ölmediğinin, ölmüş ise nerede, ne şekilde, nasıl öldüğünden ibaret talebimin reddedilmesi aynı zamanda başta Anayasa ve idare hukuku olmak üzere pozitif hukukun temel prensiplerine, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası insancıl hukuktan kaynaklanan sözleşmelere aykırıdır.”
Avukat Ece, “öldürülen vatandaşların cenazelerinin yakınlarına ya da belediyelere teslim edilmeyerek kaybedilmesinin üçüncü kişilere karşı uygulanan bir cezalandırma şekli olduğunu” da belirtti. (AS)
Toplu mezar davasının avukatı |
12 Ekim 1998'de Van Çatak'a bağlı Kayaboğazı köyü Görentaş yaylasında TSK ile PKK arasında çıkan çatışmada resmi kaynaklara göre 22, PKK'ye göre 27 gerilla yaşamını yitirdi. Gerillaların cenazeleri ailelerine teslim edilmedi. Çatak Cumhuriyet Başsavcılığı, ailelerin başvurusunun ardından 24 Ağustos 2011'de "kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına" ve "taleplerinin hukuk mahkemesi yetkisinde olduğuna" karar verdi. Erciş Ağır Ceza Mahkemesi de kararı onadı. Avukat Turan Ece olayı AİHM'e taşıdı. AİHM, 20 Mart 2013'teki yazısında, "kovuşturmaya yer olmadığı" gerekçesiyle kapatılan dosyanın hukuk mahkemesine taşınıp taşınmadığını sordu. AİHM'in bu yazısı üzerine Avukat Ece, Çatak Sulh Mahkemesi'ne 26 Nisan 2013'te başvuru yaptı, dava açıldı, ilk duruşma 14 Mayıs 2014'te görüldü. 21 Ağustos 2014'te bölgede keşif yapıldı, bazı kemiklere ulaşıldı. Elde edilen bulgular kimlik tespiti için Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. |