İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü dolayısıyla “Çocuk İş Cinayetleri” raporunu yayımladı. Son 12 yılda en az 770 çocuğun çalışırken hayatını kaybettiğini açıkladı.
Türkiye’de çocuk işçiliğinin derinleştiğini ve çocuk işçilerin sistematik olarak sömürüldüğünü kaydetti.
Çocuklarımızın okuması, oynaması, gezmesi, ruhsal ve fiziksel gelişimlerini tamamlaması, sağlıklı ve güvenli yaşaması gerektiğini hatırlatan İSİG Meclisi “AKP ve Cumhur İttifakı’nın neoliberal tarım, sanayi, eğitim ve sosyal politikaları nedeniyle her geçen gün daha fazla çocuk işçileşiyor” dedi.
“Son dönemde çocuklar, derinleşen yoksulluk temelinde (özellikle devlet eliyle de) öğrenci, çırak, stajyer adlarıyla işçileştiriliyorlar” diye de ekledi.
Bunun sonucu olarak da her yıl en az 60 ile 70 çocuk işçinin iş cinayetlerinde öldüğünü belirterek binlerce yaralanma, uzuv kaybı, ruhsal ve fiziksel gelişime vurulan darbelerin gözükmediğini ifade etti.
Resmi verilerde ise “Türkiye’de çocuk işçilik yokmuş” gibi bir hava estirildiği söyleyip “Bu sorun görünmez kılınmaya çalışılıyor.” dedi. Kendi verilerini paylaştı. Buna göre;
- 2013’te en az 59 çocuk işçi,
- 2014’te 54 çocuk işçi,
- 2015’te 63 çocuk işçi,
- 2016’da 56 çocuk işçi,
- 2017’de 60 çocuk işçi,
- 2018’de 67 çocuk işçi,
- 2019’da 67 çocuk işçi,
- 2020’de 67 çocuk işçi,
- 2021’de 62 çocuk işçi,
- 2022’de 62 çocuk işçi,
- 2023’te 54 çocuk işçi,
- 2024’te 71 çocuk işçi,
- 2025’in ilk beş ayında da 28 çocuk işçi öldü.
Verilerin yüzde 90’ını ulusal basından, yüzde 10’unu da çocuk işçilerin aileleri, mesai arkadaşları ve yerel basından öğrendiklerini dile getiren İSİG Meclisi “Sayıların en az” olduğunu belirterek gerçek iş cinayetlerinin açıklananın çok daha üzerinde olduğunu ifade etti.
53'ü 5-9 yaş aralığında
Yine açıklanan verilere göre 2013’ten bugüne iş cinayetlerinde ölen çocuk işçilerin 261’i (yüzde 34) 5-14 yaş, 509’u da (yüzde 66) 15-17 yaş aralığında. Sadece son 12 yılda 5-9 yaş aralığında en az 53 çocuk çalışırken hayatını kaybetti.
İSİG Meclisi 14 yaş altı ölümler için “Türkiye’de çalışması yasak olan yaşlarda çalıştırma, tehlikeli işkollarında çalıştırma ve denetimsizlik had safhada” yorumunu yaptı.
Verilere göre 5-14 yaş grubunda ölen çocuk işçilerin yüzde 20’si kız çocuğu, yüzde 12’si de göçmen çocuk. 15-17 yaş grubunda ise ölen çocuk işçilerin yüzde 11’i genç kadın ve yine yüzde 11’i göçmen. Göçmen çocukların büyük çoğunluğu ise Suriyeli
İSİG Meclisi 5-14 yaş arasındaki çocuk işçilerin hemen hemen tamamının kayıt dışı olduğunu ifade etti. Sonrasında da şunları kaydetti:
“Sayıları yüzbinlerce ve büyük çoğunluğu mevsimlik tarım olmak üzere 5-14 yaş arasındaki çocuklar, sokakta, tekstil-gıda-metal atölyelerinde ve inşaatlarda çalışıyorlar. 15-17 yaş grubunda ise yine başat çalışma alanı mevsimlik tarım olsa da son yıllarda bu yaş grubunda çalışma şehirlere (sanayi-inşaat-hizmetler) akıyor.
Bunun temel nedeni devlet eliyle (örneğin MESEM) işçileştirmedir. Diğer bir önemli neden de başta büyükşehirler olmak üzere Türkiye’nin 81 şehrindeki organize sanayi bölgelerinin açılması, yaygınlaştırılmasıdır. Yani ucuz işçilik ihtiyacıdır; asgari ücretin altında alan, çoğunlukla sigortasız, uzun-yoğun-aşırı çalışan, sendikasız ve hakkını aramayı bilmeyen bir işçi kitlesi…”
Çocuk işçiliğin yasaklanmasını isteyen İSİG Meclisi, mesleki öğrenimin çocuk gelişimine uygun bir biçimde planlanması gerektiğini söyledi ve kamusal kurallar çerçevesi içinde olmasını talep etti.
Ayrıca eğitimin her kademede parasız olması gerektiğini belirterek, müfredatın bilimin ışığında ve yaşam ile bağ kuran bir şekilde yeniden yapılandırılması gerektiğini aktardı.
(HA)




