*Fotoğraf galerisi için tıklayınız.
İstanbul Tabip Odası'nın geleneksel olarak düzenlediği "14 Mart Tıp Haftası"nın son etkinliği dün (20 Mart) yapılan Taksim Yürüyüşü oldu. Tünel Meydanı'nda saat 11.30'dan itibaren beyaz ömlükleriyle toplanamaya başlayan hekimler yürüyüşe başladıklarında sayıları bine yaklaşmıştı.
Taksim Meydanı'na kadar süren yürüyüş sırasında hekimler yaşadıkları olumsuzlukları dile getirdiler; "Sağlıkta özelleştirmeye karşı çok ses tek yürek", "nitelikli ücret gaspına son", "halkın sağlığı şirket patronlarına emanet edilemez", "hekim emeği değersizleştirilemez", "yabancı sermaye dev hastane zincirleri kursun diye sağlık bakanı muayenehanelerimizi kapatmak istiyor" ve "performans sağlığa zararlıdır" gibi çeşitli dövizler taşıdılar.
Yürüyüş sırasında başta Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ı istifaya çağıran ve "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek" gibi AKP karşıtı sloganlar olmak üzere çeşitli sloganlar attılar.
Aralarında eski oda ve birlik yönetciileriyle, emekli öğretim üyeleri, özel hastane ve sağlık kuruluşu sahipleriyle, çok sayıda muayenehane ve aile hekimi, hekim yakınları da olan yürüyüşçülere, o sırada İstiklâl Caddesi'nde bulunan sivil halkın da destek verdiği gözlendi.
Hekimler Taksim Meydanı'na vardıklarında Gezi Parkı'nın önünde toplandılar ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Lale Taşkıranoğlu Tırtıl'ın okuduğu "14 Mart Bildirisi"ni dinlediler.
Bildiride ağırlıkla hekimlerin yaşadıkları olumsuzlardan söyle dile getirildi:
"Birlikte çalıştığımız tüm sağlık çalışanları ile toplumun sağlığı için varız"
"12 Eylül darbesiyle birlikte sağlık hakkı, anayasal güvenceden yoksuun kalmıştır. 12 Eylül ürünü olan AKP iktidarı ise sağlığı alınır satılır bir meta haline getirmiştir. Piyasa koşullarına terk edilen sağlık ortamında hastalar müşteri halini almıştır. Piyasanın belirlediği koşullara göre değil kamunun söz sahibi olduğu bir ortamda nitelikli sağlık hizmeti vermek istiyoruz."
"Ulusal sağlık otoritesi olan Sağlık bakanlığı, tarihi bin yıllara giden tıp mesleğinin bağımsızlığını yok ederek sağlık çalışanlarını uluslararası sermayenin ucuz iş gücü haline getirmeye başlamıştır."
"Hizmet hastaneleri eğitim hastanelerine dönüştürülürken aslında eğitim hastaneleri hizmet yükü altında eğitimi bırakmaya zorlanıyor."
"Güvencesiz çalışma, taşeronlaşmadan vaz geçilmesini, işçi sağlığı ve iş güvenliğini öne çıkaran anlayışla, nitelikli eğitimle sağlanan iş yeri hekimliğine önem verilmesini istiyoruz."
"Emeğimize, insan haklarına, çalışanlara, hukuka saygılı; demokratik, eşitlikçi, mutlu ve huzurlu bir Türkiye'de yaşamak istiyoruz"
"Mesleki bağımsızlığımız ve sağlık hakkımız için sonuna kadar mücadele edeceğiz."
Bildirgenin okunmasından sonra TTB ikinci Başkanı Prof.Dr. Özdemir Aktan ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu başkanı Prof. Dr. Taner Gören de hekimlere ve halka seslendiler.
Konuşmalardan sonra hekimler attıkları sloganlarla "grev" taleplerini dile getirdiler.
Yürüyüş ve bildirinin açıklanması sırasında CHP'li milletvekilleri Çetin Soysal ve Sacit Yıldız'la Diş Hekimleri Odası Başkanının da hekimlerin yanında yer aldığı ve destek verdiği gözlendi. (MS/EÖ)