Kobanî davasının 44. duruşma periyodunun 2. oturumu Sincan Cezaevi Kampüsündeki Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde dün görüldü.
TIKLAYIN - Adalet, siyaset ve hukuk: Kobani Davası
Davada, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP MYK üyelerinin de aralarında bulunduğu 108 kişi yargılanıyor.
3 bin 530 sayfa ve 324 klasörden oluşan iddianamede 108 siyasetçi için “Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma” ile 37 kez “insan öldürme” başta olmak üzere pek çok suçtan ceza isteniyor.
“Kürtler nefes alamazsa Türkiye nefes alamaz”
MA’nın haberine göre, siyasetçi Pervin Oduncu beyanının devamında, bu davayla HDP ve siyasetçiler hakkında kumpas kurulduğunu, Meclis’in işlevini yitirdiğini ifade etti ve “HEDEP ve CHP Meclis’i protesto etmelidir. Muhalefet vekilleri Meclis çalışmalarının teşhiri anlamında bir protesto gerçekleştirmeli ve buna ortak olmamalıdır” dedi.
“Kürtlerin yaşadığı yer Kürdistan’dır, Kürdistan vardır” dediğimizde su işliyor oluyoruz ve 302’den yargılanıyoruz” diyen Oduncu, buna dönük suçlamaları kabul etmediğini ifade etti.
Davanın hukuktan öte siyasi bir belge niteliğinde olduğunu dile getiren Oduncu, “Savaş ve şiddetten beslenenlerin çözüme ulaşamayacakları açıktır. Ne kadar rahatlar değil mi? ‘Atış yapın sekerse çok sorun yapmayın, zaten yargı sizin’ diyor. Resmi devlet ideolojisi Kürtlere mezarı ve cezaevlerini layık görüyor. Ben bunu reddediyorum. Bu devlet kendi halkına neyi reva görebilir. Kürtler huzurlu olmadığında, eşit olmadığında Türkiye halkları da çok mutlu olmuyor. Güvenlikçi politikaların Türkiye’yi getirdiği ekonomik nokta ortada. Kürtler nefes alamazsa Türkiye nefes alamaz” dedi.
“Davutoğlu tanık olarak dinlenmeli”
Demokratik Kürt siyasetine dönük saldırıların resmi devlet ideolojisinin bir ürünü olduğunu aktaran Oduncu, şöyle devam etti:
“Sanık sandalyesinde oturttuğunuz bizler bu ülkenin tüm sorunlarını çözebilecek iradeli ve deneyimli siyasetçileriz. HDP inkar politikasıyla karşı karşıya bırakılıyor. Bu iddianame Çözüm Süreci’ni ve o dönemin aktörlerini cezalandırma iddianamesidir. HDP o süreci tek başına yürütmemiştir. HDP kurulmadan önce Çözüm Süreci görüşmeleri başlıyor 2009 yılında. Daha öncesinde de var” dedi.
2009 tarihinden itibaren devlet ve PKK arasındaki görüşmelerin yanı sıra iktidarın zamanla değişen söylemlerini sıralayan Oduncu, AKP’nin 7 Haziran 2015 Genel Seçimleri sürecinde siyasi olarak zayıflamasıyla barış arayışlarına son verdiğine dikkat çekti.
Ahmet Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenilmesi gerektiğini söyleyen Oduncu, “Sürecin yükünü sadece birilerinin üzerine yüklemek doğru değil” vurgusu yaparak görüşmelerin gerçekleştiği süreçte rol oynayan tüm yetkililerin dinlenilmesini talep etti.
“4 yıldır suçumun ne olduğunu bilmiyorum”
Oduncu, Atadedeler Çetesi davasında yargılanan eski mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak’ın da tanık olarak dinlenilmesini talep etti.
Mahkemenin bağımsız ve tarafsız olmadığını yineleyen Oduncu, şunları söyledi:
“Zira HSK bizzat AKP’li Cumhurbaşkanı tarafından kurulan bir kurumdur. Ben 4 yılı varan bir süredir suçumun ne olduğunu bilmemekteyim. Hala gerçek anlamda bilmemekteyim. Avukatım, ‘arıyorum bir suç bulamıyorum’ diyor. Dava dosyasında somut herhangi bir suç isnadı bulunmamaktadır. Yargılama süresince aradığımız iç bir belgeye ulaşamadık. Belgeler arasında kaybolduk.
Tüm bunların sorumlusu mahkemenin bağımsızlığından söz edebilir miyiz? Siyasi otorite tarafından gözaltına alındığımız günden bu yana hedef gösterildik. Mahkemeniz henüz en başında bizi suçlu olarak görüp lehimizde olan taleplerimizin tamamını reddetmiştir.
Hem biz hem avukatlarımız duruşma periyodları nedeniyle fazlasıyla yıprandık. Avukatlarımızın savunmaları engellendi, mikrofonları kapatıldı. İddia tanıklarını sorguya çekmek, savunma tanıklarının da aynı koşullarla dinlemek. İddia makamının tanıkları adeta bizlerden kaçırılarak dinlendiği gibi, lehimize beyanda bulunacak tanıklar da mahkeme tarafından kabul edilmedi.”
Duruşma bugün devam edecek. (AS)