*Fotoğraf: HDP/Arşiv
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, partisinin belediye eşbaşkanlarıyla online toplantıda bir araya geldi.
Partilerine yönelik saldırılara ilişkin düzenlenen toplantıda konuşan Eş Genel Başkan Pervin Buldan, AKP’nin salgınla mücadele edemediğini ve işlerin çığırından çıktığına belirterek, “Özellikle İstanbul başta olmak üzere pek çok yerde iş çığırından çıktı. AKP’nin salgını yönetemediğini başından beri söylüyoruz” dedi.
Buldan, hem ölüm sayılarının hem de vaka sayılarının oldukça yüksek olduğuna dikkat çekerek, açıklanan verilerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
TIKLAYIN-"AYM iddianamenin siyasi olduğunu doğruladı"
"İşverenlerin çıkarlarını öncelediler"
“Artık bir sürü bağışıklığı anlayışını ortaya koymaya başladılar ki bunu başından beri yapıyorlardı” diyen Buldan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Bazı işverenlerin ve çıkar sahiplerinin çıkarlarını öncelediler. Halkın sağlığını geri planda tutan bir anlayışı ortaya koydukları için bugünkü ağır koşulların yaşanması sürpriz olmadı. HDP olarak halkın sağlığını önceliyor, halkın sağlığının her şeyin üzerinde olduğunu ifade ediyoruz. Buna göre tedbirlerimizi alıyoruz.
"Sizler halkın içerisindesiniz ve halkımıza pandemiden korunmanın, hastalıktan korunmanın yol ve yöntemlerini sizlerin birebir anlatması, bu iletişimi halkımızla kurmanız önemli. Çünkü önümüzde gerçekten mücadelesini verdiğimiz, uğraştığımız, sıkıntısını yaşadığımız birçok konu var.
TIKLAYIN-"Savcı iddialarının altını dolduramazsa dava reddedilebilir"
"Açlık grevleri önemli bir konu"
"Bir diğer konu cezaevleri. Uzun süredir yakıcılığını koruyan, başta hak ihlalleri olmak üzere, tecridi de içine alan uzun süredir mücadele ettiğimiz alanlardan bir tanesi. Ancak AKP’nin artık cezaevleri başta olmak üzere hak ihlallerini daha da derinleştiren duruma sürüklediğini görüyoruz.
Parti olarak bize çokça hak ihlali yansıyor zaten ve durumun farkındayız. Açlık grevleri önemli bir konu. Açlık grevine giren arkadaşlarımızın talepleri çok net. Eğer istenirse, hukuka uyulursa, bu talepler karşılanmış olur.
TIKLAYIN-Prof. Dr. Osman Can: Bu iddianame ile HDP kapatılamaz
"Talimatla hazırlanan bir iddianame"
"Bu hükümetin MHP ile birlikte HDP ve Kürtlere karşı saldırısı, kriminalize etme çabaları uzun süredir var. Bu çabanın, bu dönem daha da yoğunlaştığını görüyoruz. Özellikle MHP’nin HDP’yi hedef alması, Cumhur İttifakı içerisindeki kırılmanın ve yaşadıkları sorunları HDP’ye saldırarak çözmeye çalışmaları ya da örtme çabaları olduğunu söylemek isterim.
"Talimatla hazırlanan bir iddianamenin bile ne kadar boş bir iddianame olduğunu hepimiz gördük, buna tanıklık ettik. Anayasa Mahkemesi’nin HDP’nin kapatılması ile ilgili iddianameyi geri göndermesi önemli bir gelişmedir. Bu iddianamenin oy birliği ile geri gönderilmesi de HDP’nin haklılığını bir kez daha ortaya koydu. Gerekçeli kararı da gördük. Bu karar da bile ne kadar haksız ve hukuksuz bir şekilde hazırlanan bir iddianame olduğunu bizlere gösterdi.
TIKLAYIN-"Erdoğan 'Kobani düştü, düşecek' dedi, olaylar başladı"
"A, B, C planlarımız var"
Televizyonlarda ahkam kesenler, bize öğüt verenler, HDP kendisini feshederse davanın düşeceğine dair yorum yapanlar, bize asla geri adım attırmadı. İddianamenin geri gönderilmesi bizi haklı çıkardı. HDP olarak tüm hazırlıklarımıza, kapatmayı gündemde tutarak değil ama bunun A, B, C planlarımızı yaparak devam ediyoruz. Bunun da bilgisini paylaşmak isterim. Çok güçlü bir Hukuk Komisyonu oluşturuyoruz. Bu Hukuk Komisyonu sadece kapatma davası ile ilgili değil.
Sancar: Geleceği HDP belirleyecek |
Eş Genel Başkan Mithat Sancar ise belediye eşbaşkanlarının hem pandemi tedbirleri hem de aşıyı teşvik etme konusunda inisiyatif alması gerektiğini söyledi. Sancar, şöyle konuştu: "Pandemi şartlarının ağırlaşması pek çok alanı etkiliyor. Bizim çalışmalarımızı da aksatabiliyor ama halk sağlığı önemli. Özellikle Kürdistan'da, sizlerin belediye eşbaşkanı olduğunuz kentlerimizde aşılama konusunda sıkıntı olduğuna dair bilgiler geliyor. Aşıyı reddetme eğiliminin yaygın olduğu yönünde de değerlendirmeler iletiliyor. Hem tedbirler konusunda hem de aşıyı teşvik etme konusunda sizlerin inisiyatif alması önemlidir. Sonuçta hem sağlığı hem de hayatları doğrudan etkileyen bir virüs. Bu konuda üzerimize düşenler var, belediye eş başkanları ve meclis üyeleri olarak bu görevlerin farkında olmak önemlidir. Kayyım basit bir 'belediyeyi gasp etme' değildir, başta Kürt halkı olmak üzere muhalif kesimleri bastırmak amaçlanıyor. Bütün bunlar büyük bir planın parçaları. Kürt halkı için önemli başka boyutları var; Kürt halkı bastırılmak isteniyor. Kürt halkı biat ve itaat sistemine tam bir şekilde entegre edilmeye çalışılıyor. Kürt halkı özellikle Ortadoğu'da, başta Suriye olmak üzere, Kürdistan'ın başka parçalarında bu yüzyılın en önemli aktörlerinden biri olarak yükselmeyi yaşadı. Bu, rejimi ve başka güçleri tedirgin etti. Kısacası Türkiye'de yürütülen politikalar genel Kürt politikasından bağımsız değildir. Kürt halkı 1925 sonrası yaratılan itaatkar teslim alma politikasına uygun olarak teslim alınmak istenmektedir. Kayyım rejimi bunun en önemli aracı olarak devreye sokuldu. Bizim milletvekillerimiz, eşbaşkanlarımız, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ hepsine operasyonlar yapıldı ve bu devam ediyor. Önümüzdeki bu tasfiye politikalarını boşa çıkarma, partiyi sahiplenme ve büyütme dönemi olacaktır. Eğer böyle olursa, burada başarılı olursak ki olacağımıza yürekten inanıyorum, yeni dönemde hem HDP'nin hem Kürt halkının siyasi temsiliyetinin Türkiye'nin kaderini belirleme gücünü göstermiş olacağız. Yani Türkiye'de geleceği belirleyen en önemli güç olduğumuz gerçeği bu eşiği atladığımızda daha iyi görülecek. |
(RT)