Dokunulmazlığının kaldırılmasından sonra da Halkın Demokrasi Partisi'nde (HADEP) üst düzey görevler alan Sakık, partisinden geçtiğimiz Eylül ayında, milletvekili listelerinin teslim edildiği dönemde istifa etti ve Muş'tan bağımsız milletvekili adayı oldu.
Şu an seçim faaliyetlerini Muş'ta sürdüren Sakık, halkın Demokratik Halk Partisi'nden (DEHAP) sonra en fazla kendisine ilgi gösterdiğini söylüyor, "Milletvekili seçilmemek gibi bir sorunum yok" diyor. Sakık, Halkın Demokrasi Partisi'nin (HADEP) kendisine haksızlık yaptığını savunuyor, ancak detay vermekten kaçınıyor.
Seçimden Türkiye'nin sorunlarına yönelik çözüm çıkmasını beklemediğini söyleyen Sakık, seçim çalışmalarını ve beklentilerini anlattı:
Çalışmalarınız nasıl gidiyor? Bağımsız aday olarak halkın ilgisi nasıl?
Sandıklarda ne olur onu bilmiyorum ama, gözüken şu ki, benim seçilmemek gibi bir problemim yok. Şu anda en güçlü parti kadar güçlüyüz Muş'ta. DEHAP'tan sonra biz geliyoruz. Bunu değir bütün siyasi partiler söylüyor. Hatta Muş'tan önünüze bir fihrist alsanız, rasgele bir telefon numarası çevirseniz, eminim ki, aynı cevabı alırsınız.
Çocukluğumdan bugüne kadar demokrasi ve özgürlük mücadelesinde hep halkla birlikte oldum. En zor günlerinde bu halkla birlikte hayatı paylaştık, acıları birlikte paylaştık ve bugün de benim hem haklı olduğumu, hem de haksızlığa uğradığımı biliyorlar...
Bu ilgiyi bekliyor muydunuz?
Tabii ki bekliyordum. Ben bu halkın içinden geliyorum. Uzun süredir bu halkın demokrasi, özgürlük, hukuk mücadelesinin bir kavgacısıyım. İnanıyordum tabii ki, inanmasaydım gelmezdim...
DEHAP'la aranızda rekabet yaşanır mı?
Hayır, bizim DEHAP'la aramızda bir rekabet yok. Hiçbir zaman da olmadı. Biz aynı kandan besleniyoruz, halkımız böyle bir rekabet filan düşünmüyor. Siyasette rekabeti de doğru bulmuyorum. Halkımız, eli yüreğinde, vicdanına ve beynine danışacak, öyle karar verecek. İnsanlardan çok fazla oy talebim de yok. Ben mitinglerde ve bire bir görüşmelerde, yapacaklarımı anlatıyorum ve insanların yüreklerine danışarak karar vermeleri gerektiğini söylüyorum.
Muş'ta miting çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Muş'ta en iyi miting yapanlardan birisi benim. Arkamda ciddi bir halk desteği var. Muş'tan Malazgirt'e, Malazgirt'ten Bulanık ve Varto'ya kadar bütün halkı selamlıyorum, teşekkür ediyorum, gerçekten kısa bir dönem içerisinde ben çok geç başladım seçim çalışmalarına. Bir ana rahmi nasıl kendi bebeğini kollar, korursa; halkımız da beni öyle korudu, kolladı, kendilerine bu konuda minnet borçluyum ben. Dün bizim çok muhteşem bir mitingimiz vardı. Muş Merkez'de... Katılımın DEHAP düzeyinde olduğunu siyasi rakiplerim söylüyor.
Halka ne vaat ediyorsunuz?
Barış, demokrasi, iş, verimlilik vaat ediyorum. Bizim ilimiz Türkiye'nin en yoksul illerinden birisi. Bugüne kadar özgürlükler temelinde ciddi bir çabamız oldu ama, bunun yanına aş, iş ve ekmeği koyarak mücadelemizi sürdüreceğiz.
Muştan nasıl bir sonuç çıkar? Milletvekilliği dağılımı nasıl olur?
Bütün siyasi partilerin baraj konusunda sorunu var. DEHAP'ın, MHP'nin, DYP'nin baraj sorunu var. Onun için tahminde bulunmak çok zor. Kimin barajı aşacağını bilsem, daha farklı şeyler söylerdim. İşin ilginç tarafı, Muş'ta AKP ve CHP de güçlü değil. Ama, diğer partiler baraj altında kalınca güçsüzler çok düşük bir oyla milletvekili çıkaracaklar.
Haksızlığa uğradığınız yön nedir? Anlatır mısınız?
Uzun süre, Halkın Emek Partisi'nde (HEP), DEP'de, HADEP'de en son güne kadar bu partilerin en üst düzeyinde görevliydim. Ama buralarda haksızlığa uğradım.
Sizin HADEP'ten ayrılma nedeniniz pek gündeme getirilmedi? Siz bize anlatabilir misiniz, ayrılma ve bağımsız milletvekili olma nedeniniz nedir?
Böyle uygun görüldü, ben bunu çok tartışmak istemiyorum. Yıllarca mücadele ettiğim bir partide haksızlığa uğradığımı düşünüyorum. Parti içerisinde bazı arkadaşlarımız küçük hesaplar yaptı. Türkiye'de büyük ve hepimizi kucaklayan bir parti diliyorum, yani siyasi anlayışım bu. Ama, ben şunu açıkça söyleyeyim: Demokrasi özgürlükler ve bu halkın mücadelesi benim gölgem. Nasıl bir insan kendi gölgesinin üzerinden atlayamazsa, ben de bunun üzerinden atlayamam. Halkın bana karşı ilgi ve alakasını da buna bağlıyorum.
Haksızlığa uğradığınız konu, somut olarak neydi?
Çok fazla onu açmanın kimseye bir yararı yok. Benim söylediklerim yeterli.
Seçimden beklentiniz ne? Seçim neleri çözecek sizce? Türkiye genelinde düşünecek olursak?
Türkiye genelinde ben halkın çok büyük oranda iradesinin parlamentoya yansıyabileceği konusunda kuşkularım var. Halkın iradesinin yansımadığı bir parlamentonun sorunları çözmekte ne kadar yürekli davranacağı konusunda da kuşkularım var. Bu vesileyle bu seçim hemen arkasından bir seçim getirebileceği inancını taşıyorum. Ama her şeye rağmen herkes kendi kimliğini ve partisinin kimliğini aşarak halkımızın ve ülkemizin sorunları doğrultusunda bir konsensüs oluşturması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda bana da görev düşerse, katkı sunacağım. (HA/BB/NK)