Fotoğraf: AA
Uluslararası Köleliğin Kaldırılması Günü'nü vesilesiyle yayımladığı mesajda Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, çağdaş kölelik biçimlerinin etkisi üzerinde durarak, bu tür uygulamaların yirmi birinci yüzyılda hiçbir yeri olmaması gerektiğini vurguladı.
Guterres, mesajında, bu yıl sistemik ırkçılığa karşı küresel protestoların, "kökleri sömürgecilik ve köleciliğin karanlık tarihine dayanan dünya çapındaki adaletsizlik mirasına" yeniden dikkat çektiğini söyledi ve ekledi "Ama kölelik sadece tarihte kalmış bir mesele değildir."
40 milyonu aşkın insan hala kölelik mağduru Birleşmiş Milletler, "İnsan Ticaretinin Önlenmesi ve Başkalarını Fuhşa Sürüklemenin Yasaklanması Sözleşmesi"nin 1951'de Genel Kurulda kabul edildiği gün olan 2 Aralık'ı BM Uluslararası Köleliğin Kaldırılması Günü olarak tanıyor. Bu gün, bu küresel meseleye yönelik farkındalık yaratmak ve insan ticareti, cinsel sömürü, çocuk işçiliğinin en kötü biçimleri, zorla evlendirme ve çocukların silahlı çatışmalarda kullanılmak üzere zorla işe alınması gibi çağdaş kölelik biçimlerinin ortadan kaldırılmasına odaklanmaya yönelik bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Günümüzde çocuk işçiliği, Çocuk Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınmış olan "çocuğun ekonomik sömürüden korunma ve tehlikeli olabilecek veya çocuğun eğitimine müdahale edebilecek veya çocuğun sağlığına veya fiziksel sağlığına zarar verebilecek herhangi bir işi yapmaktan korunma hakkı" çiğnenerek gerçekleştiriliyor. İnsan ticareti, 2000'de BM Genel Kurulunca kabul edilen ve insan ticaretini "tehdit veya güç kullanımı veya sömürü amacıyla diğer zorlama biçimleri yoluyla insan toplama, taşıma, nakletme, barındırma veya alma" olarak tanımlayan "İnsan Ticaretinin, Özellikle Kadın ve Çocuk Ticaretinin Önlenmesi, Ortadan Kaldırılması ve Cezalandırılmasına İlişkin Protokol" ile de açıkça yasaklanmıştır. |
BM öngörülerine göre küresel ölçekte yaklaşık 25 milyonu zorla çalıştırılan ve 15 milyonu zorla evlendirmiş 40 milyonu aşkın insan çağdaş kölelik mağduru. Her dört mağdurdan biri çocuk ve mağdurların yüzde 71'i kadınlar ve kız çocukları.
Eşitsizlik ayrımcılığı 'daha da güçlendiriyor'
Guterres, "Yoksul ve marjinal gruplar[ın], özellikle ırksal ve etnik azınlıklar, yerli halklar ve göçmenler[in], çağdaş kölelik biçimlerinden orantısızca etkilen[diğini]" söyledi ve "cinsiyet eşitsizliği[nin], ayrımcılık kalıplarını daha da güçlendir[diğinin]" altını çizdi.
Kölelik biçimleri, soydan gelen kölelik, zorla çalıştırma, çocuk işçiliği, ev içi kölelik, zorla evlendirme, borç köleliği, cinsel sömürü de dahil olmak üzere sömürü amacıyla insan ticareti ve çocukların silahlı çatışmalarda zorla askere alınmasıyla da tezahür ediyor.
Yirmi birinci yüzyılda köleciliği kabul edemeyiz
BM Genel Sekreteri, toplumun tüm kesimlerini, kölecilik uygulamalarını sona erdirmek için kolektif çabalarını güçlendirmeye çağırdı.
"BM Çağdaş Kölelik Biçimleri Gönüllü Güven Fonu'na katkıda bulunmak da dahil olmak üzere mağdurları ve hayatta kalanları tanımlamak, korumak ve güçlendirmek için destek çağrısında" bulundu.
Guterres mesajında, ırkçılık, ırk ayrımcılığı, yabancı düşmanlığı ve bunlarla ilintili hoşgörüsüzlükle mücadele için somut önlemler öneren kapsamlı, eylem odaklı bir belge olan Durban Deklarasyonu ve Eylem Programı'nı ve ayrıca deklarasyonun köleliğin ve köle ticaretinin insanlığa karşı suç olduğunu ve her zaman böyle olması gerektiğini kabul ve ilan ettiğini de anımsattı.
"Bu kilometre taşı belge, köleliği ve kölelik benzeri uygulamaları insan haklarının açık ihlalleri olarak tanımlıyor ... yirmi birinci yüzyılda bu ihlalleri kabul edemeyiz." dedi.
(AEK)