Haberin İngilizcesi için tıklayın
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için 4 Ağustos 2017’de Kadıköy Süreyya operası önünde yaptıkları eylemde gözaltına alınan 33 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması 19 Ocak’ta görülecek.
Nuriye ve Semih İçin Dayanışma, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde düzenledikleri basın toplantısında Gülmen ve Özakça’nın taleplerine destek olma ve duruşmaya katılma çağrısı yaptı.
Gülmen ve Özakça'nın işe iade talebiyle başladıkları açlık grevi ise bugün 315. gününde.
İddianame’den: Gülmen ve Özakça’yı “Anmak”
Nuriye ve Semih İçin Dayanışma, Haziran 2017’den beri her Cuma Kadıköy’deki Süreyya Operası önünde eylem yapıyor.
4 Ağustos 2017’de, açlık grevinin 149. gününde eylem için toplandıklarında yürümelerine izin verilmedi, polis şiddeti ile 33 kişi gözaltına alındı. Daha sonra serbest bırakıldı.
Aralarında Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilcisi Ümit Efe, Gülmen ve Özakça’nın tutuklu avukatlarından Barkın Timtik, Meryem Göktepe’nin de olduğu 33 kişi hakkında “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız Katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama” suçlamasıyla dava açıldı.
Cumhuriyet savcısı Ali Dereli’nin hazırladığı iddianamede Gülmen ve Özakça isimli şahısları “anmak” için toplandıkları ifadeleri geçti.
Yoleri: İadeler karşılanmalı, yasaklama kaldırılmalı
İHD’deki toplantıda konuşan İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri insan hakları savunucuları olarak iki talepleri olduğunu söyledi.
“Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile işinde edilen tüm kamu emekçilerinin işlerine geri dönmelerini talep ediyoruz. İkinci talebimiz toplanma, gösteri yapma, ifade hakkının kullanıldığı yerler olan bu tür gösteri alanlarının hiçbir şekilde yasaklanmaması gerektiği hakkında. Yasaklama ve baskıların bir an evvel kaldırılmasını talep ediyoruz.”
Gündoğdu: Seyirci kalmayalım
Nuriye ve Semih İçin Dayanışma adına yapılan açıklamayı hakkında dava açılan isimlerden Ülkü Gündoğdu okudu. Gündoğdu polis şiddeti ile gözaltına alındıklarını hatırlattı, “Bizler; ölüm sınırında baş eğmeyen iki kamu emekçisi ile; Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile dayanıştığımız için yargılanıyoruz” dedi.
“Ölüm sınırında direnen Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın bir an önce duyulması ve talepleri için seslerine ses olalım. Seyirci kalmayalım, ‘Artık Yeter’ diyelim, dayanışmayı büyütelim. Nuriye ve Semih için Dayanışma’nın Kartal Anadolu Adliyesi'ndeki duruşmasına tüm kamuoyunu davet ediyoruz.”
Esen: Her Cuma 19.30’da Kadıköy’deyiz
4 Ağustos’taki eylemde İnsan Hakları Anıtı performansı sergileyen Ebru Esen de yargılananlar arasında. Esen, o gün yaşananları şöyle anlattı:
“Aylardır zaten direnişi sürdürüyor, yüzlerce kişi yürüyüp açıklama yapıyorduk. O gün devlet bizi yürütmeme kararı alınca gösterdiğimiz irade karşısında saldırıya uğradık, işkence ile yerlerde sürüklenerek gözaltına alındık.”
“Nuriye ve Semih’in haklı direnişinin, ekmek kavgasının yanındayız. Biz sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Herkesi Süreyya Operası’nda her Cuma 19.30’da yapılan eylemimize ve mahkemeye davet ediyoruz.
Dayanışma’dan Gamze Nihal İyidoğan da “iki insan her an farklı durumla karşılaşabilir” diyerek dayanışma çağrısı yaptı.
Efe: Yeni ölümler istemiyoruz
Yarın açlık grevlerinin 316. Gününde olacak Gülmen ve Özakça’nın OHAL Komisyonu kararını ve işlerine iade edilmeyi beklediklerini vurguladı.
“Çok kayıplar yaşadık. Biz bu dayanışmamıza başlarken insan hakları savunucuları olarak artık yeni ölümler istemediğimizi, iki insanın haklı taleplerinin çiğnenmesine tanıklık etmek istem vurguladık.
“Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın bu kadar masum, haklı taleplerine bu kadar kayıtsız kalınması, tüm dayanışmaların polis şiddeti ile karşılaşmasını kınıyoruz. Onları yaşatmak ve işlerine geri iade edilebilmeleri için mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Efe, duruşmanın görüleceği 19 Ocak’ın Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülme yıldönümü olduğunu belirtti.
“Mahkemelerin hep böyle günlere denk gelmesi manidardır ama bizim açımızdan manidar değildir. O gün 2007’de katledilen dostumuz ve insan hakları savunucusu Hrant Dink’i de anmış olacağız. Her ortamda her zaman mücadele arkadaşlarımızı anmaya devam ederken daha fazla ölüm üreten bu sistemin, bu politikaların devam etmemesi için de konuşacağız.” (BK)