Ömar Thamena, 46 yaşında mühendis. BBC'de kendisi hakkında verilen bilgi bu. Ama asıl önemli olan Thamena'nın ne yaşı, ne işi, ne cinsiyeti. Önemli olan tek şey, onun şu anda yaklaşık bir buçuk milyon insanla birlikte yeryüzünün cehenneminde yaşıyor olması: Gazze'de.
"Kız kardeşimi, eşimin erkek kardeşini, kuzen ve yeğenlerimden beşini kaybettim. Şu anda hiçbir şey hissetmiyorum. Doğru kelimeleri bulamıyorum. Bütün bildiğim saldırı bir hata değildi. İsrail altı füze attı. Bu nasıl bir hata olur."
Ömer, Batı Şeria'da yaşamaya çalışan, Gazze'deyse hayatta kalma mücadelesi veren tüm Filistinliler gibi, acısına üzülmekten çok, yapılanın "hata" olduğunu duyurmaya çalışıyor.
Artık dünya onları duysun, görsün, gördüğünü ve duyduğunu "umursasın" diye. Son 50 yılda olmamış bir şey olsun da, dünya, Gazze'de kıstırılan hayatlarına gözlerini açsın diye. Ve yine tüm Filistinliler gibi ekliyor Ömer, "İsrail bizi evlerimizden kovmak istiyor, ama bir yere gitmeyeceğiz. Burası bizim topraklarımız."
Bu cümlenin adresi ise İsrail. "Ne yaparsanız yapın, hepimiz teker teker ölene kadar buradayız, ektiğiniz düşmanlık tohumlarını, ailelerimizin kanlarıyla suluyorsunuz. Ama demir irademizi ne bombalarınız, ne gizli suikast timleriniz, ne de kontrol noktasında yaptığınız eziyetler, yumuşatabilir" diyor.
Bir günde ailesinin toplam yedi üyesini kaybeden Ömer Thamena'nın bir mesajı dünyaya, bir mesajı İsrail'e; kendisiyse hiçbir şey hissedemiyor.
Çocuğu öldürülen bir baba BBC muhabirine konuşuyor: "Bir roket hata olabilir, ama kaç roket atıldığını unutmayın. Bunun bir hata olduğuna inanamam."
Çok değil daha iki ay önce İsrail, "çok isabetli atışlarıyla" bir ülkenin tüm altyapısını, ekonomisini, çevresini, insanlarını, umutlarını, hayatlarını yerle bir etti. Halen insanları sakat bırakmaya devam eden salkım bombaları, zenginleştirilmiş uranyum kullandığına dair iddialar, Gazze'de kullandığı ve insanların iç organlarını eriten kimyasallar içeren bombalardan sonra, hâlâ Filistinliler, roketlerin kazara evlerinin üstüne düşmediğini anlatmaya çalışıyorlar bize.
Bu acz karşısında Ömer'in söyledikleri kalıyor geriye: Doğru kelimeleri bulamıyorum. (TS/TK)