Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) adı altında yürütülen son operasyonda çoğu gazeteci 36 kişinin tutuklanması üzerine dün Özgür Gündem Gazetesi'nde bir toplantı yapıldı.
Milliyet Gazetesi yazarı Nuray Mert, Taraf Gazetesi yazarı Roni Margulies, Avukat Eren Keskin, Evrensel Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Fatih Polat ve bianet Proje Danışmanı Nadire Mater, bianet Koordinatörü Özlem Dalkıran'ın da katıldığı toplantıda "Bundan sonra nasıl bir tutum almak gerekiyor?" sorusu çevresinde tartışıldı.
Toplantıda, en son "KCK" adı altında yapılan "gazeteci operasyonu"nda gözaltına alınan ve dört gün sonra serbest bırakılan Etkin Haber Ajansı (ETHA) editörü Arzu Demir de yaşadıklarını anlattı.
"Böyle kolay tutuklama görmedim"
Özgür Gündem Genel yayın Yönetmeni Eren Keskin konuşmasına, "Bir şema olduğunu biliyoruz. Gözaltındaki arkadaşların da gördüğü, emniyetin elinde bir şema var" diye başladı.
"Bu şemanın tepesinde Murat Karayılan var. Ondan oklar çıkıyor ve bir liste oluşuyor. Gazete, TV, dergi isimleri, medya çalışanlarının adları var. Bir kısmı da son operasyonda alınanlardı.
"Gözaltına alınan gazeteciler yalnızca haberleriyle ilgili sorgulandı. Sorular 'niye onunla röportaj yaptın? Neden bununla telefonda konuştun? Neden bunu yazdın?'dan öteye gitmedi.
"23 yıldır avukatım, hep siyasi davalara girdim. Ama böylesine kolay tutuklama, bu kadar dayanaktan yoksun iddialar görmedim."
Konuşmacılar yeni Anayasa paketinin bir umut olma özelliğini giderek kaybettiğini, inandırıcılığını yitirdiğini, anayasa'da ortak payda oluşturmak için önce tutuklamaların son bulması gerektiğini söylediler.
"Hobi olarak demokrat olunmaz"
Toplantıda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gazete yöneticileriyle yaptığı "terör haberlerinin işlenişi" konulu basına kapalı basın toplantısından sonra yaygın medyanın Kürt meselesinin Kürt tarafına kendini kapadığı konusu da gündeme geldi.
Tutuklamaların kamuoyuna doğru yansıtılmamasının, çözüm yolunu tamamen kapadığı tespitinin ardından bu durumun kırılması için neler yapılabileceği konuşuldu.
Nuray Mert, "bu toplantıya yaygın medyadan birçok insan davet edildi. Onlar neredeler?" diye sordu, "Bu sembolik dayanışma toplantılarında bizzat bulunmak gerekiyor. Çünkü buraya geniş katılım sağlandığında bu bir koruma oluşturuyor" dedi.
"Toplantıya katılmanın ne anlama geldiğini hatırlamaları gerekiyor. Demokratik tepki gösterilmediği için durum bu hale gelebildi. Böyle devam ederse, tutuklamalar beş katına da çıkabilir ve diyecek bir şey kalmaz. Buraya gelmek, yaşananları yazmak lütuf değil, sorumluluktur. Hobi olarak demokrat olunmaz."
Liste çıkarılmalı
Nadire Mater, tutuklu gazeteciler hakkında net bir sayı verilememesinin uluslararası arenada da zorluk yarattığını belirterek, "Her gazete, kendi dökümünü yapmalı. Medya çalışanları, dağıtımcılar, gazeteciler, hepsinin yaptıkları işlerin de belirtildiği yeni bir liste oluşturulmalı" önerisinde bulundu.
"Ötekiler kısmındaydım"
Gazeteci Demir, operasyona "gözdağı vermek" için dâhil edildiğini, polisin elindeki şemada da, Kürt basınında çalışmadığı için adının "ötekiler" kısmında bulunduğunu söyledi.
"13 yıllık gazeteciyim, önüme getirilen haber sayısı üçtü. Senaryoya uygun haberler seçiyorlar. Ne kadar çok şey yaparsak o kadar az tutuklanırız. Bu yüzden herkese büyük sorumluluk düşüyor." (IC)