* Fotoğraflar: Anadolu Ajansı (AA), Pexels
Fransalı seçmenler Cumhurbaşkanlığı seçimleri için bugün (10 Nisan) sandık başına gidiyor. 48,7 milyon seçmenin oy kullanacağı seçimler Fransa yerel saatiyle sabah saat 8'de başlayacak, saat 19'da sona erecek. Büyük kentlerde saat 20'ye kadar oy kullanmak mümkün olacak.
Anayasa Mahkemesi ilk turun resmi sonuçlarını 13 Nisan'da açıkladıktan sonra seçimlerin ikinci turu 24 Nisan'da yapılacak.
Mevcut Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da aralarında bulunduğu 12 aday arasından en yüksek oyu alan iki adayın yarışacağı ikinci turun galibi ise en geç 13 Mayıs tarihinde resmen göreve başlayacak.
2017'deki seçimlerde olduğu gibi 2022 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de Macron ve aşırı sağcı Marine Le Pen arasında geçmesi bekleniyor.
Peki, seçimlerde hangi adaylar yarışıyor? Anketler kazanma şansları için ne söylüyor? Hangi konuların seçmenlerin tercihinde etkili olması bekleniyor?
Adaylar kimler? Anketler ne söylüyor?
Seçimlerde en az 500 imza toplama kriterini yerine getirerek resmen aday olmaya hak kazanan 12 aday yarışıyor.
Merkezdeki "Cumhuriyete Yürüyüş" (La République en marche) hareketinin adayı Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da bu adaylardan biri.
7 Mayıs 2017'deki ikinci tur seçimlerde Marine Le Pen'e karşı 20 milyondan fazla seçmenin oyunu alarak yüzde 66,1'lik oy oranıyla Cumhurbaşkanı seçilen Macron, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı bağlamında gösterdiği diplomatik çabaların da etkisiyle anketlerde yükselişe geçmişti.
Fakat BBC'nin aktardığına göre, söz konusu yükseliş sadece bundan iki hafta öncesine kadar devam edebildi. Bir ay önce Macron ve Ulusal Birlik Partisi lideri Le Pen arasında 10 puanlık bir oy farkı varken bugün anketler Macron'un yüzde 27, Le Pen'in yüzde 24 oy alacağını öngörüyor.
Sol görüşlü "Boyun Eğmeyen Fransa" (La France insoumise) hareketinin lideri Jean-Luc Mélenchon anketleri üçüncü sırada götürüyor.
Diğer adaylar kimler?Bugünkü seçimlerde yarışan diğer dokuz aday ise şu şekilde: Nathalie Arthaud - İşçi Mücadelesi Partisi (Lutte Ouvrière) Bu aday ve partilerin siyasi duruşları ise kısaca şu şekilde özetlenebilir: Emmanuel Macron (liberal), Marine Le Pen (milliyetçi), Valérie Pécresse (muhafazakar), Jean-Luc Mélenchon (radikal sol), Eric Zemmour (milliyetçi), Yannick Jadot (çevreci), Fabien Roussel (komünist), Anne Hidalgo (sosyal demokrat), Nicolas Dupont-Aignan (muhafazakâr/ ulusalcı), Jean Lassalle (kırsalcı), Philippe Poutou (troçkist), Nathalie Artaud (troçkist). |
Seçmen ne istiyor?
Bu ayın başında ülkede yapılan bir anket, seçmenlerin yüzde 80'inin seçim kampanyasının "düşük kalitede" geçtiğini düşündüğünü gösteriyor. Bu da seçime katılımın az olacağı endişesini beraberine getiriyor.
Seçimlere bir hafta kala yapılan anket, halkın yüzde 54'ünün "seçim kampanyası henüz başlamamış gibi hissettiğini" ortaya koyuyor; seçmenlerin yüzde 30'unun sandık başına gitmeyebileceği öngörülüyor.
İki yılı aşkın süredir devam eden pandemi, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve özellikle artan hayat pahalılığının ardından adayların yeni siyasi fikirler veya vizyon sun(a)maması ve sorunlarına getirilen çözüm önerilerinin yetersiz kalması ise seçmenlerin dile getirdiği şikayetlerden bazıları.
"Çalışan ve arabalarında uyumak zorunda olan Fransızlar"
Örneğin, bu hafta Spézet bölgesinde Macron'un mitingine katılan bir seçmen şöyle söylemişti: "Çalışan ama arabalarında uyumak zorunda olan çok fazla Fransız var. Çünkü bir daireye paraları yetmiyor ve onlara kimse yardım etmiyor. Bu, utanç verici. Eskiden sol adaylara oy verirdim ama bu sefer gayet sağ görüşlü bir adaya da oy verebilirim."
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) paylaştığı Şubat 2022 tüketici fiyat endeksine göre de, Fransa'nın yıllık enflasyonu yüzde 3,6 olarak ölçülmüştü. Bu rakam bir önceki ay yüzde 2,9'du.
Öte yandan, başkent Paris'teki hükümet ve yerleşik partiler ile ülkenin geri kalanı, özellikle de kırsal kesimleri arasındaki "kopukluk" da Fransalı seçmenlerin dile getirdiği diğer bir konu olarak öne çıkıyor.
"Yönetim değişiyor, hiçbir şey değişmiyor"
Almanya'nın ARD kanalından Sabine Rau'ya konuşan Marseilles-lès-Aubigny'li bazı yurttaşlar şöyle diyor örneğin:
"Dürüst olmak gerekirse kimse burada seçimler hakkında konuşmuyor. Köyümüze zaten kimse gelmiyor. Seçim afişlerini görüyoruz ama hepsi bu. Hiçbir siyasetçi bize ne istediğimizi sormak için gelmiyor.
"Yönetimler değişiyor ama hiçbir şey değişmiyor, biz de artık bir şey beklemiyoruz ... Ben size kendi fikrimi söyleyebilirim. Ben oy vermeyeceğim."
Peki, adaylar artan ekonomik zorluklar ve hayat pahalılığı ile üzerine eklenen seçmen küskünlüğü bağlamında onlara ne vadediyor?
Adaylar ne vadediyor?
The Guardian'ın aktardığına göre, 20 yıl içinde tekrar seçilen ilk Fransa Cumhurbaşkanı olmak için kampanya yürüten Macron vergileri düşürmeyi, emeklilik yaşını 65'e çekmeyi ve işsizliği azaltmayı vadediyor.
Cumhurbaşkanlığının daha ilk aylarında "zenginlerin cumhurbaşkanı" olmak ile eleştirilen ve görevde olduğu süre zarfında akaryakıt zamlarını protesto etmek için başlayıp zamanla hayat pahalılığına ve yüksek vergilere tepki olarak büyüyen Sarı Yelekliler protestoları ile karşı karşıya kalan Macron'un rakibi Le Pen'in ana gündem konusu ise hayat pahalılığı.
Le Pen'in göçmen karşıtı programı başörtüsünü tüm kamusal alanlarda yasaklamayı öngörürken Eric Zemmour da benzer bir politikayla öne çıkıyor.
Deutsche Welle (DW) Türkçe'nin aktardığına göre, Zemmour Le Pen'i "milliyetçilikten ödün vermekle" suçluyor. İslam ve Müslümanlar ise Zemmour'un en önemli siyasal ve ideolojik meselesini oluşturuyor.
İslam ile demokrasinin "bağdaşmağını" savunan Eric Zemmour Müslümanların "aşırı çoğaldığını" ve böyle giderse 2060'lı yıllara doğru Fransa'da çoğunluğu oluşturacaklarını iddia ediyor.
Sol aday Jean-Luc Mélenchon ise yeşil enerjiye yatırım yapmayı, emeklilik yaşını düşürmeyi, asgari ücreti yükseltmeyi ve zenginleri vergilendirerek serveti yeniden dağıtmayı vadediyor. Mélenchon ayrıca Cumhurbaşkanı'nın yetkilerini azaltmak için Anayasa değişikliği yapmak istiyor.
Rusya-Ukrayna savaşının etkisi
Fransa'nın seçim sürecine girdiği dönemde Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaş da seçimlerde önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
Mevcut Cumhurbaşkanı Macron, Ukrayna konusunda AB ve diğer Batılı müttefiklerle eş güdümlü hareket edilmesini ve bu süreçte Rusya Devlet Başkanı Putin ile diyaloğun koparılmamasını savunuyor.
Macron bu dönemde Putin ile "sık sık konuştuğu" için özellikle Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki'nin eleştirisine maruz kalmıştı.
Öte yandan, 2017'deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Rusya lideri Putin'in açıkça desteğini dile getirdiği Le Pen'in partisinin Rusya merkezli bir bankadan aldığı krediyi halihazırda geri ödediği biliniyor.
5 Nisan'da Brittany'e gerçekleştirdiği seçim gezisi sırasında gazetecilere konuşan Macron, isim vermeden Le Pen'e yüklenmişti:
"Vladimir Putin'e karşı kayıtsızlık veya Rus finansmanı arıyorsanız bana bakmamalısınız ... Diğer adaylara bakıyor olmanız gerek. Bunu unutmayın."
Fransa'nın Le Monde gazetesine konuşan uzman Gilles Paris'e göre ise Ukrayna aşırı sağcı aday Zemmour'un "kampanyasını yerle bir etti".
Paris, Zemmour'un "Rus yanlısı tutumunun bir yük olduğu" görüşünde. Ona göre, "Marine Le Pen daha ılımlı bir tavır takınacak kadar zekice davranmış, mültecileri [hemen] kabul etmeye hazır olduğunu" söylemişti.
Gilles Paris, "Zemmour'un Ukraynalı mültecilerin Fransa'da hoş karşılandığını anlamasının iki gün sürdüğünü" söylüyor.
O günden bu yana ise Marine Le Pen'in Eric Zemmour'un oylarının hatırı sayılır bir bölümünü topladığı tahmin ediliyor.
Fransa yönetim sistemi hakkındaFransa, yarı başkanlık sistemi ile yönetiliyor. 5 yıllık süre için doğrudan halk tarafından seçilen ve en fazla iki dönem görev yapabilen Cumhurbaşkanı, geniş yetkilere sahip. Başta dış politika olmak üzere, siyasi yetkileri bulunan, ancak parlamentoya karşı sorumluluk taşımayan Cumhurbaşkanı, hükümetin işleyişinin içinde olmakla birlikte, Bakanlar Kurulu adına parlamentoya karşı sorumluluk Başbakan'da. Parlamentonun 577 üyeli Ulusal Meclis ve 348 üyeli Senato olmak üzere iki kanadı var. Ulusal Meclis üyeleri doğrudan halk tarafından seçilirken, Senato üyeleri, ulusal ve yerel düzeylerdeki seçilmiş kişilerden oluşan bir "ikinci seçmen" grubu tarafından seçiliyor. * Kaynak: Türkiye Dışişleri Bakanlığı |
(SD/AÖ)