* Fotoğraflar: Anadolu Ajansı (AA)
İkinci turu bu pazar (24 Nisan) yapılacak Fransa Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi adaylar Emmanuel Macron ve Marine Le Pen canlı yayın tartışması için dün akşam (21 Nisan) bir araya geldi.
Ülkedeki büyük haber kanallarının yanı sıra en büyük iki televizyon kanalında da yayınlanan ve 2 saat 45 dakika süren tartışmada, anketlerde Fransa halkının en önemli sorunu olarak öne çıkan hayat pahalılığı, özellikle Rusya-Ukrayna bağlamında uluslararası ilişkiler, Avrupa Birliği (AB), emeklilik ile ilgili düzenlemeler, göç ve vergi indirimi gibi bir dizi konu tartışıldı.
10 Nisan'da yapılan ve toplam 12 adayın yarıştığı ilk tur seçimlerde Macron oyların yüzde 28,1'inin alarak birinci çıkmış, Le Pen ise oyların yüzde 23,3'ünü alarak ilk turu ikinci olarak tamamlamıştı.
Ipsos araştırma şirketinin son yaptığı ankete göre seçim yarışını rakibi aşırı sağcı Marine Le Pen karşısında 12 puan farkla önde götüren mevcut Cumhurbaşkanı Macron, dünkü canlı yayın tartışmasından sonra yapılan ankette de halk tarafından yüzde 59'la daha ikna edici bulundu.
Neredeyse 50 yıldır Fransa Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin önemli bir geleneği haline gelen canlı yayın tartışmasından önce çıkanlar şöyle...
Hayat pahalılığı
* Fotoğraf: France 24 English - video ekran görüntüsü
The Guardian'ın aktardığına göre, Le Pen konuşmaya ülkedeki hayat pahalılığına değinerek başladı. "Önümüzdeki yılın mutlak önceliğinin Fransızlara parasını geri vermek" olduğunu söyleyen Le Pen, akaryakıt ve enerjiden alınan KDV'yi düşürme sözü verdi.
"Fransız ailelere her ay fazladan 150 ile 200 Euro sağlamak için vergi indirimine gitmek" Le Pen'in diğer bir seçim vaadiydi.
Macron'un "hayat pahalılığı krizi" karşısında önerisi ise "acil bir önlem olarak fiyatları dondurmak" oldu. Macron bunun KDV'yi düşürmekten daha etkili bir yol olacağını savunurken Le Pen buna cevaben "Avrupa enerji pazarından çıkmak gibi daha kalıcı bir şey istediğini" söyledi.
Le Pen'in maaşları yüzde 10 arttırma önerisine ise Macron karşı çıktı. "Maaşlara Cumhurbaşkanı değil işverenler karar verir" diyen Cumhurbaşkanı, Le Pen'i "insanları maaşları yüzde 10 arttıracağına inandırmakla" suçlayarak "Bu, doğru değil" diye itiraz etti.
Emeklilik yaşı ve emekli maaşı da iki adayı karşı karşıya getiren diğer bir nokta olarak öne çıktı. Macron seçim vaadini tekrarlayarak 2031 yılında emeklilik yaşının 62'den 65'e çıkması gerektiğini savunurken Marine Le Pen emeklilik yaşında değişiklik yapmayacağını dile getirdi.
Ukrayna savaşı ve Rusya ile ilişkiler
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turundan önce de iki adayı karşı karşıya getiren Rusya-Ukrayna savaşı ve Rusya ile ilişkiler konusu dün akşamki canlı yayın tartışmasının da gündemindeydi.
Macron yine Le Pen'in Rusya ile ilişkilerini eleştirdi.
"Fransa'nın çıkarlarını savunamazsın çünkü çıkarların Rus güçlerine bağlı" diyen Macron, "2015'te bir Rus bankasından kredi aldın, hala geri ödemedin" ifadelerini kullandı. Le Pen ise "hiçbir Fransız bankasının partisine kredi vermemesi nedeniyle Ruslardan para aldığını" söyledi.
Ukrayna'ya askeri yardımlar konusunda da konuşan Le Pen, "Ukrayna'ya askeri teçhizat sağlamanın Fransa'yı da savaşa sokabileceği konusunda" uyarıda bulunurken Macron'un Ukrayna'yı destekleme ve sığınmacıları ülkeye kabul etme yaklaşımını destekledi.
Macron ise Marine Le Pen'in Rusya'nın 2014'te Kırım'ı ilhakını tanıyan ilk siyasi liderlerden biri olduğunu hatırlattı.
Avrupa Birliği
Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin geleceği ise Macron ve Le Pen'in tartışmasında bir diğer konu başlığı olarak öne çıktı.
Le Pen Fransa'nın "AB'de kalmasını, ama Avrupa Komisyonu'nu devre dışı bırakacak bir Avrupa ulusları birliği yaratmak istediğini" söyledi.
Macron'a göre ise bu "el altından" bir "Frexit", yani Fransa'nın Britanya gibi Avrupa Birliği'nden ayrılması anlamına geliyordu.
Le Pen, "Senin kıtasal bir güç olarak Fransa hakkında dar bir vizyonun var, fakat Fransa tekrar bir küresel güç olmalı" dedi.
İklim krizi
Tartışmanın ilerleyen dakikalarında izleyiciler Macron'un Le Pen'i "iklim şüpheciliği" ile, Le Pen'in ise Macron'u "iklim ikiyüzlülüğü" ile suçladığına şahit oldu. Nitekim, iki adayın iklim ve çevre ile ilgili görüşleri "daha fazla nükleer santral inşa etmek" dışında taban tabana zıttı.
BBC Türkçe'nin aktardığına göre, Marine Le Pen "iklim değişikliğinden binlerce kilometre öteden yapılan ithalatın sorumlu olduğunu" ve "yerel üretimin küresel ısınmayla mücadeleye yardımcı olacağını" savundu.
"Rüzgar türbinlerinden daha kötü bir şey olmadığını" da iddia eden Le Pen'in karşısında Macron, yenilenebilir kaynakların sürecin bir parçası olması gerektiğini ve "rüzgar türbinlerinin istihdam yarattığını" söyledi.
Göç
İki buçuk saati aşan canlı münazaranın en tartışma yaratan konularından biri de Le Pen'in kamu alanlarında başörtüsünü yasaklama vaadiydi.
Ülkede artan "barbarlıktan" dem vuran Le Pen, bu durumdan "anarşik ve kitlesel göçü" sorumlu tuttu. Aşırı sağcı aday ayrıca "polisi yeniden silahlandırma" ve ülkedeki hapishane kapasitesini 25 bin arttırma sözü verdi.
Göç konusuna geri dönen Le Pen, "aşırı İslam" ile mücadele edeceğini, "radikal camilerin kapatılması gerektiğini ve güvenlik tehdidi olarak kabul edilen göçmenlerin sınır dışı edilmesini" savundu.
Le Pen, "Ben kamu alanlarında başörtüsünün yasaklanmasından yanayım. Bu, aşırı İslam'ın dayattığı bir üniforma" dedi.
Macron ise şu cevabı verdi: "Endişe verici olan, terörden İslam'a, oradan yabancılara geçiyor oluşunuz. Bütün sorunları birbirine karıştırıyorsunuz. Söyledikleriniz toplu konut bölgelerinde iç savaşa sebep olacak. Bu çok ciddi bir durum". (SD)