Filmmor Kadın Kooperatifi, Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı'nın (TÜRSAK) Başkanı Engin Yiğitgil'i, Bir İletişim Genel Müdürü Nimet Demir'e sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığı için hapis cezasına çarptırılmasının ardından, ikinci kez istifaya çağırdı.
Yiğitgil, 2007'de gerçekleştirilen 44. Antalya Altın Portakal Film Festivali sırasında, festivalin iletişim danışmanlığı görevini üstlenen Demir'e saldırmıştı. Kadın filmleri festivalleri düzenleyicileri ve kadın sinemacılar, Yiğitgil'i ilk kez 1 Kasım 2007'de istifaya çağırmıştı.
Ancak Yiğitgil, olayı yalanlamış, haber yapan gazetecilere ve Filmmor Kadın Kooperatifi'ne, "kazanacağı tazminatı Hayvanları Koruma Derneği'ne bağışlayacağını" beyan ederek davalar açmıştı. Yiğitgil, bu davaların hiçbirini kazanmamıştı.
Üç yılın ardından Yiğitgil, "hakaret" ve "yaralamaya teşebbüs" suçlamalarıyla yargılandığı davada suçlu bulundu. Antalya 4. Sulh Ceza Mahkemesi, 11 Ekim 2010'da Yiğitgil'i 13 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.
"Her dil, sınıf ve görüşten erkek şiddet uygulayabilir"
Filmmor Kadın Kooperatifi, hayvan beslediği ve klasik müzik sevdiği için Yiğitgil'in bir kadına şiddet uygulamayacağını savunan kişiler olduğunu hatırlatarak, benzer durumlarda kadının beyanının esas alınmasının önemine dikkat çekti:
"Kadınlara yönelik şiddet, kadınlar ve erkekler arasındaki eşitsiz koşullar, erkekler lehine biriken güç ve egemenlikten kaynaklanır ve beslenir.
Her sınıf, dil, din, siyasi görüşten erkek, kadınları sindirmek için bu yöntemi kullanabilir. Yani arabesk, caz ya da klasik müzik sevmek kadınlara yönelik şiddetin bir yöntem olarak kullanılıp kullanılmayacağını belirlemekte ayırt edici bir unsur değildir.
Benzer durumlarda hiçbir bahane aramaksızın, uluslararası hukukta olduğu gibi kadının beyanı esas alınmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, genellikle gücün ve tahakkümün devamlılığı ve pekiştirilmesi için kullanılan bir araç olarak şiddet, genelde güçsüz olan üzerinde daha kolay uygulanır. Güçsüz olanın açıklaması ve karşı çıkması zordur. Çünkü bu güç ilişkileri içinde inkâr edilmesi, üstünün örtülmesi daha kolay mümkün olur.
Bir kadının bütün bu eşitsiz koşullara rağmen bu şiddeti ifşa ettiği durumda beyanı esas alınmalı, hiçbir şekilde şiddete uğrayan kadını yargılayan, zihinsel ve duygusal bütünlüğüne bir kez daha zarar verecek eylem ve söylemler içinde bulunulmamalıdır." (BB)