EŞİK’ten 10. Yargı Paketi tepkisi: Bunlar yasa değil, buyruk
Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmeye başlanan ve kamuoyunda “10. Yargı Paketi” olarak bilinen yasa teklifine karşı çıklama yayımladı.
Açıklamada, teklifin ceza adaleti sistemini, çocuk haklarını ve ifade özgürlüğünü hedef aldığı vurgulandı, yasa yapma sürecinin anti-demokratik biçimde ilerlediğine dikkat çekildi.
“Baskı Yasası reform gibi sunuluyor”
TBMM Adalet Komisyonu’ndan geçen ve 30 maddeden oluşan yasa teklifinin görüşmeleri, yalnızca 15 saatte tamamlandı. 3 Haziran gecesi TBMM Genel Kurulu’na gelen teklifin, iktidar tarafından “yargı reformu” olarak sunulmasına tepki gösteren EŞİK, bu düzenlemenin sorunları çözmek yerine yeni hak ihlalleri doğuracağını, Anayasa’ya açıkça aykırı olduğunu belirtti.
EŞİK’in açıklamasında, “İktidarın alelacele ve dayatmacı yasa yapma yöntemi artık bir yönetim tarzına dönüştü. Anlaşılmaz olan ise muhalefetin buna yalnızca cılız tepkilerle eşlik etmesi,” denildi.
Teklifte, Ceza Kanunu’nun birçok maddesinde cezaların artırılması öngörülüyor. Ancak EŞİK’e göre bu değişiklikler, cezanın infaz sürecinde etkinlik sağlanmadığı sürece toplumda cezasızlık algısını güçlendiriyor. Özellikle kadınlara yönelik şiddet ve toplumsal cinsiyet temelli suçlarda, cezaların etkin infazı devletin yükümlülüğüdür. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bir kişiye 10 yıl ceza verilip yalnızca 2 yıl cezaevinde tutuluyorsa, bu sistemin adil olduğu söylenemez. Bu durum toplumun adalet duygusunu zedeliyor, mağdurların inancını yok ediyor.”
“Çocuk hakları geriye götürülüyor”
EŞİK, paketin çocuklara ilişkin düzenlemelerini de eleştirdi. Yeni düzenlemeyle çocukların eğitim evleri yerine doğrudan kapalı cezaevlerine gönderilmesinin önü açılıyor. Ayrıca koşullu salıverme ve denetimli serbestlik gibi uygulamalardan yararlanabilmeleri için çocukların belirli bir süre cezaevinde kalmaları öngörülüyor.
“Çocuğun üstün yararı bir ilke değilmiş gibi davranılıyor. Oysa bu, ulusal ve uluslararası hukukun temelidir.”
İfade özgürlüğüne yönelik getirilen yeni düzenlemeler, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarına açıkça aykırı bulunuyor. Özellikle internet içeriklerinin bant daraltma yoluyla engellenmesi, BTK Başkanı’na yeniden içerik kaldırma yetkisi verilmesi gibi maddeler, AYM'nin daha önce iptal ettiği hükümlerle örtüşüyor.
“AYM kararları hiçe sayılıyor, hukukun üstünlüğü yok sayılıyor. Bu teklif, yargı ile inatlaşma politikasının yeni bir örneği.”
EŞİK, muhalefet partilerine de çağrıda bulunarak, halktan kaçırılan yasama süreçlerine yalnızca izleyici kalınmaması gerektiğini belirtti. Açıklamada, “Bu düzende yasa değil, buyruk geçer. Meşruiyetini yitirmiş bir iktidarın ülke hukukunu tek taraflı düzenlemesine ortak olmayın,” uyarısında bulunuldu.
“Kendileri çalıp kendileri oylasınlar”
EŞİK, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Kadınların, çocukların, hak savunucularının yok sayıldığı; yargının siyasetin sopası haline getirildiği bu pakete karşı herkesi ses çıkarmaya çağırıyoruz. Çünkü bu ‘reform’ların ardında baskı, cezasızlık ve hak gaspları yatıyor. Kendileri çalıp kendileri oylasınlar!"
AKP-DEM PARTİ GÖRÜŞMESİ
İnfaz paketi sonbahara kaldı, yalnızca hasta tutsaklar konusunda anlaşıldı
infaz paketi özel af yasasıdır"' loading='lazy'>
"AYM görevini yapmadı, infaz paketi özel af yasasıdır"
(EMK)