Edirne'nin Keşan ilçesine bağlı Küçükdoğanca köyündeki Kale Madencilik Şirketine ait ocakta çıkan yangın sonucu yerin bin 20 metre altında mahsur kalan Yunus Aktaş, Halil Açıkgöz ve Volkan Hamarat'ı kurtarma çalışmaları sürüyor.
"Ne zaman ulaşabiliriz, söylemek zor"
Türkiye Taş Kömürü Kurumu'ndan (TTK) üç kişilik tahlisiye ekibinin de yer aldığı kurtarma ekipleri, yangın sonrası oluşan göçüğü kaldırma çalışmalarını birer buçuk saatlik aralarla sürdürüyor. Üç madencinin bulunduğu bölgeye kompresörle hava basılıyor.
Kurtarma çalışmalarına katılan Türkiye Taş Kömürü Kurumu (TTK) tahlisiye ekibindeki Mühendis Cüneyt Yamudi, kurtarma çalışmaları hakkında gazetecilere bilgi verdi.
Yamudi üç maden işçisine ne zaman ulaşılabileceğine dair bir şey söylenemeyeceğini belirtti: "Neyle karşılaşacağımızı bilemiyoruz. Zonguldak'ta da kurtarma çalışmaları günler almıştı. O nedenle saat, zaman veremiyoruz. Ama elimizden geleni yapıyoruz."
Kurtarma ekiplerinden bazılarının mahsur kalan işçilerin hayatta olduğuna dair açıklamaları hakkında ise Yamudi, "Arkadaşlarımızdan saat 13.00'ten bu yana hiç haber alamadık" dedi.
"Mahsur kalan işçilerin borulara vurduğu söylendi. Ben aşağıdaydım, Demire yukarıdan vurulunca ben de aşağıdan vurdum. Oradaki arkadaşlarım ise bunu işçilerin verdiği bir cevap gibi algılamış. Yani arkadaşlardan 13.00'den sonra haber alamadık."
Göçük patlamadan değil "soğuma ve ısınma"dan
Yamudi, yangına müdahale ederken "soğuma ve ısınma" yaşandığını, göçüğün de bundan kaynaklandığını söyledi:
''Açıktaki yangına müdahale etmek için soğutma yapmak zorundayız. Soğutuyorsunuz bir süre sonra tekrar ısınma oluyor. Göçüğün sebebi patlama değil, ısınma ve soğuma. 6-7 metrelik bir göçüğümüz var. Göçük 850. metrelerde işçiler ise bin 20'nci metrede bulunuyor."
Tutuşan kabloları söndürmek için önce iki maden işçisi müdahale etti
Kale Madencilik Şirketinin Maden Mühendisi Şükrü Kazankaya da yangının demir kesilirken çıktığını belirtti. Kazankaya, tutuşan kabloları söndürmek için iki maden işçisinin olaya müdahale ettiğini ancak başarılı olamadıklarını söyledi:
''Yangını söndüremeyen işçiler hemen aşağıya inip diğer arkadaşlarına haber veriyor. Bu arada 'Yangının çıktığı taraftan değil, diğer taraftan çıkalım' diyorlar. Ekipte çalışan Volkan Hamarat da 12. katta çalışan arkadaşlarına haber vermek istiyor. Yangın sonrası ocağın elektriğini kestik. Saat 13.00 civarında Volkan Hamarat ile diafon konuşması yaptık. 'Burada çok gaz var, bize yardım edin' dedi. Biz de 'Panik yapmayın, güvenli yere gidin. Biz sizi kurtaracağız' dedik. O saatten sonra da diafon irtibatımız kalmadı."
Madencilerin bulunduğu bölgeye kompresörle hava verilirken yangını söndürmek için de ocağa su basılıyor. Maden ocağı önünde iki ambulans ve sağlık ekibi hazır bekletiliyor.
Ocakta mahsur kalan işçilerden Kütahyalı Halil Açıkgöz'ün emekliliğine bir ay kaldığı, Yunus Akbaş'ın Karabük Yeniceli, Volkan Hamarat'ın ise Zonguldak Gökçebeyli olduğu öğrenildi. (BB)