* Fotoğraf: İslam Yakut / AA
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın düzenlediği mitinglerle ilgili “Anayasal hakka sahip olduğunu” söyledi.
Davutoğlu, Kayseri’de Fransa Haber Ajansı, AFP’ye yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi:
“Ben Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan olarak kendi kampanyamı yürütüyorum. Bunun için ne gerekiyorsa yapıyorum. Cumhurbaşkanımızla ilgili bulunduğu konum gereği bizim herhangi bir tasarrufta bulunmamız doğru da değildir. Anayasal olarak da etik olarak doğru değil.”
“Anayasal hakka sahip”
“Cumhurbaşkanımız halkla istediği şekilde buluşur, konuşur, görüşlerini beyan eder. Bu konuda anayasal bir kısıtlama yok. Ben bulunduğum konumun gereğini yaparım. Herhangi bir spekülasyon ya da tartışmanın içine de girmem.”
“Cumhurbaşkanımızın faaliyetleri itibariyle anayasal olarak da bu anlamda hakka sahiptir. Programlarını o çerçevede yapıyor. Bizim kampanyamızı etkileyen bir boyutu yok. Bunun bizim için tartışılabilir bir tarafı yok.”
“Beklentimiz yüksek”
“CHP’nin 33 MHP’nin 45 HDP’nin de 65 ilde milletvekili yok. Yeni bir tabloda da farklı bir sonuçlar çıkmayacaktır. Dolayısıyla AK Parti’nin herhangi bir başarısızlık gibi bir ihtimali söz konusu değil. Zaten bizim dışımızda birinci parti olma iddiası taşıyan başka parti de yok. Yani ortada gerçek anlamda bir yarış psikolojisinde bir rakibimiz de yok.”
“Bizim için başarısızlık olarak görülecek bir nokta, ana muhalefet partisinin gelebileceği en üst düzeyden 7-8-10 puan fazla. Dolayısıyla her halükarda AK Parti’nin başarı hikâyesi devam edecektir ki oranlar yazdıkları için söylüyorum, bizim beklentimiz daha yüksek bir yerde.”
Alt limit birincilik
“Bir partinin hedefi birinci parti olmaktır, seçimi kazanmaktır. Bu anlamda da başarının esas kriteri budur. Ben bunun en yukarı ölçütü neyse oraya ulaşmaya çalışırım. Ama nihayetinde tabii halkın takdiridir.”
“Ama her zaman söyledim birinci parti olmazsak görevi bırakırım diye. Bunu hiçbir genel başkan söyleyemedi. Şimdi de söylüyorum. Ama üst kriterini koyarsan, bunu da bir keresinde söyledim, hiçbir oran vermem. Yüzde 50 derseniz, diğer yüzde 50’den ümidi kesmiş gibi oluyorsunuz. Benim için üst limit yok, alt limit de birinci olmaktır. Üstü ise mümkün olan her vatandaşın kalbine girmektir.” (AS)
Parti başvuruları sonuçsuz |
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı toplu açılış törenlerinde AKP’ye oy istemesi Anayasa ihlali değil mi?” diye sormuştu. Daha önce de CHP üç kez, Halkların Demokratik Partisi de bir kez Anayasa Mahkemesine Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili başvuru yaptı. HDP ayrıca YSK’ya da dört ayrı başvuru yaptı. HDP 5 Mayıs’ta YSK’ya başvurmuş, başvuruları aynı gün içinde, “Cumhurbaşkanının seçim yasalarını açıkça ihlali” gerekçesiyle YSK’ya yaptığı ikinci başvuru da “Cumhurbaşkanını denetleme yetkimiz yok” denilerek reddedilmişti. HDP, “seçim güvenliğinin ihlal edildiği ve Cumhurbaşkanı'nın Anayasadaki yetkilerini aşarak bir parti lehine seçim çalışması yürüttüğü” gerekçesiyle YSK’ya yaptığı başvuruların reddi üzerine 9 Mayıs’ta Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili Anayasa Mahkemesine 7 Mayıs’ta üçüncü başvuruyu yaptı. Kart bu dilekçesinde de “haksız oy teminiyle” ilgili başvurusunun seçim geçmeden acilen sonuçlanmasını istedi. Kart Anayasa Mahkemesine ilk olarak 3 Nisan’da başvurdu. Kart o talep hakkında hiçbir açıklama yapılmadığı için 29 Nisan’da ikinci başvurusunu yaptı. Bu başvuruyla ilgili 6 Mayıs’ta da konunun raportörlerin incelemesinde olduğu bilgisini aldı. Ancak hiçbir sonuç çıkmayınca, konunun seçimden önce karara başlanması için üçüncü başvuruyu yaptı. CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray da Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) için seçim destek kampanyası yürüttüğünü” ifade etti ve acilen anayasal tedbir kararı alınmasını istedi. HDP’nin 14 Mayıs’taki YSK başvurusunda yine, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasadaki yetkilerini aşarak bir parti lehine seçim çalışması yürüttüğü” ifade edildi. |