Eskişehir'in Almanya'daki kardeş şehri Frankfurt'u ziyaret eden Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, "Şu anda aktif sekiz kardeş şehrimiz var. Ancak itiraf etmeliyim ki, ilişkilerimizin en sıcak ve en aktif olduğu kardeş şehrimiz Frankfurt" dedi.
Büyükerşen ve beraberindeki Eskişehir heyetinin Frankfurt'taki ilk günü onun vurguladığı "sıcaklık"ın önümüzdeki dönemde daha da artacağını gösterdi. Örneğin Frankfurt'un yer üstü ve yer altından geçen metro hatlarında önceki günden itibaren üzerine Eskişehir'in fotoğrafları ve "Frankfurt Eskişehir Kardeşliği" mesajları giydirilmiş bir Eskişehir Tramvayı çalışıyor. Frankfurt Büyükşehir Belediyesi'nin iki kentin kardeşliğine adadığı bu tramvay, Büyükerşen'in "ayağının tozuyla katıldığı" bir törenle hizmete sokuldu. Tramvay ilk seferinde bizzat Büyükerşen tarafından sürülerek, kent merkezindeki metro istasyonuna götürüldü. Büyükerşen, daha sonra Peter Feldmann'la birlikte kent içinde ev ziyaretleri yaptı, Türkiye kökenli esnafları ziyaret etti, bir Türk kahvehanesinde çay içti, vatandaşlarla sohbet etti.
Dostluk turnuvası için geldiler
Prof. Dr. Büyükerşen ve büyük bölümü Anadolu Üniversitesi Spor Klübü'nün genç futbolcularından oluşan bir Eskişehir heyeti iki gündür kardeş şehir Frankfurt'ta ağırlanıyor. Frankfurt'un kardeş şehirlerinden Eskişehir ve Tev Aviv'den genç amatör futbol takımları arasındaki dostluk turnuvasına katılmak üzere buradalar. "Frankfurt Eskişehir ve Tel Aviv'le buluşuyor!" projesi kapsamında 2015 yılında başlatılan turnuva bugün gerçekleştirilecek.
Eskişehir'i Anadolu Üniversitesi Spor Klübü futbol takımının temsil edeceği turnuvaya Frankfurt'un diğer kardeş kenti Tel-Aviv'den "Shapiro Community Center" Futbol Klübü'nün takımı, Frankfurt'tan da 1981 yılında Türkiye kökenli gençler tarafından kurulmuş olan Saz-Rock Derneği'nin ve Frankfurtlu Yahudilerin kurduğu "TuS Makkabi Klübü"nün futbol takımları katılacak. Turnuva dolayısıyla Frankfurtlu Parlamenterler ile Saz-Rock derneğinin kıdemlileri de sahaya çıkıp, bir dostluk maçı yapacaklar.
Eskişehir ve Frankfurt'un büyük şehir belediye başkanların hem açılışına hem de kupa törenine katılacağı turnuvanın davetlileri arasında Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosluğu da yer alıyor.
İki kentin "abi-kardeş" başkanları
Başkan Büyükerşen, kendisine Türkçe "abi" diye hitap eden "kardeşim" dediği mevkidaşı Peter Feldmann başta olmak üzere Frankfurtlular tarafından sevgiyle karşılandı.
Üç günlük ziyaret Frankfurt Büyükşehir Belediyesi tarafından Eskişehir ve Tel Aviv'le "şehir kardeşliği"ne atfedilen iki tramvayın hizmete sokulduğu törenle başladı. Başkan Büyükerşen ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'ndeki yakın çalışma ekibinden 6 kişiyle, Anadolu Üniversitesi'nin futbol takımı ve çalıştırıcılarından oluşan 20 sporcunun katıldığı törende Türkiye, Frankfurt Başkonsolosluğu'ndan Muavin Konsolos Kadir Orhun Poyraz tarafından temsil edildi. Törende Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Feldmann, başta Frankfurt'un toplu ulaşım şirketi VGF'in yönetici ve çalışanlarla birlikte, Tel-Aviv Belediyesi ve İsrail'in Frankfurt Başkonsolosluğu'ndan temsilcilerle,"Shapiro Community Center" Futbol Klübü'nden genç sporcular da yer aldı.
Frankfurt'lulara ulaşım hizmeti veren metro trenleri ve tramvayların üzerine kardeş şehirleri tanıtan motifleri giydiren VGF'in Genel Müdürü Thomas Wissgott ve Başkan Feldmann, yeni hizmete giren Eskişehir Tramvayı'yla, önceki yıllarda hizmete girmiş olan ve bu vesileyle üzerindeki motifleri yenilenen Tel-Aviv Tramvayı'nı tanıttılar. Feldmann üzerlerinde kardeş şehirlerin görüntüleriyle, Türkçe, İbranice ve Almanca "kardeşlik" mesajlarının yer aldığı bu tramvayları gören Frankfurt'luların kardeş şehirlerini daha iyi tanıyacağı ve daha yakından tanımaya teşvik edeceğini söyledi.
Tel-Aviv'i temsilen törene katılan Belediye Başkanı'nın Danışmanı Itay Sarag, geçtiğimiz 40 yılda iki kent arasındaki ilişki ve işbirliğinin sürekli geliştiğini vurguladı. Peter Feldmann sayesinde Eskişehir'le ilişkilerin başladığını belirten Sarag, "Eskişehir'le dostluğumuzun Frankfurt'la olduğu gibi gelişmesini ve sürekli olmasını umuyoruz" dedi.
Büyükerşen'den meslek odalarına çağrı
Eskişehir ve Frankfurt arasındaki yakınlığın kendileri için çok önemli olduğunu söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen de belediyeler arasındaki ilişkinin, her iki kentteki diğer kurumlarının da katılımıyla daha gelişmesi çağrısında bulundu. "Örneğin, sanayi ve ticaret, eğitim, sağlık, turizm, kültür-sanat alanlarında ilişkilerimiz daha da geliştirilebilir. Meslek odalarının, sivil toplum örgütlerinin iki belediyenin kurduğu bu dostluk ve kardeşlik ilişkisinde daha çok inisiyatif kullanmalarının, aktif olarak bu işe katılmalarının zamanının geldiğine inanıyorum" diyen Büyükerşen sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçmişi sağlam temellere dayanan Türk-Alman ilişkilerinin bundan sonraki dönemde de gelişerek sürmesi en büyük dileklerimden biridir. Frankfurt ve Eskişehir arasındaki bu dostluk ve kardeşlik ilişkisinin, bu yolda etkisi olması kaçınılmazdır."
Hizmete giren "Eskişehir metro treni"nin anlamının kendileri için çok büyük olduğunu söyleyen Büyükerşen, Feldman ve VGF'e bunun için teşekkür etti. "Şimdi hayatı boyunca Eskişehir'in adını bile duymamış insanlar varlığımızdan haberdar olacak ve belki de bizi ziyaret etmeye karar verecekler" diyen Büyükerşen, VGF yöneticileriyle, çalışanlarını Eskişehir'e davet etti.
Eskişehir Treni'ni bizzat kullandı
Törenden sonra Eskişehir Treni hizmete girdi. Feldman'la birlikte trenin sürücü kabininde yer alan Prof. Büyükerşen, kendilerine eşlik eden bir usta sürücünün kılavuzluğuyla treni, Frankfurt Belediye Sarayı'nın bulunduğu Römer İstasyonu'na götürmek üzere sürmeye başladı. Bir süre yer üstünde gittikten sonra, yer altına giren hat üzerinde yaklaşık 15 dakika vatmanlık yapan Büyükerşen, yönetimi daha sonra Feldmann'a devretti. Ev sahibi Belediye Başkanı da yolun ikinci yarısında vatmanlığı üstlenerek Eskişehir ve Tel Aviv'den gelen yolcuları hedefe taşıdı.
Frankfurt'un Eskişehir Metro Treni'nin ilk seferinin yolcuları arasında yer alan VGF Genel Müdürü Wissgot, yolculuk sırasında sorularımızı yanıtladı. Başkan Feldmann'ın tramvay sürücülüğü eğitiminden geçerek, ehliyet aldığını belirten Wissgot, Frankfurt'ta birkaç yıldır diğer 17 kardeş kentten bazılarının giydirildiği toplu taşıma araçlarının da hizmette olduğunu söyledi.
Büyükerşen'in kendilerini Eskişehir'e davetinden memnun kaldıklarını belirten Wissgot, toplu ulaşım sistemi konusundaki tecrübelerini Eskişehir'e aktarmaya ve bu alanda işbirliğine hazır olduklarını belirtti.
Başkanların ev ziyaretleri
Büyükerşen ve beraberindekiler, daha sonra Frankfurt şehir merkezinde uzun yıllar süren inşaat ve restorasyon çalışmalarının ardından geçen yıl tamamlanan "yeni şehir merkezi"ni Feldmann'ın kılavuzluğunda gezdiler.
Daha sonra heyet ikiye ayrıldı. Futbolcular, Frankfurt'un Bundesliga'daki başarılı temsilcisi Eintracht Frankfurt'un stadyumunu gezmek üzere yola koyuldular. Büyükerşen ise kısa bir molanın ardından Feldmann'la birlikte ev ziyaretleri yapmak üzere Frankfurt'un göçmen kökenli vatandaşlarının yoğun olarak yaşadığı Gallus semtine gitti. Burada 30 yılı aşkın süre önce göçmenlerle Almanların birlikte, yerel sorunları birlikte çözmek üzere kurdukları "Kuşaklar Evi"nin çalışanları ve gönülleriyle, semt halkından insanlarla, yerel politikacılarla buluştular, sohbet ettiler. Bu arada "Kuşaklar Evi"nin çatısı altındaki onlarca projeden biri olan mesleksiz göçmen kadınları çalışma hayatına hazırlamayı hedefleyen girişimdeki kadınların hazırladığı konserve elma ve armut kompostoları başkanlara armağan edildi. Bir zamanlar yabancı oranının Almanların üstünde olduğu semtteki buluşmaya ve ev ziyaretlerine Frankfurt'u Hessen Eyalet Meclisi'nde temsil eden milletvekillerinden Turgut Yüksel (SPD) ve Sol Parti'nin Hessen örgütü yöneticilerinden Frankfurt İl Genel Meclisi Üyesi Eyüp Yılmaz da katıldı.
Seçimlerden önce de bu bölgede ev ziyaretleri yaptığını belirten Feldmann, o zaman daha sonra tekrar gelme sözü verdiğini söyledi. "Şimdi seçim yok, insanlarımızın sorunlarını dinlemeye, belediye olarak öncelikle kirada oturan insanlarımızı gözeten konut politikamızı ve belediyeye ait sosyal konutlarla ilgili çalışmalarımızı anlatmak üzere buradayız. Kapılarını çaldığımız evlerde Türkiye kökenli hemşerilerimizle karşılaşırsak onlara Eskişehir'den konuğumuz olduğunu söyleyip, isteyenlerin Sayın Büyükerşen'i selamlayıp, sohbet etmesine olanak sunmak istiyoruz" dedi.
Öyle de oldu.
"Çok şaşırdık, ama çok da sevindik!"
Başkanlar, kendilerine düşen bloklarda apartman dairelerinin kapılarını tek tek kapılarını çaldılar ve çıkanlarla kısaca sohbet ettiler, evde kimse yoksa belediyenin toplu konut alanındaki çalışmalarını, kiracılarla ilgili politikalarını anlatan mektupları kapıların önlerine bırakarak, ziyaretlerini sürdürdüler. Aralarında Türkiye kökenli göçmenlerin de bulunduğu semt sakinleri, kendilerini ziyaret eden Feldmann ve Büyükerşen'e yakın ilgi gösterdiler.
Örneğin kapısını açtığında Feldmann ve Büyükerşen'le karşılaşan semt sakinlerinden Sinan Kartalcı, önce kısa bir şaşkınlık geçirdi. Daha sonra evdeki çocuklarını da yanına alarak, Feldmann ve Büyükerşen'i selamladı. Sohbetin ardından başkanlar komşu apartmana yönelirken Kartalcı da bu sürpriz ziyareti şöyle değerlendiriyordu: "İnsanı her zaman iki büyükşehir belediye başkanın ziyaret etmez. Çok şaşırdık. Ama bir o kadar da sevindik. Çok teşekkürler."
Frankfurt esnafına ziyaret
Feldmann ve konukları daha sonra Frankfurt Garı'nın hemen yanındaki Münih Caddesi'nde yer alan Türkiye kökenli esnafların işletmelerini gezdiler. Feldmann'ın "Türk berberler caddesi!" olarak tanımladığı caddedeki market, balıkçı, restoran, büfe, bar ve diğer işletmeleri ziyaret ettiler, bu işletmelerin çalışanlarıyla, müşterileriyle el sıkışıp, kısa sohbetlerde bulundular. Traş olmak, yemek yemek, bir şeyler atıştırmak için sık sık bu caddedeki işletmeleri giden Feldmann'ı hemen tanıyan Türk esnaf, beraberindeki Eskişehir Büyükşehir Başkan olduğunu öğrenince önce kısa süreli şaşkınlık yaşadılar.
Uzun yıllardır bu bölgede restoran ve bar işleten Cemal Akşan, ziyaretin ardından şunları söyledi:
"Frankfurt un kardeş şehri olan Eskişehir'in saygıdeğer ve benim de insan ve siyasi duruş olarak çok beğendiğim insanlar listesinin ilk sıralarında olan Eskişehir'in şerefli başkanı Sayın Prof. Büyükerşen hocamız ve başkanımız Sayın Feldmann bizi ve mekanlarımız Hamsilos ve Mey Wein Bar'ı onurlandırdılar. Böyle yüzü aydınlık insanları burada görmek, aynı zamanda Türkiye'ye umut bağlamamıza sebep veriyor, sevgimizi pekiştiriyor. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Çok memnun oldum. Kısa ama çok güzel bir ziyaretti. Ayaklarına sağlık. Umutlu insanlarla umudumuzun arttığı için de Prof. Dr. Büyükerşen'e özel olarak teşekkür ediyorum."
İki başkan ziyaretlerini tamamladıktan sonra caddenin ortasınaki Türk kahvehanesinin önüne oturup, yorgunluklarını ikram edilen demli çayla giderdiler. Bu arada bölgedeki toplu iftar, "Gar Gecesi" gibi binlerce kişinin katıldığı açık hava etkinliklerinin gerçekleştirilmesi için esnafla belediye arasında aktif işbirliğinin önde gelen aktörlerden "Yok Yok" isimli büfenin işletmecisi Nazım Alemdar da Büyükerşen'e bölgenin tarihini, özelliklerini, son yıllarda gerçekleştirilen etkinlikleri anlattı.
Büyükerşen: Frankfurt ile ilişkiler gelişiyor
Çaylar içilip, sohbetler noktalandıktan sonra Büyükerşen'in Frankfurt seyahatının ilk gününün sonuna gelindi.
Başkan Büyükerşen ayrılmadan önce kendisini başından beri izleyen biz gazeteciler için günün kısa bir değerlendirmesini de yaptı:
"Frankfurt bir finansman şehri. Finansın kalbi burada atıyor. Doğal olarak da çok gelişmiş bir kent. Tabii kardeş şehrimiz olduğu için benim için çok önemli. Uzun bir aradan sonra yeniden burada olmak çok güzel. Türk milleti ile Alman milletinin tarihin derinliklerinden gelen, çok eskilere dayanan ilişkileri var. Uzun yıllardır burada yaşayan vatandaşlarımız var. Gelip yerleşen, burada doğan... Almanya'nın kalkınmasına bu vatandaşlarımızın çok katkıda bulunduğunu biliyorum.
Başta Avrupalı Eskişehirliler Derneği olmak üzere buradaki vatandaşlarımızın girişimleriyle kardeş şehir ilişkileri kurulmuştu. Kardeşliğimizin gelişiminde buradaki Türk vatandaşlarımız kadar Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann başta olmak üzere belediye meclis üyelerinin de gerçekten istekli ve samimi yaklaşımlarının da büyük rolü var. Bu yakınlık ve samimiyet bizim için çok önemli. Ben Sayın Feldman'ın da bizim için benzer düşünceler içinde olduğuna inanıyorum. Bu vesileyle iki şehir arasında karşılıklı ziyaretler yapıldı. Gençlerin katıldığı futbol turnuvaları düzenlendi. Tabii sanayi ve ticaret odalarıyla işbirliği geliştirmeye başladık. Ortak projeler var. Bu ilişkiler, şehirlerin halkları hangi etnik köken, hangi dinden olursa olsun birbirlerine daha sıcak, daha yakın olma, birbirlerini tanıma fırsatı verir. Belediyeler arası ilişki, halkın ilişkisi demektir. Bu giderek sanayi, ticaret ilişkilerine dönüşüyor. Frankfurt'tan Eskişehir'e gelen iş insanlarını organize sanayi bölgesine götürüp, kendilerini bilgilendiriyor, birlikte neler yapılabileği konusunda görüş alışverişinde bulunuyoruz."
Cem Özdemir'e ödül töreni
Büyükerşen ve beraberindeki heyet gezinin ikinci gününde Frankfurt'lu yetkililerle temaslarını sürdürdüler ve bu arada kent içindeki ve çevresindeki tarihi, kültürel mekanlardan bir kısmını ziyaret şansı da buldular.
Bugün ise gezinin asıl hedefi olan futbol turnuvasında olacaklar. Başkanlar, Frankfurt'un Hausen semtindeki "Mühwiesen-Arena" spor tesislerindeki turnuvanın açılışını yaptıktan bir süre sonra kent merkezindeki Paulskirche'deki ödül törenine katılacaklar. Törenin baş konuğu Yeşiller Partisinin önde gelen isimlerinden Cem Özdemir olacak. Başkanlar, Frankfurt şehrince verilen en önemli ödüllerden "Ignatz Bubis Ödülü" için gerçekleştirilecek törenin ardından, futbol turnuvasının kupa töreni için tekrar spor alanına dönecekler.
Eskişehir, Frankfurt ve Tel Aviv'i kapsayan dostluk kupası turnuvası geçen yıl Eskişehir'de gerçekleştirilmiş, kupa Anadolu Üniversitesi Spor Klübü'nün olmuştu...
Herkes "dostluk kazansın!" diyor, ama genç sporcularla sohbetimizden edindiğimiz izlenim "dostluk kupası" için mücadelenin çetin geçeceğini gösteriyor... (GK/AÖ)