*Fotoğraf: kayzspaceship
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, 21 Ağustos'ta atanan Naci İnci'nin rektörlüğünü neden kabul etmediklerini bugün (25 Ağustos) bir kez daha açıkladı.
- Akademisyenler, Melih Bulu'nun 2 Ocak'ta rektör oalrak atanmasına karşı başlattıkları nöbetin 34. haftasında. Arkalarını 156. kez rektörlük binasına dönen akademisyenler, bugün de "Kabul etmiyoruz", "Vazgeçmiyoruz", "Feyzi Erçin yalnız değildir", "Cemre Baytok işine geri dönsün" yazan dövizler ve üzerinde "Can Candan yalnız değildir" yazan Can Candan fotoğrafları taşıdı.
İnci'ye yanıt
İnci'nin, öğrencilere ve akademisyenlere hitaben dün (24 Ağustos) Twitter'dan paylaştığı açıklamalara akademisyenler yazılı bir açıklamayla şöyle yanıt verdi:
Bu metinde rektör olarak atanması üzerinden mesajlar veren Naci İnci'yi, Melih Bulu'nun rektör yardımcısı ve onun görevden alınmasının ardından rektör vekili olarak zaten tanıyorduk.
"Tam da bu nedenle, 30 Temmuz tarihli rektör adayları oylamasına katılan öğretim elemanlarının yüzde 95'inin güvensizlik oyunu almıştı.
"Ne var ki o, 'Boğaziçi Üniversitesi'nin el birliğiyle geleceğe taşınması dilekleriyle' bitirdiği mesajında bulunduğu makama şeffaf ve demokratik yollardan gelmiş bir yeni rektör gibi konuşuyor.
"Sosyal medya üzerinden kamuoyuna yönelen ve kim olduğu anlaşılmayan 'Boğaziçi Üniversitesi mensupları'na hitap eder gibi yapan bu metin Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerini tatmin etmekten uzaktır.
"Özerk, demokratik, özgür üniversite" vurgusu
"Üniversitemizi el birliğiyle geleceğe taşıyabilmek' için, bir gecede kurulan hukuk ve iletişim fakülteleriyle ilgili hukuk dışı kadrolaşma uğraşından vazgeçilmelidir.
- Üniversitenin aşağıdan yukarıya demokratik örgütlenmesinin olmazsa olmazı olan enstitü, yüksekokul ve fakültelerin yöneticilerinin seçilmesine ve seçilen yöneticilerin atanmasına karışılmamalıdır.
- Demokratik ve şeffaf yönetim yapısının üst kurulları olan üniversite senatosu ve üniversite yönetim kurulunun usul ve esaslar doğrultusunda işleyişi sağlanmalı, vekaletler üzerinden kullanılan mükerrer oyların hukuksuzluğu görülmeli ve uygulanması terk edilmelidir.
- Bölümlerimizin acil ihtiyaç duyduğu ve Üniversite Yönetim Kurulu'nun (ÜYK) onayladığı üniversitemize tahsisli 75 kadronun ilan edilebilmesi için aylardır Yükseköğretim Kurulu (YÖK) izni beklenirken, 600 yeni kadro ihdas edilmesi çabasının nedenleri üniversite kamusuyla paylaşılmalıdır.
- Üniversitenin emekli hocaları ve sözleşmeli, yarı zamanlı öğretim elemanları maddi fedakârlıklarla bu kuruma destek olmak, katkıda bulunmak için çabalarken, mesnetsiz gerekçelerle okuldan uzaklaştırmak yerine onurlandırılmalıdır.
- Okulun 14 senelik hocası hukuka ve akademik teamüllere aykırı biçimde, ilgili birim ve kurulların iradesi çiğnenerek görevden alınmamalıdır.
- Öğrenciler anayasal hakları gasp edilerek özel güvenlik ve kolluk kuvvetleri tarafından şiddete maruz bırakılmamalı, korku politikalarıyla sindirilmeye çalışılmamalıdır.
- Özgür ve çoğulcu bir kampüs hayatı sağlamak gerekirken kampüsün dört bir yanına güvenlik kameraları yerleştirilerek kampüs bir hapishaneye dönüştürülmemelidir.
"Boğaziçi Üniversitesi'nde sekiz ayda neler yaşandığı ve kimin hangi konuda sorumluluk sahibi olduğu ortadadır. Bugün Boğaziçi Üniversitesi'ne yapılacak en büyük katkı, antidemokratik yollarla rektör olmaktan geçemez.
"Böyle bir katkı, bu üniversitenin 2012 Senato kararında ortaya koyulan akademik ilkeler doğrultusunda 'bilimsel olarak özgür, kurumsal olarak özerk, şeffaf, demokratik, hesap verebilir bir kamu araştırma üniversitesi' idealine yönelmesi için gereken her çabayı harcamaktan geçer.
Çünkü Boğaziçi Üniversitesi bileşenleri bu idealden daha azını kabul etmiyor ve bu ideali gerçekleştirme hedefinden vazgeçmiyor. Bu olmadığı sürece rektörlük binasına arkamızı dönmeye devam ediyoruz. Naci İnci'yi meşru rektörümüz olarak kabul etmiyor, istifaya davet ediyoruz.
"Özerk, demokratik, özgür üniversite mücadelesinden vazgeçmiyoruz. Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz."
Ne olmuştu?Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı ve Cumuhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2015'te AKP'den milletvekili aday adayı olan Prof. Dr. Melih Bulu'yu rektör olarak atadı. Üniversitenin tüm bileşenleri bu atamaya karşı direniş başlattı. Bulu, 15 Temmuz'da Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile görevden alındı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 2 Ağustos'a kadar rektör adaylarının başvurularını kabul etti. 19 Boğaziçi akademisyeninin başvurduğu göreve; Fizik Bölümü'nden iki öğrencisi tutukluyken Bulu'nun yardımcılığını kabul eden, akademisyenler Can Candan ile Feyzi Erçin'in okuldaki görevine son veren ve akademisyenlerin adaylara ilişkin güven oylamasında yüzde 95 karşı oy alan Prof. Dr. Naci İnci atandı. | |
(DŞ)