Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek "çok sevilen", "hiç sevilmeyen", "üst üste belediye başkanı seçilmesine hayret edilen" bir belediye başkanı, yerel yöneticiler içinde en "meşhur" figürlerden biri...
Bu yıl mayısta siftah yaptı, "Ankaralılar 21 gündür Kızılırmak'ın suyunu içiyor. Bu sudan rahatsız olanlar var, ben diyorum ki kıskananlar çatlasın" gibi demeçleriyle bir süredir eksikliğini hissettiğimiz hayatımıza girdi...
Gökçek'in kendine özgü kendini ifade biçimi bizi şu cümlelerle buluşturdu:
"Suyu kendim de içiyorum, çocuklarıma da eşime de içiriyorum. Aldım bir bardak suyu çektim kafamdan aşağı."
Gökçek, haziranda suyun temiz olduğuna dair Ortadoğu Teknik Üniversitesi'ne (ODTÜ) yaptırılan analiz raporlarını kanıt gösterdi.
"ODTÜ binaları yıkılacak"
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut 11 Haziran'da söz konusu raporun ODTÜ’ye ait olmadığını, ODTÜ’nün yaptığı analizlere göre Kızılırmak suyunda limitin iki katı fazla arsenik olduğunu açıkladı, "İspat etmezlerse, halkı aldatmaktan, hem de bizim adımızı halkı aldatmaktan yasal işlem yapacağız" dedi.
Sonra belediye geçtiğimiz günlerde ODTÜ binalarının yıkılacağını "müjdeledi." Ankara Büyükşehir Belediyesi Encümeni, ODTÜ Kampüsü'ndeki 45 bina için ''uygulama imar planı, yapı ruhsatı ve iskan belgesi bulunmadığı'' gerekçesiyle toplam 1 milyon 800 bin YTL para cezası kesti.
"Eymir'i alamazsın"
Gökçek dün TGRT'de ODTÜ kampüsündeki Eymir Gölü'nü halka açacağını, üniversite yönetiminin gölü kurutma riski olduğunu söyledi. Akbulut da "Eymir'i alamazsın. Alsan da çivi çakamazsın. Orası SİT alanı" dedi.
Günlerdir sert bir biçimde süren bu karışık tartışmanın başrol oyuncusu Gökçek'i merak etmemek elde değil.. Gökçek hayata gazeteci olarak başlamış, sonra ticaretle uğraşmış, milletvekili seçilmiş... Uzun yıllardır belediye başkanı...
Melih Gökçek...
20 Ekim 1948'de Ankara Keçiören'de doğdu. Çocukluğu babasının mesleği dolayısıyla Gaziantep'te geçti. İlk, orta ve liseyi Gaziantep'te okudu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde öğrencilik hayatına başlayınca 1967'de Ankara'ya yerleşti. Gazi Üniversitesi Gazetecilik Yüksek Okulunu bitirdi.
Parlamento muhabirliği yaptı. Askerlik öncesi Çalışma Bakanlığı'nda Özel Kalem Müdür muaviniydi.
Askerlik dönüşü ticarete atıldı. 1984'te Anavatan Partisi'nden Keçiören Belediye Başkanlığına aday oldu ve seçildi. 1989'da ikinci defa Keçiören Belediye Başkanı adayıydı. Fakat kazanamadı.
1991 yılı Gökçek'in hayatında hem siyasi hem bürokratik olarak dönüm noktası oldu, ANAP'tan istifa etti, Refah Partisi'ne katıldı. Refah Partisi (RP) ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ittifakının 62 milletvekili çıkardığı 20 Ekim 1991 seçimlerinde Gökçek Keçiören Bölgesi'nden RP Ankara Milletvekili olarak parlamentoya girdi.
İki yıl üç ay milletvekilliği yapan Gökçek, 1994 yılında milletvekilliği devam ederken Refah Partisi'nden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday oldu. 6 bin 500 oy farkla Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kazandı.
Refah Partisi'nin kapatılması üzerine Fazilet Partisi'ne geçen Gökçek, 1999'da ikinci kez Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday oldu, seçildi, 2004'te de seçildi, Ankara tarihinde ilk kez üst üste seçilen Belediye Başkanı oldu. Bu dönemde de Fazilet Partisi'nin kapanması üzerine bağımsız kaldı.
ekşisözlük'te Eymir Gölü ve Melih Gökçek'le ilgili ilgimizi çeken "entry"lerden bazılarını aktarıyoruz:
"Eymir daha önce halka açılmıştı..."
"bu adamın eymir gölü'nü halka açmak istemesini eleştirirken, asıl nokta halkın iğrenç olması veya gölün a.zina s.cak olması değil, bir kuruma ait olan arazinin halka ne diye açılması gerektiğindeki şüpheler olmasıdır.
tsk'dan da arazi istesin bakalım, yiyorsa. güzel parkları var."
argüman, 'eymir gölünü halka açalım da içine işeyip sı.. n mı?' değil, "odtü'ye ait olan eymir gölü niye halka açılsın ki?"dir. aranırsa, her kurumun halkla paylaşabileceği güzel tesisleri, arazileri olsa gerek. iyi okuyalım, okuduğumuzu anlayalım. (guardian of the sky, 22.07.2008 12:27-12:30)
"eymiri halka açacağım diye tutturan belediye başkanı.
eymir daha önce de halka açılmıştı muhteremler. halka açılırsa ne olur, nasıl olur diye kafa yormaya gerek yok, yapılmışı var zaten. 80'lerin sonunda, 90'ların başında dönem dönem halka açılmıştı. hatta ben de 'halk' olarak eymir arazisine gidip piknik bile yapmıştım. melih gökçek de ankara belediye başkanı falan değildi.ve eymir gölünün ve etrafının tam anlamıyla a.zına s.mıştı. daha doğrusu, s.mıştık hep beraber. zaten piknik yapılabilecek her santimetrekareyi itinayla değerlendiren ankaralılar için eymir biçilmiş kaftandı netekim. sonuçta eymir gölü bitme noktasına gelmişken yeniden halka kapandı. hatta kartınız yoksa odtü mezunlarını bile almıyorlar içeri şimdi. kötü mü oldu? bilakis, hala eymir diye bir göl varsa, halka kapatılması sayesindedir. bunun 'halk düşmanlığıyla', 'halktan olmakla' vs ilgisi yok efendim. çok zayıf beslenme kaynakları olan bir gölün yaşatılmasıdır konu.
(quadra, 22.07.2008 10:57)
"Bu adamı hiç sevmiyorum ama..."
"bu adamı ve icraatlarını hiç sevmiyorum ama "gölleri halka açacak ve kımıl zararlısı iğrenç halk göllerin a.ına s.acak" anlayışını da hiç anlamıyorum. kimdir nedir abi sizin sol yumruklarınızı havaya kaldıra kaldıra savunduğunuz halk o zaman? halkların kardeşliği engellenemez derken hangi halktan bahsediyorsunuz? adamdan nefret ederken bazılarınızdan da tiksindim, bunu söylemek istiyorum. bir partiye oy vermek herhalde dünyanın hiçbir yerinde bu kadar aşağılık bir durum olmamıştır.
halktan" bir adam olduğumu söyleyeyim de, çok kötü butonuna basarken küfretmeye bir sebebiniz daha olsun."(darashikoh) (NZ/EÜ)
* Bu haberi kimkimdir'den ve eksisözlük'ten yararlanarak derledik.