Diyarbakır Bağlar Belediyesi'nin Çocuk Eğitim Merkezi'ne devam eden çocukların hazırladığı, Kürtçe ve Türkçe dillerindeki çocuk gazetesi "Denge Zarokan/Çocuk Sesi"nin altıncı sayısında 13 yaşındaki Ali unutamadığı iki olayı anlattı: Bir kez Adana'da silahlı adamlar neredeyse beni vuruyordu, bir kez polisler takip etti çok korktum.
Polisler beni neden tuttu anlamadım
Gazetenin "Bizim de söyleyecek sözümüz var" başlıklı sayfasında mektupları yayınlanan Ali, yaşadığı ilk olayı şöyle anlatıyor:
"Ben bir gün arkadaşımla gezerken polisler bizi araya çekti. Polisler bize 'Siz burada ne yapıyorsunuz' dedi. Biz de 'gezmeye geldik' dedik. Sonra bizi aradılar ve bizden kimlik istediler. Sonra biz ismimizi ve baba ismimizi söyledik. Sabıkaya baktılar. Sabıkamız olmadığı için bize bir şey yapmadılar. Sonra bizi bıraktılar ama arkadan yine takip ettiler. Ve sonra takibi bıraktılar. Ben çok korkmuştum. Bizi niçin tutuklarını hiç anlamamıştım. O gün hiç dışarı çıkmadım."
Az kalsın kurşun bana değiyordu
Ali'nin unutamadığı diğer bir olay ise bölgede çocukların hangi şartlarda yaşadığını ortaya koruyor:
"Ben bir gün Adana'da top oynarken birden beş - altı adam mahalleye girdi. Ellerinde silah vardı. Sonra bir adam elinde pompalı silah ile onlarla çatıştı. Sonra ben kaçmaya başladım. Az kalsın kurşunlardan biri bana değecekti, ben kurtuldum. Az kalsın kurşun bir kızın başına değecekti. Son anda halamın oğlu kurtardı kızı. Sonra bir deli yaralandı. Sonra polisler geldiler ifademi aldılar. Ben de bir hafta dışarı çıkmadım o olayı hiç unutmadım."
Baştan sona çocuklar tarafından hazırlanan gazetenin altıncı sayısında bu iki mektubun dışında çocukların hazırladığı haberler, Diyarbakır Kültür ve Turizm Müdürü Tevfik Arıtürk ile yapılmış bir söyleşi, öyküler, karikatür ve resimler, fıkralar ve bulmacalar yer alıyor. (SP)