"Denge Zarokan/Çocuk Sesi" gazetesinin üçüncü sayısında, çocukların yazdığı mektuplara geniş yer ayrıldı.
Diyarbakır Bağlar Belediyesi Çocuk Eğitim Merkezi'ne devam eden çocukların hazırladığı gazetede, çocuklar büyüklere "Bizim de söyleyecek sözümüz var" diye sesleniyor.
Çocukların mektuplarının, öykü, şiir ve karikatürlerinin yer aldığı 12 sayfalık gazetede madde bağımlılığı ile bölgede kayıp çocuklar sorunları da ele alınıyor.
İlk sayısında Nazım Hikmet'in "Dünyayı Çocuklara Verelim" şiirinin Kürtçe yayınladığı gazetenin son sayısında çocuklar, 11 Ekim 2007'de vefat eden Kürt Yazar Mehmet Uzun ile Diyarbakırlı şair Cahit Sıtkı Tarancı'ya mektup yazdı.
"Ben seni şimdi tanıyorum"
Halil İbrahim Aydın'ın yazar Mehmet Uzun'a "Ben seni şimdi tanıyorum" başlığıyla yazdığı mektup şöyle:
"Ben 15 yaşıma geldiğimde senin kitaplarını gördüm ve bazılarını okudum, diğer bazılarını ise heyecanla okuyacağım. Senin Siverekli olduğunu öğrenir öğrenmez kendimi mutlu hissettim. Çünkü insanın memleketinden ünlü bir yazarın çıkması insanı mutlu ediyor ve ben mutlu oldum. Ben bu mektubu daha önce sana yazmak isterdim ama o zaman ben seni maalesef tanımıyordum. Şimdi seni tanıyorum tanımasına da sen hayatta değilsin. Hayatta olmasan bile ben bu mektubu hep sana yazmak istemiştim ve işte yazıyorum."
"Diyarbakır'da Tarancılar yetişir"
Gazetede Cahit Sıtkı Tarancı'ya mektubu ise 14 yaşındaki Fatime Kübra Gümüş kaleme aldı. "Ben de 'Gün eksilmesin penceremden' diye yakınmak istiyorum" yazan Gümüş'ün mektubu şöyle devam ediyor:
"Kalbimizde sana olan sevgimiz, avucumuzda şiirlerinden alıntılar var. Gözlerimizde hayatın boyunca taşıdığın umuttan bir parça var. Daha birçok Tarancı yetişir tarihin gözbebeğinde (Diyarbakır.) Seni öldü diye unutanlardan ziyade, kalplerinde yaşatanlara kulak ver. Bak o zaman yaşadığını ve hiç ölmediğini anlayacaksın!"
Baydemir'e "Neden olmadı?" sorusu
Gazetede yayınlanan başka bir mektup ise 14 yaşındaki Ayşe Demir'in, Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'e, "Neden olmadı?" sorusunu yönelttiği, mektup:
"Ben ailem için bir mektup yazmıştım hatta bir değil, üç mektup. Bu mektubu kime yazdığımı merak ediyorsanız söyleyeyim. Bu mektupları ailem için Osman Baydemir'e yazdım. Her yazdığım mektuba bir de Osman Baydemir'in resmini yapıyordum. Az da olsa biraz umudum vardı. O kadar beklememem rağmen ne bir ses ne bir cevap gelmedi. Çok hayal kırıklığına uğradım. Keşke öyle olmasaydı hiç unutmadım. Sadece okuması yeterliydi. Belki eline geçmemiştir."
Konuları çocuklar seçiyor
Bağlar Belediyesi Çocuk Eğitim Merkezi'nden Semar Ataman, çocukların gazete çalışmalarını anlatıyor:
"Gazetede yer alacak konulara ve yazıları çocuklar belirliyor. Gazetenin konular toplantısından önce biz çocuklara Eğitim Merkezi'nde her hafta bir yazarı tanıtmıştık. Onlar da bu sayıda şair ve yazarlara mektup yazmaya karar verdi. Önümüzdeki sayıda da yine yazarlara mektuplar yer alacak"
Ayşe Demir'in Baydemir'e yazdığı mektuba henüz bir yanıt gelmediğini söyleyen Ataman, "Çocuklar gazeteyi alıp belediye Başkanı Baydemir'i ziyaret edecek. Belediyeye görüşme talebimizi ilettik" dedi. (SP)