Gazeteci Ruşen Çakır’ın KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık’la yaptığı söyleşinin son bölümü bugün Vatan gazetesinde yayınlandı.
Söyleşinin bu bölümünde Orta Doğu’daki gelişmelerden söz eden Bayık, IŞİD tehlikesine dikkat çekiyor ve IŞİD’e karşı sürdürülen mücadeleyi anlatıyor.
“IŞİD’in aslı hedefi PKK”
* Aslında IŞİD’in şimdiye kadarki pratiğine bakılırsa devletlerle ciddi bir çatışması yoktur. Muhaliflerle çatışmaya girer hep. En çok da bizimle çatışıyor. IŞİD’in esas hedefi Kürt hareketidir. Kürt hareketinde de PKK’dir. Çünkü Ortadoğu’da alternatif yaratmaya çalışan tek hareket PKK hareketidir.
* Var olan devletli sistem içerisinde çözüm aramayan, onunda dışında çözüm arayan, alternatif geliştiren, somut olarak Rojava’da bunu bir model biçiminde herkesin önüne koyan PKK’dir. Onun için IŞİD’in esas hedefi Rojava devrimidir ve PKK çizgisidir.
“PKK Şengal’e zamanında müdahale etti”
* IŞİD büyüdü, büyütüldü. Musul’daki bir ordunun silahlarını ve bankalardan büyük paralar ele geçirmesi ile oldukça güçlendi. Biz Musul düşünce çağrıda bulunduk. Özellikle Güney Kürdistan’a, "IŞİD Kürtlere yönelecektir. Bununla sınırlı kalmayacaktır. Kürtler üzerinde tehlike gelişiyor. Bu tehlikeye karşı birlikte olarak savunma geliştirelim. Bu tehlike sadece Rojava için değildir. Bakur için de bu tehlike vardır, bütün Kürtler için de vardır. Onun için ortak bir savunma gücü, ortak bir komutanlık oluşturalım ve bu saldırıya karşı duralım" dedik. Fakat Güney yönetimi bunu ciddiye almadı.
* Daha sonra yeni saldırı oldu. Dikkat edilirse bu son saldırının esas hedefi Mahmur ve Şengal’dir. İlk Musul saldırısında ciddiye almadıkları gibi bu son saldırıda da ciddiye almadılar.
* Eğer Güney hükümeti, hükümette yer alan ve almayan partiler, siyasi oluşumlar bizim dediklerimizi ciddiye alsalardı IŞİD son saldırıda kesinlikle bu kadar ilerleyemezdi. Sonuçta kendileri en büyük zararı gördü. PKK zarar görmedi.
* PKK tam tersine toplum nezdinde, Kürtlerin dışındaki diğer halkların, dinlerin nezdinde de güçlendi. Çünkü Şengal’e zamanında müdahalede bulundu. Bir devletin yapamayacağı boşaltmayı, tahliyeyi yaptı.
“Birleşelim”
* Tek başımıza IŞİD ile savaşmak istemiyoruz. IŞİD’e karşı olan bütün güçler ile birlikte IŞİD’e karşı ortak bir savunma savaşının geliştirilmesini istiyoruz. Bunu da ortak bir komutanlık altında yapmak istiyoruz.
* Biz halkın çıkarlarını, kazanımlarını korumak istiyoruz. Bu herkese yönelik bir tehlike. Sadece bize ve Güney’e değil, Ezidilere, Araplara, demokratik değerlere bağlı herkese yönelik bir tehlike. Gerçek Müslümanlara da yönelik. IŞİD’den zarar gören, IŞİD’e karşı olan herkes ile bir cephede mücadele etmeye hazırız.
“Kadının özgürlüğü toplumun özgürlüğüdür”
* Özgürlük amacı olan bir hareket kesinlikle kadının özgürlüğünü esas almak zorundadır. Kadının özgürlük düzeyi toplumun özgürlük düzeyidir.
* Ortadoğu’da denge tamamen erkek egemenliğinden yanadır. Ortadoğu’nun reformu, Rönesans’ı kadının özgürlüğünden geçiyor.
* Kürdistan’ın çeşitli yerlerinde kadının IŞİD’e karşı yapılan savaşta ön saflarda olmasının siyasi, ahlaki ve insani tarafları vardır. Kadınlar IŞİD’e karşı gerçekten öfkelidir. Çünkü IŞİD kadın düşmanıdır. Kadını bir savaş ganimeti, bir mal gibi görüyor ve satıyor. Bunun karşısında en çok kadının mücadele etmesi gerekiyor. PKK’de kadınlar ön saflarda ise bunun da etkisi vardır. (EKN)
* Söyleşinin 3. bölümünün tamamı için tıklayınız