200'e yakın Aziz Nesin seveni ve dostunun katıldığı toplantının açılışını Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Öner Ciravoğlu yaptı.
Ciravoğlu gelenlere teşekkür ettikten sonra Yazarlar Sendikası'nda çok önemli işler başaran Aziz Nesin'in örgütçü kişiliği ve "muhalif"liği üzerinde durdu.
Nesin'in şiirleri
Anma etkinliğini sunan, aynı zamanda yazar ve yönetmen Vasıf Öngören 'in kızı olan Aslı Öngören daha sonra Arif Damar 'ı kürsüye çağırdı.
Damar Aziz Nesin'le dostluklarının çok eskiye dayandığını vurguladı ve onun gündelik yaşantısından örnekler vererek yaşamındaki sadelikten söz etti.
Aziz Nesin'in iyi bir yazar olduğunu vurgulayan Damar, onun son dönemde yazdığı şiirlerini de değerlendirdi. Bu değerlendirmeyi Aziz Nesin'in kendisine de söylediğini vurgulayan Damar; şiirlerin içerik olarak iyi, ama biçim olarak Nesin'in diğer ürünlerinde olduğu yetkinlikte olmadığını belirtti.
Arif Damar Aziz Nesin'le yaşadığı kimi olayları anlattıktan sonra konuşmasını onun için yazdığı "Aziz Nesin'le Ayaküstü" şiiriyle bitirdi.
"Destek gerekiyor"
Toplantıda daha sonra konuşan Aziz Nesin'in oğlu ve Nesin Vakfı'nın Başkanı Matematikçi Ali Nesin, ünlü ve sevilir insanların "çocuğu" olmanın, kişinin özgürlüklerini elinden aldığını vurguladı.
Ali Nesin konuşmasında, etkinliğe katılanların sayısının az olduğundan ve Aziz Nesin'e sahip çıkıyor görünenlerin vefasızlığından söz etti. Vakfın ve Çatalça'daki çiftlik ve yurdun bir çok ihtiyacı olduğunu, bundan dolayı da yapmak zorunda oldukları çok sayıda görevin olduğunu belirten Ali Nesin, bu konularda destek ve yardım beklediklerini ama kimsenin arayıp bir "merhaba" bile demediğini belirtti.
Kamuoyunda kendisine ilişkin olarak "iktidardan yana oldu", "Fethullahçı oldu" yolunda çok sayıda sözlerin söylendiğini belirterek, kendisinin işini gücünü bırakıp, Aziz Nesin'in bıraktığı yerden onun yaptığı işleri sürdürdüğünü ama kendisinin bir "Aziz Nesin" olmadığını söyledi.
Muhalif ve yazar
Etkinlikte konuşan eleştirmen Feridun Andaç, Aziz Nesin'in yazarlığı üzerine bir değerlendirme yaptı ve Türkiye'de gülmece yazarlığının "kırılma noktası"nı Aziz Nesin'in yapıtlarının sağladığını, onun Türk Edebiyatında bir kurum gibi çalıştığını ve "görevci gülmece" biçimini yarattığını ortaya koydu.
Aziz Nesin'in kitaplarını uzun süre basan Adam Yayınları'nın Yayın yönetmeni Turgay Fişekçi ise, yazarın "politik" duruşu ve bunu yazarlığıyla birleştirmesinden söz etti.
Etkinlik sırasında konuşma aralarında Mehrizat Nesin'in şiirlerinden örnekler okurken, "Badem" adlı müzik grubu da küçük bir dinleti sundu.
Dinletilerinde Aziz Nesin'in "Badem Ağacı" adlı şiiri üzerine yaptıkları bir şarkıyı da çaldılar. Ayrıca Nesin Vakfı Çocuk Tiyatrosu "Aziz Nesin Filmlerinden Kesitler"in olduğu bir gösteri yaptılar.
Etkinliğin düzenlendiği Kadıköy Evlendirme Dairesi'nin Fuayesi'nde de karikatürist Canol Kocagöz 'ün çizdiği Aziz Nesin Karikatürlerinden oluşan bir sergi yer alıyordu. (MS/KÖ)
Aziz Nesin biyografisi
|
1925 İstanbul'da Süleymaniye'de 'Kanuni Sultan Süleyman İptidai Mektebi'nin 3.sınıfına girdi. Sonradan okulun adı, İstanbul 7 ilkokul oldu.)
1935 Kuleli Askeri Lisesi'ni bitirip Harp Okuluna geçti.
1937 Ankara'da Harp Okulunu bitirip asteğmen oldu.
1941 2.Dünya Savaşı yıllarında 2 yıl Trakya'da çadırlı ordugahta görev yaptı.
1942 Erzurum Mustahkem Mevkii İstihkam Tb.Bölük Komutanlığına atandı. Bir bomba kazasında yaralandı. Erzincan'da depremde yıkılmış olan ordu cephaneliğinin boşaltılmasıyla görevlendirildi.
1944 Ankara'da Harp Okulu'nda açılan ilk tank kursuna katıldı.
1944 Zonguldak'ta uçaksavar top mevzileri yaptırmakla görevlendirildi.
1945 Askerlikten ayrıldıktan sonra Karagöz Gazetesinde ve Yedigün Dergisinde redaktörlük ve yazarlık yaptı, profesyonel olarak yazarlığa başladı.
1945 Tan Gazetesi'nde köşe yazarlığına başladı. (4 Aralık'ta tek parti iktidarı üniversite gençlerine Tan Gazetesi'ni yaktırdı.)
1945 Yayınlanmış ilk bağımsız yapıtı 'Parti Kurmak Parti Vurmak' adlı 16 sayfalık broşürü çıktı.
1946 Sabahattin Ali ile birlikte Markopaşa ve süreği olan gülmece gazetelerini çıkardı.
1947 Bursa'ya sürgün edilerek güvenlikte gözaltında tutuldu.
1948 İkinci kitabı olan 'Azizname' adlı taşlama kitabını çıkardı. Bu kitap için İstanbul 2.Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. 4 ay tutuklu olarak süren dava sonunda aklandı.
1949 İngiltere Prensesi Elizabeth, İran Şahı Rıza Pehlevi, Mısır Kralı Faruk her üçü birden Ankara'daki elçilikleri aracılığıyla Türkiye Dışişleri Bakanlığı'na resmen başvurarak, bir yazısında kendilerini aşağıladığı savıyla aleyhine dava açtılar. 6 ay hapse mahkum edildi ve ceza infaz edildi.
1952 İstanbul'da yeni kurulmaya başlanan Levent'te bir dükkan kiralayarak Oluş Kitabevi'ni açtı. Sabahları Levent'teki evlere gazete dağıtıyordu.
1953 İki küçük çocuğuyla birlikte Levent'teki kitabevinden geçimini sağlayamayınca Beyoğlu'nda Bursa Sokağı'ndaki yeni yapılmış hanın bir odasında 'Paradi Fotoğraf Stüdyosu'nu bir ortağı ile birlikte kurdu.
1955 06-Tem Eylül faciası olarak tarihimize gelen İstanbul'daki azınlıkların ev ve dükkanlarının korkunç yıkımına suçlu aranmaya başlanmıştı. Aziz Nesin'de suçlu olarak Sıkıyönetimce tutuklandı.
1955 Halil Lütfü Dördüncü'nün 'Yeni Gazetesi'nde köşe yazarlığına başladı.
1956 İtalya'da (Bordighera'da) yapılan uluslararası (yirmi iki ulus) gülmece yarışmasında birincilik ödülü olan Altın Palmiye'yi 'Kazan Töreni' adlı öyküsüyle kazandı.
1957 Yine İtalya'daki aynı uluslararası yarışmada 'Fil Hamdi' adlı Öyküsüyle ikinci kez birincilik ödülü olan Altın Palmiye'yi kazandı.
1960 İtalya'da kazandığı ilk Altın Palmiye'yi devlet hazinesine bağışladı.
1961 Tanin Gazetesi'nde köşe yazarlığına başladı.
1961 Zübük adlı haftalık bir gülmece gazetesi çıkarmaya başladı.
1962 Sahibi bulunduğu Düşün Yayınevi anlaşılamayan bir nedenle bir gece yandı. Üst fiyatları 3 milyon lira olan (bugünkü para değeriyle en az yarım milyar lira) depodaki kitapları yandı.
1965 Elli yaşındayken ilk kez pasaport alabildi, ve yurtdışına çıktı. Çağrılı olduğu Berlin ve Weimar'daki Antifaşist Yazarlar Toplantısı'na katıldı. Altı ay süren bu ilk yurtdışı gezisinde, Polonya, Sovyetler Birliği, Romanya ve Bulgaristan'a gitti.
1966 Bulgaristan'da yapılan uluslararası gülmece yarışmasında birincilik ödülü olan Altın Kirpi'yi 'Vatani Vazife' adlı öyküsüyle kazandı.
1968 Milliyet Gazetesi'nin açtığı Karagöz oyunu yarışmasında 'Üç Karagöz' oyunuyla birincilik ödülü aldı.
1969 Moskova'da yapılan uluslararası gülmece yarışmasında 'İnsanlar Uyanıyor' adlı öyküsüyle Krokodil birincilik ödülü kazandı.
1970 Türk Dil Kurumu'nun oyun ödülünü 'Çiçu' adlı oyunuyla kazandı.
1972 Kimsesiz çocukları yetiştirmek için Nesin Vakfı'nı kurdu.
1974 Asya-Afrika Yazarlar Birliği'nin Lotus ödülünü kazandı.
1975 Lotus ödülünü almak için Filipinler'in başkenti Manila'da yapılan törene katıldı.
1976 Bulgaristan'da Gabrovo kentinde düzenlenen gülmece kitabı uluslararası yarışmasında birinciliği elde ederek Hitar Petar ödülünü kazandı.
1977 TürkiyeYazarlar Sendikası Başkanı seçildi.
1978 'Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz' adlı romanıyla Madaralı roman ödülünü kazandı.
1982 Vietnam'daki Asya-Afrika Yazarlar Birliği toplantısından dönüşte Moskova'da kalp hastalığından hastaneye kaldırıldı. 'Kalp Hastalıkları Araştırma Merkezi'nde bir ay kalarak tedavi gördü.
1983 ABD'de Indiana Üniversitesi'nin düzenlediği uluslararası toplantıya çağrıldı. Pasaportu geri alındığı için bu toplantıya katılamadı.
1984 (20 Aralık) Şan Sinema Salonu'nda 70 Doğumgünü töreni yapıldı.
1984 Aydınlar Dilekçesi girişiminde bulundu.
1985 Ekin A.Ş'nin kurulması girişiminde bulundu.
1985 İngitere'de PEN Kulüp onur üyeliğine seçildi.
1985 TÜYAP'ın düzenlediği 'Halkın Seçtiği Yılın Yazarı' ödülünü kazandı.
1989 'Demokrasi Kurultayı'nın toplanmasında etkin görev aldı. Oluşturulan 'Demokrasi izleme Komitesi'nin iki başkanından biri oldu.
1989 Sovyet Çocuk Fonu'nun ilk kez verilen 'Tolstoy Altın Madalyası'na değer görüldü.
1990 (19 Mart) Ankara'da Sanat Kurumu'nda 75.Yaşı kutlandı.
1991 - 1995 Yoğun etkinliklerle geçen yıllar.
1995 5 Temmuz Çeşme'deki imza günü sonrası, saat 01.05'te öldü.