Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ile telefonda görüştü.
İki bakan, Türkiye ile ABD arasındaki vize işlemlerinin karşılıklı olarak askıya alınması konusunu değerlendirdi.
Tıklayın - ABD'nin Vize Yasağına Doğru: Rıza Sarraf'tan Gülen'in İadesine Neler Yaşandı
Görüşmenin ardından ABD Dışişlerinden yapılan açıklamada, Tillerson’un Çavuşoğlu’na, tutuklamalardan dolayı endişelerini belirttiği ifade edildi:
“Tillerson, Türkiye Dışişleri Bakanına, diplomatik misyonlarınki Türkiye vatandaşının tutuklanmasından dolayı derin endişelerini aktardı. Türkiye hükümetinin yönelttiği suçlamalarda şeffaflığın önemini ve bu suçlamalarla ilgili delillerin sunulmasının gerekliliğini vurguladı. Tillerson ve Çavuşoğlu, ABD’nin tutuklamalar konusundaki endişeleriyle ilgili yakın ilişkiyi sürdürmede mutabık kaldı.”
Çözüm için heyet iddiası
NTV’nin haberine göre, ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir heyet, vize kriziyle ilgili görüşmeler için önümüzdeki hafta Türkiye'ye gelecek.
Heyete Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Jonathan R. Cohen başkanlık edecek.
ABD’den yanıt, üç gün sonra geldi
Hürriyet’ten Cansu Çamlıbel, Çavuşoğlu’nun Pazar günü krizin ilk saatlerinde Tillerson’a telefonda görüşme talebini ilettiğini, cevabın üç gün sonra geldiğini yazdı.
Çamlıbel, Tillerson’ın görüşmeyi geciktirmesinin arkasında Büyükelçi John Bass’in Türkiye’de hedef haline getirilmesinden duyduğu rahatsızlığın yattığını ifade etti:
“Daha da önemlisi ABD tarafı siyasetçiler arasında görüşme gerçekleşmeden önce Türkiye’de tutuklu personeline ilişkin net tavrını kamuoyunda kayda geçirmeyi tercih etti.”
Habere göre Trump yönetimi Türkiye’deki göçmen olmayan vize hizmetlerini askıya alma kararını doğrudan yerel personeline yönelik tutuklama ve gözaltı vakalarının bir trende dönüştüğü kaygısıyla aldı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Venezuela ve İran’la Ankara’nın yakın ilişkisinden rahatsız olduğunu yazan Çamlıbel, kararda, hükümetten isimlerin 15 Temmuz darbe girişimine ABD’nin destek verdiği yönündeki imalarının sürmesinin de etkisi olduğunu ifade etti. (AS)