20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği, İzmir’de kuruldu. Dernek dün (5 Kasım) kuruluş deklarasyonunu duyurdu.
Dernek, kurulma amacını LGBTİ+’ların temel insan haklarını korumak, ayrımcılık ve nefret suçlarının son bulması için toplumda farkındalık yaratmak, dayanışma ve destek ağları oluşturmak ve hukuki hakların savunulması için gerekli çalışmaları yürütmek olarak açıkladı.
Derneğin kuruluş deklarasyonu özetle şöyle:
“Bugün, başta trans+ların olmak üzere, LGBTİ+ların haklarını savunmak ve nefret suçlarına karşı mücadele etmek için yola çıkan 20 Kasım Nefret Suçlarıyla Mücadele Derneği'nin kuruluşunu büyük bir gurur ve kararlılıkla ilan ediyoruz! Adımızı 20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Gününden alıyoruz. Hayatını kaybeden bütün arkadaşlarımızın anısını yaşatıyoruz.
“Bizler, kurulduğumuz ilk an ‘platform’, daha sonra yerelimizdeki ihtiyaçlar doğrultusunda da ‘inisiyatif/öz örgütlenme’ye dönüştük. Şimdi ise lubunyalardan aldığımız güç ile dernekleştik.
“Bizler, cinsiyet kimliğimiz, yönelimlerimiz ve varoluşumuz nedeniyle maruz kaldığımız ayrımcılığa, şiddete ve nefret suçlarına karşı sesimizi yükseltmek için bir araya geldik. Hak ve özgürlüklerin herkes için eşit olduğu, adaletin ve insan onurunun temel alındığı bir toplum hayaliyle bu yolda yürüyoruz.
Türkiye’de LGBTİ+ haklarının seyri ve artan ayrımcılık
İlkelerimiz
- Eşitlik ve Adalet: Her bireyin ayrımcılığa maruz kalmaksızın, eşit haklara ve fırsatlara sahip olması gerektiğine inanıyoruz.
- Dayanışma: Lubunyaların arasındaki dayanışmayı güçlendirmek ve toplumsal destek ağları kurmak en temel değerlerimizden biridir.
- Kapsayıcılık: Her bireyi farklılıklarıyla kabul ediyor ve bu farklılıkları bir zenginlik olarak görüyoruz. Hiçbir ayrım gözetmeksizin herkesin sesini duyurmaya kararlıyız.
- Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Derneğimizin faaliyetlerini şeffaflık ilkesi doğrultusunda yürütmek ve topluma karşı hesap verebilir olmak önceliğimizdir.
“Bu kuruluş deklarasyonu ile lubunyaların haklarını savunma, nefret suçlarına karşı mücadele etme ve toplumsal dönüşümün bir parçası olma kararlılığımızı bir kez daha vurguluyoruz. Tüm bireylerin onurlu ve güvenli bir yaşam sürdüğü bir toplum için mücadelemizi sürdüreceğiz. Birlikte daha güçlü, daha adil ve daha kapsayıcı bir dünya için!” (TY)